1 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Öğe Dede Harabeleri (Gaziantep) kazılarında açığa çıkan çatı kiremitlerinin arkeometrik karakterizasyonu(Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020-06-30) Akgün, Yunus; Bayazit, MuratBu tez çalışmasında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Orta Fırat bölümünde yer alan Gaziantep ilinin Oğuzeli ilçesine bağlı Belören Köyü’nde bulunan ve bilimsel danışmanlığı altında kurtarma kazılarını Prof. Dr. Gülriz Kozbe’nin yapmış olduğu Dede Harabeleri yerleşim yerinde tespit edilen Geç Antik Çağ’a (MS 5. yüzyıl – MS 7. yüzyıl sonu) ait 30 adet temsili çatı kiremidinin arkeometrik incelemesi yapılmıştır. Tez çalışması kapsamında, numunelerin karakterizasyonu için X-Işını floresans (XRF), X-Işını difraksiyon (XRD), Fourier dönüşümlü kızılötesi (FTIR) spektroskopisi, termogravimetrik -diferansiyel termal analiz (TG-DTA), ince kesit (petrografi), taramalı elektron mikroskobu ve enerji saçınımlı X-ışını spektroskopisi (SEM-EDX) analizleri yapılarak kiremitlerin üretim özelliklerinin belirlenmesi hedeflenmiştir. Ayrıca, kazı alanını çevreleyen bölgeden temin edilen 6 adet kil (toprak) örneğinin de kimyasal ve mineralojik içerikleri belirlenerek provenans (hammadde kaynak analizi) çalışmasına katkı sağlanmıştır. Elde edilen sonuçlar, kiremitlerin bünyelerinde yüksek CaO olduğunu ve yoğun biçimde kalsit mineralinin baskın olarak hammaddede yer aldığını göstermiştir. Kiremit üretiminde kullanılan hammaddenin iki numune için killi kireç taşı (tortul kayaç), kalan diğer 28 numune için ise bazalt (volkanik kayaç) kökenli kayaç kaynaklı olduğu ve örneklerin çoğunda kalsit, kuvars ve opak minerallerin olduğu belirlenmiştir. Bu durum hammadde kaynağının genel olarak aynı olduğuna işaret etmiştir. Kiremitlerin DTA eğrilerinde kalsit bozunumuna bağlı olarak 700-850oC aralığında belirgin bir endotermik etki görülmüştür. Bu etkiye bağlı olarak da ağırlık kayıpları TG eğrilerinde aşağı doğru bir eğilime neden olmuştur. Bahsedilen sıcaklık aralığında yalnızca iki numune (DH-13 ve DH-22) için endotermik etkinin göreceli olarak diğerlerinden oldukça zayıf olduğu ve buna bağlı olarak da ağırlık kaybının daha az olduğu görülmüştür. Bu numunelerin XRD paternlerinde ve FTIR spektrumlarında yüksek sıcaklık fazlarının oluştuğu gözlemlenmiştir. Dolayısıyla, söz konusu kiremitlerin üretim teknolojisi bakımından diğerlerinden farklı olabileceği öngörülmüştür (özellikle DH-13). Kil örnekleri ile kiremitlere ait kimyasal ve mineralojik içeriklerin birbiriyle uyumlu olması hammadde kaynağının bölgesel olduğuna ve dolayısıyla yerel üretime işaret etmiştir. Kiremit bünyelerinin mikro yapısal incelemesinde genel olarak camlaşmanın sınırlı olduğu ve çoğunlukla da bölgesel vitrifikasyon şeklinde oluştuğu belirlenmiştir.