Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 2 / 2
  • Öğe
    Zeytin yaprağının obez bireylerde hiperglisemi ve hipertansiyon üzerine etkisi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2021-08-12) Baran, Sevda; Çınar, Ercan
    Bu çalışmanın amacı obez bireylerde zeytin yaprağı çayı tüketiminin antropometrik ve biyokimyasal bulgular üzerindeki etkilerinin incelenmesidir. Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dahiliye Polikliniklerine başvuran 18-65 yaş aralığında olan 40 obez hasta üzerinde çalışma yürütülmüştür. Seçilen 40 obez bireyin 8 hafta boyunca günde 1 fincan zeytin yaprağı çayı tüketimi istenmiştir ve tüketim durumları kayıt altına alınmıştır. Çalışmanın 1.gününde ve 8 hafta sonrasında hastalardan alınan kan örneklerinden serum glikoz, insülin, HbA1c, total kolesterol, HDL-K, LDL-K, trigliserit, AST, ALT, sistolik ve diyastolik kan basınçları düzeylerine bakılmıştır. Aynı zamanda obez bireylerin antropometrik ölçümleri alınarak hastaların bel / kalça oranları ve beden kütle indeksileri hesaplanmıştır. Çalışma sonucunda zeytin yaprağı çayı tüketen obez bireylerin 1. günki ve 8 hafta sonrasında alınan kan serum örnekleri karşılaştırıldığında glikoz, insülin, trigliserit, sistolik ve diyastolik kan basınç düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı ölçüde azalma görülürken vücut ağırlığı, bel ve kalça çevrelerinde, AST, ALT, total kolesterol, HDL-K düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır. Ancak bu sonucun klinik açıdan kayda değer olduğu düşünülmektedir. Sonuç olarak zeytin yaprağı çayı tüketiminin glisemik kontrolü sağlamada yararlı olabileceği, hiperglisemi, hipertansiyonu ve diyabete bağlı dislipidemi oluşumunu, önleyici etki gösterebildiği ve obezitenin tıbbi beslenme tedavisinde fayda sağlayacağı söylenebilir.
  • Öğe
    Diyabetli hastaların kan ve idrar metabolitlerinin yüksek alan NMR ile incelenmesi
    (Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2021-05-07) Özkorkmaz Yüksel, Gülnur; Yılmaz, Ali
    1990’lı yıllardan itibaren kan, idrar ve diğer sıvıların metabolitleri ile ilgili pek çok yayın yapılmıştır. Ancak bu yayınlarda su sinyalini baskılamak için presaturasyon puls teknikleri kullanılmıştır. Bu teknikler, çoklu puls adımları kullandıklarından karmaşıktır. NMR T1 ve T2 durulmalarının direkt ölçümüne izin vermez. Yüksek tarama sayısı kullandıklarından, deneysel zaman israfına da yol açar. Bu çalışmanın amacı, su baskılama yapmaksızın ve tek puls kullanarak, diyabetli kan ve idrar örneklerinin metabolit profilini 400 MHz’ de elde etmektir. Diyarbakır Memorial Hastane’ sinin kliniklerinden, 29 diyabetli ve 28 sağlıklı kan ve idrar örneği toplandı. Kan örneğinden alınan 0,02 ml kan 0,98 ml D2O ya ve yine idrar örneğinden alınan 0,06 ml idrar 0,94 ml D2O ya eklenerek karışımlar hazırlandı. Her bir karışımın metabolit spektrumu, 400 MHz NMR ile elde edildi. Deneyde sadece 90 derecelik radyo frekans pulsu kullanıldı. Her bir ölçüm için 16 tarama yapıldı. Diyabetli ve sağlıklı kan örneklerinin NMR spektrumu iyi çözünmemiş olup, birbirinden farklılık arz etmemektedir. Buna karşın gerek normal ve gerek diyabetli idrar örnekleri, 400 MHz NMR ile ve su baskılama yapmaksızın, oldukça iyi çözünür bir spektrum verdi. Spektrumdaki pik sayısı ve genel profil, normal diyabetli örneklerde farklı bulundu. Bu tez çalışması, su baskılama için pre-saturasyon puls teknikleri ve ayrıca ultra yüksek NMR cihazları kullanmadan da idrar metabolitlerinin elde edilebileceğini göstermiştir. Kullanılan metot basit ve yeni olup, H2O T1 ve T2 durulmalarının ölçümüne uygun olmaktadır. Ayrıca düşük tarama sayısı (16) kullanıldığından deneysel zamanda da tasarrufa yol açmaktadır.