Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 5 / 5
  • Öğe
    Al katmanlar kullanılarak üretilmiş fiber metal tabakalı kompozitlerin delinmesinin araştırılması
    (Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020-07-07) Şanlıtürk, Serhat; Kılıçkap, Erol
    Havacılık ve uzay endüstrisindeki gelişmeler yeni ve üstün özelliklere sahip malzeme ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır. Bu malzemelerin en önemlisi fiber metal tabakalı (FMT) kompozitlerdir. FMT kompozitlere olan bu ilgi metal ve kompozit bileşenlerin olağanüstü özelliklerini bir araya getirmesinden kaynaklanmaktadır. FMT kompozitler, hava araçlarının yorulmaya maruz kalan parçalarında kullanılmak üzere geliştirilen ve üzerinde AR&GE çalışmalarının devam ettiği hibrit malzemelerdir. FMT kompozit parçaların birleştirilmeleri ve şekillendirilmeleri için delme, frezeleme, tornalama gibi talaşlı işleme ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak bu malzemelerin talaşlı işlenmesi hem metalik malzemelerin hem de kompozit malzemelerin işlenmesinden farklıdır. Bunların işlenmesinde boyutsal sapma, deformasyon, kötü bir yüzey kalitesi, çapak gibi problemler ortaya çıkmaktadır. Bu problemlerin üstesinden gelebilmek için uygun işleme parametrelerinde işlenmesi gerekmektedir. Bu çalışmada, FMT kompozitlerin delme performansının belirlenmesi amaçlanmıştır. Delme deneyleri için kesici takım olarak yüksek hız çeliği (HSS), TiN kaplı HSS ve sert karbür (SK) kesici takımlar kullanılmıştır. Deneyler; 1000, 2000 ve 3000 dev/dak iş mili devirlerinde ve 0.05, 0.10 ve 0,15 mm/dev ilerleme değerlerinde yapılmıştır. Burada amaç kesici takım malzemesinin, iş mili devrinin ve ilerlemenin kesme kuvveti, maksimum çap, çap sapması ve çapak yüksekliği üzerine etkileri deneysel araştırmaktır. İş mili devrinin artması ile kesme kuvveti ve çapak yüksekliği artarken delik çap sapması azalmıştır. İlerlemenin artması ile kesme kuvveti, çap sapması ve çapak yüksekliği artmıştır. En iyi sonuçlar sert karbür kesici takımın kullanıldığı deneylerden elde edilmiştir.
  • Öğe
    Elyaf takviyeli kompozitlerin delinmesinde delme parametrelerinin mekanik özellikler üzerine etkilerinin araştırılması
    (Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2018-01-30) Yenigün, Burak; Kılıçkap, Erol
    Elyaf takviyeli plastik kompozit malzemeler, iyi mekanik özelliklerinden dolayı uçak, uzay, otomotiv ve diğer mühendislik alanlarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu malzemelerin delinmesinde delme parametrelerinden ve malzemenin özelliklerinden dolayı deformasyonlar oluşmaktadır. Uçak endüstrisinde bu deformasyonlardan dolayı kompozit parçaların % 60'ı kullanılamamaktadır. Bu çalışmada, farklı elyaf yönlendirme açılarına sahip karbon elyaf takviyeli plastik (KETP) kompozitlerin farklı delme parametrelerinde delme performansı araştırılmıştır. Deneyler 1000, 3000 ve 5000 dev/dk iş mili devirlerinde ve 0.05, 0.10 ve 0.15 mm/dev ilerleme oranlarında farklı uç geometrisi ve malzemesine sahip matkaplarla gerçekleştirilmiştir. Kesme kuvveti, yüzey pürüzlülüğü ve deformasyon delme performansı olarak değerlendirilmiştir. Delinmiş ve deformasyon faktörü hesaplanmış KETP kompozit numunelerin çekme kuvvetleri tespit edilmiştir. Sonra deformasyon faktörünün çekme kuvveti üzerine etkisi incelenmiştir. En az, orta ve en fazla deformasyona sahip numunelerin yorulma deneyleri yapılmıştır. Yorulma deneyleri delinen numunelerin en düşük çekme kuvveti baz alınarak % 75, %80, %85 ve %90 yük oranlarında yapılmıştır. İş mili devrinin artması ile kesme kuvvetinin arttığı ve deformasyon faktörü ile yüzey pürüzlülüğünün azaldığı tespit edilmiştir. İlerleme oranının artması ise kesme kuvveti, deformasyon faktörü ve yüzey pürüzlülüğünü arttırmıştır. Tüm deneylerde en iyi performans, yüksek sertliğe ve yüksek aşınma direncine sahip olmasından sert karbür (WC) takım ucuyla yapılan delme işlemlerinden elde edilmiştir. Yüzey pürüzlülüğü ve deformasyonu düşük olan KETP kompozitlerin çekme kuvvetleri ve yorulma ömürler yüksek olduğu belirlendi.
  • Öğe
    Kriyojenik işlem uygulanmış Inconel 718 alaşımlarında delik delme işlemlerinin araştırılması
    (Batman Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2021-05-06) Ekmen, Falat Hüseyin; Gürbüz, Hüseyin
    Bu çalışmada, farklı kesme parametrelerinde kriyojenik işlem uygulanmış ve uygulanmamış Inconel 718 iş parçalarının delik delme işlemleri deneysel olarak araştırılmıştır. Bu amaçla Inconel 718 iş parçalarından birine -146 °C’de 24 saat derin kriyojenik işlem ile 2 kez temperleme işlemi (200 °C’de 2 saat) uygulanmıştır. Delik delme deneyleri, kuru kesme şartlarında 10 mm çapa sahip TiSiN kaplamalı karbür matkaplar ile 8 mm sabit kesme derinliğinde 4 farklı kesme hızı (10, 13, 16, 19 m/dak) ile 3 farklı ilerleme (0,06, 0,09, 0,12 mm/dev) parametrelerinde gerçekleştirilmiştir. Takım ömrü deneyleri, 8 mm kesme derinliği, 10 m/dak kesme hızı ve 0,06 mm/dev ilerleme parametreleri ile yapılmıştır. Deneylerde Inconel 718 iş parçasının delinmesinde kesme parametrelerinin ve kriyojenik işlemin etkisini görmek için kesme kuvvetleri, yüzey pürüzlülüğü, takım aşınması, takım ömrü, mikrosertlik ve mikroyapı incelenmiştir. Kriyojenik işlem, Inconel 718 alaşımının mikrosertliğinin artmasına, tane boyutlarının küçülmesine, daha fazla y" fazının çökelmesine ve karbürlerin incelip homojen dağılmasına neden olmuştur. Ayrıca delik delme işlemlerinde kesme kuvvetlerinin yükselmesine ve yüzey pürüzlülüğü değerlerinin azalmasına yol açmıştır. Takım ömrü deneylerinde, kriyojenik işlem uygulanan Inconel 718 alaşımında kullanılan kesici takımın daha az aşındığı ve takım ömrünün artığı görülmüştür. Delik delme deneylerinde ilerlemenin artması kesme kuvvetlerinin yükselmesine, kesme hızının artması ise kesme kuvvetlerinin önce yükselip daha sonra düşmesine neden olmuştur. Ayrıca yüzey pürüzlülüğünün artan ilerleme ile birlikte arttığı, artan kesme hızı ile birlikte önce azaldığı daha sonra arttığı görülmüştür. Takım ömrü deneylerinde kriyojenik işlem görmüş iş parçası delindiğinde kriyojenik işlem görmemiş iş parçasına göre daha yüksek ilerleme kuvvetleri elde edilirken yüzey pürüzlülüğü açısında ise kriyojenik işlem görmüş iş parçasından daha düşük değerler elde edilmiştir.
  • Öğe
    Ti-6Al-4V alaşımının delinmesinde kesme parametrelerinin delik üzerine ve kesici takıma etkisinin araştırılması
    (Batman Üniversitesi, 2015) Yıldız, Hakan; Çelik, Yahya Hışman
    Talaşlı imalatın temel hedefi, üretilecek iş parçasının geometrik ve boyutsal tamlığıyla birlikte yüzey kalitesinin ve çapak yüksekliğinin istenen sınırlar içerisinde ekonomik olarak sağlanmasıdır. Günümüzde yaygın olarak kullanılan Ti-6Al-4V alaşımlarının üstün özelliklerinden dolayı delinmesi oldukça zordur. Bu nedenle yapılan bu çalışmada, tungsten karbür (WC) ve yüksek hız çeliği (HSS) matkaplarla, kesme hızı ve ilerlemenin farklı kombinasyonları için Ti-6Al-4V malzemenin kuru kesme şartlarında delinmesinde yüzey pürüzlülüğü, delik çapındaki sapma, çapak yüksekliği, sıcaklık, talaş oluşumu ve takım aşınması üzerine etkileri incelenmiştir.
  • Öğe
    Cam elyaf takviyeli plastik (CETP) kompozitlerin delinmesinde işleme kalitesi üzerine soğutma şartlarının etkisinin araştırılması
    (Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2018-05-03) Haşimi, Ahmet; Kılıçkap, Erol
    Kompozit malzemelerin kullanımı, hafif olmaları ve aynı zamanda yüksek özgül dayanım, yüksek tokluk, kırılma dayanımı ve iyi boyutsal özellikleri koruması vb. özelliklerinden dolayı son yıllarda büyük oranda artmaktadır. Kompozit malzemelerin endüstriyel uygulamalarının artmasından dolayı, montaj için bu malzemelerin delme gibi talaşlı işlenmesini gerektirmektedir. Ancak bu malzemelerin delinmesinde deformasyon gibi bazı problemlerle karşılaşılmaktadır. Bu çalışmada, cam elyaf takviyeli plastik (CETP) kompozitlerin delinmesinde iş mili devri, ilerleme ve soğutma ortamının kesme kuvveti, deformasyon, yüzey pürüzlülüğü ve sıcaklık üzerine olan etkileri araştırılmıştır. Deneyler, WC matkaplar kullanılarak farklı delme parametrelerinde (1000, 2000 ve 3000 dev/dak iş mili devri ve 0.05, 0.1 ve 0.15 mm/dev ilerleme) ve kuru, basınçlı hava ve CO2 gazı gibi farklı soğutma ortamında yapılmıştır. Deneylerden elde edilen sonuçlardan, bulanık mantık yöntemi kullanılarak tahmin modelleri geliştirildi. Daha sonra, bu modellerden elde edilen değerler ile deneysel sonuçlar karşılaştırıldı.