Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 10 / 539
Öğe Akademisyen bakış açısıyla iş tatmini ve performans arasındaki ilişki: Batman Üniversitesi örneği(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-06-13) Gerekan, Rabia; Kılınç, KazımÜniversiteler, verdikleri bilimsel ve teknik eğitimin yanı sıra genç nesillere farklı bakış açıları kazandıran, sanatsal ve kültürel yönden gelişme imkânı sağlayan, yenilikçi yapılardır. Burada çalışan akademik personelin gerek işinden gerek ise bulunduğu kurumdan memnuniyet duymasının, verdiği hizmetin kalitesine etki ettiği düşünülmektedir. Çeşitli nedenler ile iş tatmininde görülen azalma iş performansında da düşüşlere neden olabilmektedir. Bu çalışmanın amacı iş tatmini ve iş performansı arasındaki ilişkiyi, Batman Üniversitesi’nde görev yapan akademik personelin algı ve kanaatleri doğrultusunda ortaya çıkarmak; iş tatminini ve iş performansını etkileyen demografik faktörleri belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda 195 akademisyene anket uygulanmıştır. Yapılan analizler sonucunda Batman Üniversitesi bünyesinde hizmet veren akademik personelin iş tatminleri ile iş performanları arasında pozitif yönlü anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Ayrıca iş tatmini düzeyinin unvan değişkenine göre, iş performansı düzeyinin ise tecrübe değişkenine göre farklılaştığı saptanmıştır.Öğe Examination of web-based PVGIS and sunny design web photovoltaic system simulation programs and assessment of reliability of the results(Batman Üniversitesi, 2017-12-31) Haydaroğlu, Cem; Gümüş, BilalDue to the polluting effect of fossil fuels on environment and their exhaustible nature, investments in renewable energy resources continue to increase. In order to benefit from solar energy which is one of these energy resources, 50 GW of new power plants were installed only in 2015. Following the "regulation on unlicensed electricity generation" issued to benefit from the renewable energy potential available in Turkey, the installation of systems that generate electricity from solar energy via photovoltaic power is rapidly increasing. The use of simulation software is very important in the design and analysis of photovoltaic solar power plants. In this way, it is possible to obtain production data and conduct investment analyses before the power plant is established. Some of the simulation programs are web-based. In this study, web-based solar energy simulation programs PVGIS and Sunny Design Web were investigated and the proximity of simulation results to the actual results was studied. Dicle University Solar Power Plant was selected as the study field in order to compare the simulation results of the software. Dicle University Solar Power Plant is a photovoltaic solar power plant established and operated within the Engineering Faculty of Dicle University for introduction, education, production and analysis purposes. In the study, simulation of the 250 kWp solar power plant established in Dicle University was performed with PVGIS and Sunny Design Web software by using installation parameters and thus, one-year production values were obtained. The results of both web-based programs are compared with each other and with the actual production values from the plant.Öğe Gaybî haberler yönüyle Kur’ân’ın i‘câzı(Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2020-06-30) Doğan, Mehmet ZekiHer peygamberin nübüvvetini tasdik eden mucizeleri vardır. Hz. Peygamber’in de en büyük mucizesi Kur’ân’dır. Kur’ân, ümmî bir peygamber tarafından tebliğ edilmesi, erişilmez bir hidâyet kaynağı olması, beyân, belâgat nazm, tertip, üslûp, psikolojik etkileme gücü, teşrîʻ için koyduğu hükümler ve sonradan keşfedilen birçok ilmî gerçeğe işaret etmesi gibi pek çok yönden mu‘cizdir. Kur’ân’ın en önemli i‘câz yönlerinden biri de onun ihtiva ettiği gaybî haberlerdir. Âlimlerin çoğu, Kur’ân’ın gaybî haberler yönüyle mu‘ciz olduğunu kabul etmekte ancak bu i‘câz yönünün tek başına yeterli olamayacağını da ifâde etmektedir. Kur’ân’ın gaybî haberler yönüyle mu‘ciz olduğunu savunan âlimler, genellikle onu diğer i‘câz yönleriyle birlikte kabul etmektedir. Bu çalışmamızda öncelikle, Kur’ân’ın geçmişe, nüzûl zamanına ve geleceğe ait gaybî haberler yönüyle i‘câzı ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmeye ve incelenmeye çalışılacaktır.Öğe Nef’î’nin şiirlerinin psikanalitik açıdan incelenmesi(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020-07-24) Yalçın, İdris; Bozkurt, KenanPsikanalitik edebiyat metodu, Freud’un kurucusu olduğu psikanalizin imkanlarından faydalanılarak ortaya çıkmış ve edebî metinlerin incelemesinde kullanılan bir yöntem olmuştur. Edebiyat ve psikanalizin hareket noktasının insan olması, insan davranışlarının nedenleri üzerinde durup ruhsal yaşamın malzeme olarak kullanması her iki bilim dalını birbirine daha da yaklaştırmıştır. Psikanalitik eleştiri yönteminde sanatkârın hayatının ve ruhsal yaşamının esere ne şekilde yansıdığı, bastırılmış duyguların edebî eserde nasıl dile getirildiği üzerinde durularak edebî eser incelemesinde farklı bir bakış açısı geliştirilmiştir. Bu çalışmada, övünmede olduğu kadar sövgüde de abartıya kaçan ve uçlarda gezinen 17. yüzyılın ve klâsik Türk edebiyatının en büyük kaside üstadı ve hiciv şairi Nef’î’nin bu tavrının nedenleri, psikanalitik eleştiri yönteminin imkanlarından yararlanılarak izah edilmeye çalışılmıştır. Nef’î’nin bu tavrı, kuralları belirlenmiş klasik şiirin genel bir eğilimi gibi görünse de bu tavrın psikanalitik edebiyat kuramında birtakım psikolojik izahatları vardır. Zira küçük yaşta babası tarafından terk edilen şairin bu travmatik terk edilmişliğin ağır tahribatı altında ezildiği, bu tahribatın etkisiyle sağlıklı ilişkiler geliştirme noktasında sıkıntılar yaşadığı ve çocukluk çağı travmalarının şairin sanatçı kişiliğinde belirleyici olduğu düşülmektedir. Babasız kalmanın acı tecrübesini henüz küçük yaştayken yaşayan Nef’î’nin bu durumu şiirlerine nasıl yansıttığı, narsist davranışları ile hiciv ve küfre meyyal tavrının nedenleri hakkında disiplinlerarası bir çalışma yapılarak özellikle Freud, Adler, Jung, Fromm, Lacan ve Klein gibi psikanalistlerin tespitlerinden faydalanılarak şairin şiirlerinin nedenleri üzerinde durulmuş; Nef’î’nin şiirlerini hangi ruh hali ile yazdığı örnek beyitler üzerinden ortaya konmaya çalışılmış ve psikanalitik çözümlemeler yapılmaya çalışılmıştır. Bu yönüyle bu çalışmanın benzer çalışmalara kaynaklık etmesi ve araştırmacıların klâsik Türk edebiyatı manzumelerine farklı bir gözle bakması amaçlanmıştır.Öğe Kitap değerlendirmesi: Cumhuriyet Türkiyesi'nde bir mesele olarak İslam 2(Batman Üniversitesi, 2021-06-01) Karagöz, Gül NihalTürkiye’nin zor dini problemlerle ve laiklik tartışmalarının yaşandığı kritik bir dönemde kaleme alınan bu eser üç bölümden oluşmaktadır. Bu ciltte yazar ismail Kara, tarihi irtibatları da hesaba katarak bilgiler vermiş, tarafların görüşlerini göz önünde bulundurarak tahlillerde bulunmuş, geleceği de hesaba katarak Türkiye merkezli değerlendirmeler yapmıştır. Uzun yıllar tartışılan laiklik meselesi farklı başlıklar ve yeni sorularla ele alınmaktadır. Ülkemizde tartışılan din eğitimi ve problemleri İmam Hatip Okulları, Din Dersleri ve İlahiyat Fakülteleri bağlamında detaylandırılmıştır. Kitapta yazar yeni sorular sorarak, var olan soruları geliştirerek değiştirmeyi, hiyerarşileri yeniden kurarak, üstü örtülenleri ortaya çıkarmayı amaçlamıştır.Öğe KOBİ’lerin finasman sıkıntıları: Batman ili örneği(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-06-24) Atalay, Esra; Çayın, MücahitÜretim, yatırım, istihdam, katma değer gibi konular açısından ulusal ve yerel ekonomiler için önemli görülen KOBİ’lerin en önemli sorunlarından bir tanesi de dönem dönem karşılaştıkları finansman sıkıntılardır. KOBİ’lerin sürdürülebilirliği için bu finansman sıkıntıların tespiti önem arz etmektedir. Buradan hareketle bu çalışmada da temel amaç, Batman`daki KOBİ`lerin finansman sıkıntıları ve bu sıkıntıların çözüm yollarını ortaya koymaktır. Bu kapsamda çalışmada da 404 KOBİ’ye anket uygulanmış ve anketten elde edilen veriler ile istatistiki analizler gerçekleştirilmiştir. Gerçekleştirilen analizler sonucunda, KOBİ`lerin büyük bir çoğunluğun finansman sıkıntısıyla karşı karşıya kaldığı, finansman sıkıntılarının giderilmesi için kamu ve özel kuruluşlardan büyük bir oranda destek beklediği gözlemlenmiştir. Ayrıca finansman sıkıntılarının zamanında giderilmesi durumunda yerel ekonomik kalkınmaya pozitif katkı sunacağı sonucuna varılmıştır.Öğe Fırat Üniversitesi kampüsünde gürültü kirliliğinin değerlendirilmesi(Batman Üniversitesi, 2018-06-27) Nacar Koçer, Nilüfer; Durmuş, BarbarosTrafik gürültüsü, insan sağlığını büyük ölçüde etkileyen ve giderek artan bir çevre sorunudur. Motorlu taĢıt sayısının hızla artmasıyla oluĢan trafik gürültüsü, çevrenin gürültüye maruz kalabileceği kirlilik kaynaklarından biri haline gelerek, kentsel yaĢam kalitesini kısıtlamaktadır. Bu çalıĢmanın temel amacı Elazığ Ġli Fırat Üniversitesi kampüsünde gürültü kirliliğinin belirlenmesidir. Bu amaçla trafiğin yoğun olduğu saatlerde günde dört sefer gürültü ölçümleri yapılmıĢtır. Gürültü ölçümleri sabah 07:00 - 10:00, öğlen 11.00 – 14.00, öğlenden sonra 16:00 –18:00 ve akĢam 19:00 – 20:00 saatleri arasında yapılmıĢtır. Yapılan çalıĢma sonucunda üniversite kampüs alanında gürültü seviyesinin en yüksek ve en düĢük olduğu kavĢaklar tespit edilmiĢtirÖğe Bulam (Çelikhan-Adıyaman) civarının uzaktan algılama yöntemi ile incelenmesi(Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2019-05-28) Sever, Tamer; Baran, Hacı AlimÇalışma alanı Adıyaman ili Çelikhan ilçesi sınırları içerisinde yer alan Bulam mevkii ve çevresini kapsayan 914 km2’lik bir alanı kapsamaktadır. İnceleme alanında gözlenen birimler otokton ve allokton olmak üzere iki farklı jeolojik oluşuma sahip birimlerden meydana gelmektedir. Otokton birimler Besni (Orta Maastrihtiyen), Alt Germav (Orta-Üst Maastrihtiyen), Üst Germav (Alt Paleosen), Gercüş (Üst Paleosen) ve Hoya Formasyonlarından (Alt Eosen) oluşmaktadır. Allokton birimler ise Malatya Metamorfiti (Paleozoyik), Koçali Karmaşığı (Üst Triyas-Geç Kretase) ve Maden Karmaşığıdır (Alt Eosen). Birimlerin jeolojik haritalamasının yapımı ve olası alterasyon veya cevherleşmelerin tespiti amacıyla görüntü iyileştirme (kontrast germesi) ve görüntü aritmetiği (bant oranları, renkli kompozit görüntülerin oluşturulması, kontrollü sınıflama, Abrams yöntemi, Sultan yöntemi ve Temel Bileşenler analizi) gibi uzaktan algılama yöntemleri kullanılmıştır. Bu incelemeler sonucunda sahada gözlenen birimlerin litolojik belirlemesi gerçekleştirilmiş ve demirli mineraller açısından potansiyel olabilecek iki saha tespit edilmiştir. Tespit edilen sahalarda yapılan arazi çalışmalarında; jeolojik gözlemler yapılmış, numune alımı gerçekleştirilmiş ve sonuçların doğrulukları sınanmıştır. Sahadan alınan örneklerin XRD sonuçları incelendiğinde örneklerin kireçtaşı olduğu fakat tektonik etkinin olduğu yerlerde dolomitleşme ve/veya dolomit örneklerinin gözlendiği belirlenmiştir. Bulam civarını potansiyel alan olarak belirlenmesini sağlayan spektraların, tektonik yapılara bağlı olarak oluşan limonit ve hematit oluşumları ile yer yer birkaç on santimetre boyutuna varan hematit damarlarından kaynaklandığı belirlenmiştir. İkinci potansiyel alan olan Kömür sahasındaki yansıma değerlerinin ise kireçtaşlarının süreksizliklerini dolduran demir oksitler ve demir içeren toprak örtüsünden kaynaklandığı belirlenmiştir.Öğe Devlet borçlanmasının ekonomik büyüme üzerine etkisi: Türkiye 2002-2008/2008-2019 dönemi üzerine uygulama(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2021-10-06) Mirzade, Kadriye; Şiriner, İsmailDevletler, kamu harcamalarının finansmanında her ne kadar yoğun olarak vergi gelirlerini kullansa da günümüzde borçlanmaya başvurulması oldukça alışılmış bir uygulamadır. Artık olağan gelirler arasında kabul gören borçlanma, özellikle 1980 ve sonrası dönemde Türkiye’nin de içinde bulunduğu dış ekonomiye açılma rüzgarıyla oldukça yoğunlaşmıştır. Borçlanma gelirlerinin kullanım alanları ve yöntemine bağlı olarak enflasyonist etkiler yaratabilmesi, özel sektörü dışlayarak üretim ve istihdam düzeyini olumsuz etkileyebilmesi, gelir dağılımda adaletsizliğe yol açabilmesi, yatırımları olumsuz etkileyebilmesi, vergilerde artışa sebep olarak gelecek kuşaklar üzerinde yük oluşturması gibi sakıncalarından dolayı, devletlerin borçlanma yoluna gitmesinin ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği gibi, temeli Klasikler olan birçok teorinin yanında; ekonomideki atıl kaynakların borçlanma yoluyla üretime entegre edilmesiyle veya borçlanılan kaynakların verimli alanlara yatırılması yoluyla borçlanılan miktarın üzerinde gelir edilerek yeni gelir kaynaklarının yaratılması gibi temeli Keynesyen olan birçok anlayış mevcuttur. Dolayısıyla devletlerin borçlanmaya yaklaşımı konusunda literatürde fikir birliği söz konusu değildir. Borçlanmaya yaklaşımın değişmesi ve devletlerin kolayca başvurduğu bir yol olmasıyla, borçlanmanın değişkenler üzerindeki etkisi, literatürde oldukça ilgi çekici konular arasına girmiştir. Türkiye Cumhuriyeti gibi borçlu doğmuş bir ülkenin günümüze kadar artarak devam eden borçlanma serüveninin ekonomik büyüme üzerindeki etkisi yapılan birçok ampirik analizle incelenmiştir. Çalışmamızda Türkiye’nin kamu borçlarının büyüme üzerindeki etkisi Granger Nedensellik Analizi ile incelenmeye çalışılmıştır. Dönem olarak; 2002 yılı ile global krizin patlak verdiği 2008 dönemi kamu borçları ile 2008’den günümüze kadar olan dönemdeki kamu borçlarının ekonomik büyümeye etkisi karşılaştırılmalı olarak incelemiştir. Sonrasında 2002-2019 dönemi kamu iç borçları ile kamu dış borçlarının büyüme üzerine etkileri analiz edilerek borçlanma performansı incelenmiştir.Öğe Titanyum (Ti) katkılı AlCoCuNi yüksek entropili alaşımların mekaniksel alaşımlama ile üretilmesi ve karakterizasyonu(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2021-12-24) Kaya, Feyzullah; Okumuş, MustafaBu tez çalışmasında %4-8 (at.) Ti katkılı AlCoCuNiTi yüksek entropili alaşımları farklı öğütme sürelerinde mekanik alaşımlama ile nanoyapılı toz olarak üretildi. Üretilen alaşımların mikroyapısal karakterizasyonu X-ışını kırınımı (XRD) ve taramalı elektron mikroskobu/enerji dağıtıcı X-ışını (SEM/EDX) analizleri yapıldı ve ayrıca termal karakterizayonu diferansiyel termal analiz (DTA) ile yapıldı. Toz metalürjisi prosesleri sonucu oluşturulan numunelerin yüzey morfolojileri optik mikroskop (OM) ile incelendi ve ayrıca mikrosertlik analizi de yapıldı. XRD sonuçları 80-120 saat öğütmelerde intermetalik ve katı çözelti fazlarının oluştuğunu gösterdi ve ayrıca öğütme süresi arttıkça kristalit boyutunda azalma olurken kafes gerilmesinde ve dislokasyon yoğunluğunda artma olduğunu gösterdi. XRD taramasında elde edilen maksimum pik değerlerinin Scherrer denkleminde kullanarak minimum kristalit boyutu değeri %8 Ti katklı AlCoCuNiTi yüksek entropili alaşım için yaklaşık 3 nm olarak bulundu. SEM/EDX analizleri öğütme süresi arttıkça parçalanma, kırılma, topaklaşma ve kaynaklaşmalar olduğunu, partikül boyutunun küçüldüğünü ve daha homojen bir yapı oluştuğunu gösterdi. DTA analizleri düşük öğütme sürelerinde (0-30 saat) yaklaşık 565 oC sıcaklıkta AlNi3 fazının kristalleşmesini işaret eden bir ekzotermik pik gösterirken yüksek öğütme sürelerinde (30-120 saat) herhangi bir pik göstermemiştir. OM analizleri öğütme süresi 0 saatten 120 saate arttıkça partikül boyutlarında küçülmeler, daha homojen bir yapı ve boşluk miktarında azalmalar olduğunu gösterdi. Preslenen ve sinterlenen AlCoCuNiTi yüksek entropili alaşım numunelerinde öğütme süresi arttıkça yeni intermetalik veya katı çözelti fazların oluşumu sonucu mikrosertliğin arttığı gözlenmiştir. Üretilen alaşımlarda maksimum mikrosertlik değeri 120 saat öğütme ile üretilen ve 815 oC’de sinterlenen %8 Ti katkılı AlCoCuNiTi alaşım numunesinde 882 ± 20 HV olarak bulunmuştur. Elde edilen sonuçlara göre 120 saat öğütme ile üretilen %8 Ti katkılı AlCoCuNiTi alaşımın mekanik özelliklerinin bu çalışmada üretilen diğer tüm alaşımların mekanik özelliklerinden daha üstün olduğu anlaşılmıştır.