2 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Öğe Hasankeyf ve çevresindeki (Batman) birimlerin petrografik özellikleri(Batman Üniversitesi, 2017) Dinç, Salih; Keskin, FarukHasankeyf civarındaki birimler tabanda yeşilimsi, grimsi yeşil, şeyl, marn ve kumtaşından oluşan Orta Maastrihtiyen-Üst Paleosen Germav Formasyonu ile başlar. Bu birimin üstünde uyumlu olarak kırmızımsı renkli çamurtaşı, kumtaşı ve kiltaşı ardalanmasından oluşan Alt Eosen Gercüş formasyonu yer almaktadır. Gercüş formasyonunun üzerine krem, bej, gri, beyaz renkli, orta-kalın-çok kalın tabakalı, kireçtaşı ve dolomitlerden oluşan Alt Eosen-Alt Oligosen Hoya formasyonu gelmektedir. Bu birimin üzerine de beyaz, bej, gri, kahvemsi, sarı renkli, yer yer dolomitli kireçtaşı, killi kireçtaşı ve jips ardalanmasından oluşan Oligosen Germik formasyonu gelir. Bu birimin üzerinde uyumsuz olarak çakıltaşı, kumtaşı, silttaşı ardalanmasından oluşan Üst Miyosen-Alt Pliyosen Şelmo Formasyonu yer alır. Hoya formasyonundaki kireçtaşları ince kesitlerde fosilli, intraklast taneli, sparitik ve mikritik bağlayıcılı şeklinde görülmektedir. Kireçtaşları içerisinde nummulites, milliolidae fosilleri görülmektedir. Kireçtaşları Dunham’a (1962) göre istiftaşı olarak adlandırılmıştır. Hoya formasyonundaki dolomitler özşekilli-yarı özşekilli, idiyotopik dokulu özellikler göstermektedir. Germik formasyonundaki dolomitler ince-orta boyutlu, özşekilsiz-yarıözşekilli ksenotopik dokuludur. Birim içerisindeki jipsler kısa-uzun prizmatik, iğnemsi görünümlü kristaller şeklindedirÖğe Hasankeyf ve yöresindeki kayaçlardaki ayrışma ve bu ayrışmanın yerleşim alanına olan etkisi(Batman Üniversitesi, 2012) Bilgin, Ali; Arslan, Sönmez; Şenay, Yeliz; Polat, SüleymanBu çalışmada Hasankeyf ve civarında yüzeyleme veren, tarihi binalarda yapı taşları olarak da kullanılan kireçtaşlarının ayrışmasına etki eden faktörler tartışılmaktadır. Kireçtaşları atmosferik şartlarda yavaşça küçük parçalara ayrılmaktadır. Kireçtaşlarının hava, su ve organizmaların etkisi altında parçalanmasına ayrışma adı verilmektedir. Kayaçlar ısınınca genleşmekte, soğuyunca da büzülerek kimyasal olarak değişmeden fiziksel olarak parçalanarak ayrışmaktadır. Yağmur suları havanın CO2’ini alarak zayıf karbonik asidi oluşturur. Bu zayıf karbonik asit karbonatlı kayaçlarla etkileşerek kalsiyum bikarbonatı oluşturur. Bu şekilde Hasankeyf civarındaki kireçtaşlarının ve tarihi binalardaki yapıtaşlarının kötüleşerek ayrışmasına neden olur.Ayrıca bu çalışmanın konusu olan tarihi mağaralar da, Hasankeyf’in kültür zenginlikleri arasında önem taşımaktadır. Öte yandan, çevredeki litolojiler ve tarihi yapıtlar; tektonik olaylardan ve yağmur sularından olumsuz etkilenerek kaya düşmelerine ve ayrışmalara neden olmaktadır. Ayrışma konusunda neden ve gerekçelere dayalı olarak, bu çalışmada ayrıntılı açıklamalar verilmektedir. Hasankeyf’in bulunduğu yöre jeomorfolojik konumu itibariyle genç ve derin vadilerle bölünmüştür. Vadi yamaçları topoğrafik konumu itibariyle dike yakındır. Vadinin iki yakasını oluşturan masif görünümlü, kalın tabakalı kireçtaşları pekleşme açısından zayıf konumda olup, kaya düşmelerine karşı duraysızdır. İklim itibariyle, kışın ılık ve yağışlı, yazın ise sıcak ve kurak, Akdeniz iklimine yakın bir iklim Hasankeyf yöresinde etkinliğini sürdürmektedir. Sonuç olarak, bu çalışmada yöredeki kalıntıların korunması açısından, bu kalıntılara etki eden fiziksel ve kimyasal ayrışmanın mağaralarda ve diğer kalıntılar üzerindeki etkileri ayrıntılı tartışılarak, mağaraların ve tarihi kalıntıların korunması için alınması gereken önlemler üzerinde durulmaktadır.