5 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Öğe Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan isyanlarda aşiretlerin rolü(Batman Üniversitesi, 2015) İlyas, AhmetBu çalışmada, genç cumhuriyetin yaşamış olduğu isyan furyası sonrası oluşmuş olan travmanın devlet üzerinde ne denli etkili olduğu incelenecektir. Özellikle cumhuriyet ilan edilmeden önce de birçok isyanın vuku bulduğu ve bu isyanların Türkiye’yi sıkıntıya uğrattığını belirtilebilir. Çalışmanın ana paydası ve omurgası, çıkan isyanlarda aşiretlerin ne kadar etkili olduğu gerçeğidir. Özellikle, Halifelik kurumunun ortadan kaldırılması sonrası ortaya çıkan tabloda aşiretler, merkezi hükümetin, ulus devlet inşası için kendilerinin feda edileceği algısı, çıkan isyanlarda önemli rol oynamıştır. Ayrıca, Halifeliğin yeni kurulmuş olan devlette yaşayan halk için birleştirici bir nosyon etkisi olduğu da belirtilebilir. Çalışmanın önemli merhalelerinden biri de Şeyh Sait İsyanı sonrası, Kemalist yönetimin aşiretlere olan bakış açısıdır. Bilhassa, bu isyan neticesinde görülecektir ki ülkenin doğusunda aşiretlerin ciddi bir oranda nüfuzlarının yanı sıra askeri güçleri de vardır. Bu gücü iyi kavrayan merkezi yönetim, aşiretler üzerine bir takım tenkil hareketleri düzenlemiştir. Yapılan bu hareketler neticesinde, aşiretlerin bazen yalnız bazen de birleşerek, isyan ettikleri görülmüştür. Bu çalışmanın ana amaçlarından biri de 1923-1940 yılına kadar çıkan isyanların yayılmasında aşiretlerin etkisini ortaya çıkarmaktır.Öğe 1935 nüfus sayımı ve Bingöl’ün nüfus potansiyeli(Batman Üniversitesi, 2017) Çoban, Ebru; İlyas, AhmetTarih boyunca varlığını sürdürmüş olan her devlet, mevcudiyetinin çeşitli dönemlerinde sahip oldukları gücü tespit edebilmek amacıyla nüfus sayımı yapma ihtiyacını duymuştur. Çünkü bu sayımlardan elde edilen netice, devletlerin gerek ekonomik gerekse de sosyal gücünü ifade eden önemli bir ölçüttür. Türkiye’de de Cumhuriyet’in ilanından önce benzer amaçlarla uygulanmaya başlanan nüfus sayımları, Kurtuluş Savaşı sonrasında meclisin gündemindeki en önemli konulardan biri olmuştur. Savaş sonrasında ekonomik sosyal ve askeri sorunlara eğilebilmek için Türkiye nüfusunun tespit edilmesi Cumhuriyet döneminin ilk nüfus sayımı ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde ilk kez yapılan 1927 Genel Nüfus Sayımı ile birlikte 1935 yılından sonra nüfus sayımları sonu 0 ve 5 ile biten yıllarda uygulanarak her beş yılda bir tekrarlanmıştırÖğe Cumhuriyet‟in ideal toplum yetiştirme yolu: 5245 sayılı harika çocuk yasası(Türk İslâm Medeniyeti İlmi Araştırmalar Enstitüsü, 2017) İlyas, AhmetBu çalışmanın amacı 1948 yılında hazırlanan 5245 Sayılı Kanunu"nun tarihsel ve vatandaşlık açısından incelenmesini içermektedir. Yasanın hazırlanışı öncesi meydana gelen gelişmeler, Osmanlı"dan Cumhuriyet"e devletin vatandaşlık kavramına olan bakış açısı, çalışmanın ana metnini oluşturur. Türkiye"de vatandaşlık esasının, Osmanlı"dan devralınan kul-tebaa ikilemine benzer bir yapılanma ile devam etmeyeceği en başından bellidir. Özellikle İttihat ve Terakki Cemiyeti"nin ideal vatandaş konusundaki yaklaşımı, cumhuriyet elitlerine yol açar. Bu konuda milliyetçi ve batıcı bir yurttaş yetiştirme, özlenen bir tablodur. Esasında Mustafa Kemal"in kafasında en başından beri batıcı ve geleneklere bağlı kültürel milliyetçiliği esas alan bir toplum vardır. Bu amacın uygulanması adına çocuklar için okutulacak ders kitaplarının, Mustafa Kemal"in hayalindeki vatandaşlık boyutunda hazırlanması için önemli yasalar hazırlanmıştır. Bu eğitim yasalarından biri de 5245 Sayılı Harika Çocuk Yasası"dır. Bu yasanın amacı özel yetenekli çocukların devlet bursuyla yurtdışında eğitim almalarını sağlamaktadır.Öğe 1927 nüfus sayım sonuçlarına göre Urfa nüfusunun genel yapısı ve özelliği(Türk İslâm Medeniyeti İlmi Araştırmalar Enstitüsü, 2017) İlyas, AhmetBu çalışmanın amacı, Cumhuriyet Türkiye"sinin ilk nüfus sayımı olan 1927 nüfus sayımını Urfa özelinde incelemektedir. Çalışmanın ilginç ve kayda değer olmasının en temel özelliği nüfus sayımı yapılırken ilk defa sayım memurları, vatandaşa nüfusun ana yapısını öğrenmek için Merkezi İstatistik Dairesi tarafından hazırlanan soruları sormasıdır. Bu soruların hazırlanmasının ana gayesi, nüfusun genel yapısını öğrenmektir. Bu sorulara verilen cevaplarca oluşturulan istatistiki bilgiler çalışmanın amacına hizmet etmektedir. Çünkü yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti"nin ulus-devlet inşasını oluşturmak, hızlandırmak ve devletin yükleneceği siyasi ve sosyal politikalara olanak hazırlamak nüfusun özelliklerini bilmek ile eşdeğerdir. Çalışmanın ana gövdesi olan Urfa, Osmanlı Devleti"nde Halep"e bağlı önemli bir ticaret ve kültür vilayeti olarak biliniyordu. XIII. yüzyılda yayınlanan bir belgede Urfa nüfusu 35 bin olarak belirtilmekteydi. Dahası Osmanlı Devleti"nin ilk nüfus sayımı olan 1831 tarihli genel nüfus sayımında Urfa"nın nüfusu 45 bindi. Cumhuriyet"in ilanından sonra Urfa için 1927 yılında gerçekleşen nüfus sayımı önemliydi. Çünkü nüfusun yapısı, niteliği dahası sahip olduğu makro ve mikro potansiyelin tespit edilmesi gerekiyordu. Özellikle birçok şehirde genç nüfusun sayısı ve oranı az iken, Urfa sahip olduğu genç nüfus sayesinde çalışma gücüne önemli destek vereceği gözlendi. Diğer taraftan bu sayım gösterdi ki Urfa şehri Türk-İslâm geleneğinin önemli bir mirasçısıydı.Öğe Strategic role of nationalism in nation state building process comparative historical and instrumental analysis of Italy Germany and Turkey in the context of nationalism(European Journal of Social Sciences, 2016-04) İlyas, Ahmet; Cihangir, MuratNation Building Program of the Republic of Turkey has a Western character. The impact of the French Revolution has played a key role in this process. Trends such as Italy and acquired an important place in the political unity of Germany is now completed and the process of building the family of nations living system has led to exhibit very different political trends. These different political tendencies affected the political and military elite of the Republic of Turkey, a country that rose from its ashes. It is worth noting that some of the strategic instruments that have been used in the nation-building process in Italy and Germany were adopted by the Turkish authorities. The main objective of this study is to analyze the effects of Nazism and Fascism which emerged in Germant and Italy after the First World War had on Turkey during the single party rule. This study is divided into three main sections within the framework of this main objective. As a first step, rise of Fascism in Italy and prominent political practices are discussed. Second, political activities of Nazism in Germany are analyzed. The last part of the study, impact of Fascism and Nazism on the Republic of Turkey during the one-party period is examined