1 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Öğe Salvia nemorosa bitkisinin bazı fizyolojik ve biyokimyasal parametreleri üzerine elisitörlerin etkisi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-06-02) Andiç, Bilal; Orcan, PınarBu tez çalışmasında NaCI stres faktörüne maruz bırakılan Salvia nemorosa L. bitkisinde biyotik ve abiyotik elisitörlerin (AgNP ve MeJA) fotosentetik pigment içeriği, lipid peroksidasyonu derecesi, prolin içeriği, toplam fenolik ile flavonoid madde içerikleri ve toplam antioksidan aktivite üzerinde yarattığı etkiler değerlendirilmiştir. Bu amaçla saksılara ekimi yapılan tohumlar belirli bir büyüklüğe eriştikten sonra 100 mM NaCI içeren ¼ Hoagland besin çözeltisi ile 10 gün boyunca sulanmıştır. Bu sürenin sonunda saksılar; “Kontrol, 100 mM NaCI, 100 mM NaCI + 50 µM MeJA, 100 mM NaCI + 10 µM AgNP ve 100 mM NaCI + 50 µM MeJA + 10 µM AgNP” olacak şekilde beş gruba ayrılmış ve 10. günü takiben bitkiler hasat edilmiştir. Fotosentetik pigment içerikleri (klorofil-a, klorofil-b ve toplam karotenoid) bakımından sonuçlar kontrol grubu ile kıyaslandığında en yüksek değerler her iki elisitörün birlikte uygulandığı NaCI + AgNP + MeJA ekstreden elde edilmiştir. Lipid peroksidasyonunun bir ölçüsü olan MDA miktarında meydana gelen artış çoktan aza doğru “NaCI > NaCI + AgNP > NaCI + MeJA > NaCI+ AgNP + MeJA > Kontrol” şeklinde olmuştur. Tüm uygulamalarda prolin içeriği kontrol grubuna göre artış göstermiş ve en düşük miktar 3,954 mmol/g TA ile NaCI + AgNP + MeJA uygulamasında, en yüksek değer (5,874 mmol/g TA) yalnızca tuz stres faktörünü içeren 100 mM NaCI uygulamasında olmuştur. Toplam fenolik ile flavonoid madde miktarları bakımından ise en yüksek içeriğin NaCI + AgNP + MeJA; en düşük içeriğin ise NaCI uygulamasında olduğu görülmüştür. Ayrıca üç ayrı yöntem ile değerlendirilen toplam antioksidan aktivite bakımından uygulamalar incelendiğinde; DPPH yönteminde düşük konsantrasyonlarda (100 ile 150 µg/mL) NaCI + MeJA uygulamasının aktivite değeri pozitif kontrol olan askorbik asitten yüksek bulunmuştur. 250 µg/mL konsantrasyonda elisitörlerin birlikte ve ayrı ayrı kullanıldığı uygulamalara ait ekstrelerin DPPH radikali süpürme aktivitesi tüm pozitif kontrollerden (AA, BHT, BHA) yüksek olmuştur. ABTS yönteminde düşük konsantrasyonlarda genel olarak tüm uygulamalar pozitif kontrol BHT’den yüksek aktivite gösterirken; 60 ile 80 µg/mL konsantrasyonlarında elisitörlerin birlikte ve ayrı ayrı uygulandığı bitkilere ait etanol ekstreleri pozitif kontrollerden yüksek aktivite göstermiştir. CUPRAC yönteminde ise özellikle 150 ile 200 µg/mL konsantrasyonlarda iki elisitörün birlikte kullanıldığı uygulamalara ait ekstrelerin radikal giderme aktivitesi BHA’dan yüksek bulunmuştur. Elisitör uygulamaları genel olarak, üç toplam antioksidan yönteminde de tuzun tek başına uygulandığı gruba göre radikal süpürme aktivitesini arttırmıştır. Dolayısıyla kullandığımız parametreler açısından, biyotik ve abiyotik elisitörün birlikte uygulanmasının olumlu sonuçlar vermesi, stres koşullarının yarattığı olumsuz etkiyi gidermede etkili olabilecekleri sonucunun çıkarılmasına yol açmıştır.