2 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Öğe Birinci Tbmm'de Muş milletvekilleri ve meclis faaliyetleri(Batman Üniversitesi, 2018) Dinçer, Burhan; İdem, TekinI. Dünya Savaşı'ndan sonra Osmanlı toprakları her taraftan işgale uğramış, işgal bölgelerinde halka karşı kötü muameleler gerçekleştirilmiştir. İstanbul Hükümeti, yaşanan işgaller ve halka karşı yapılan kötü muamelelere karşı yeterli tepki ve direniş gösterememiştir. Bunun üzerine halk, Mustafa Kemal Paşa öncülüğünde Milli Mücadele'ye başlamıştır. Misak-ı Milli Kararlarının ilanı ve Son Osmanlı Mebusan Meclisi'nin kapanması üzerine Ankara'da, hem Milli Mücadele'yi sevk ve idare edecek hem de milli egemenliğe dayalı yeni devletin kurulmasını sağlayacak olan TBMM açılmıştır. Bu çalışmanın amacı; I. TBMM'de yedi kişi ile temsil edilmiş olan Muş milletvekillerinin Meclisteki çalışmaları vasıtasıyla gerek seçim bölgelerine gerekse ülke siyasetine katkılarının ne olduğunun ortaya çıkarılmasıdır. Bu çalışmada 1920-1923 yılları arasındaki I. TBMM Dönemi içerisinde görev yapan Muş milletvekillerinin biyografileri ve TBMM'deki faaliyetleri ele alınmıştır. Muş milletvekillerinin Meclis'teki takrir, teklif, önerge, vb. yasama faaliyetleri ile bağımsızlık ve kuruluş süreci içerisindeki Türkiye'ye ve Muş ve çevresine ne gibi katkılarının olduğu ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışmanın neticesinde; Muş milletvekillerinin genel konular hakkında, Kumarın yasaklanmasına dair, İdarecilerin görev ve sorumluluklarına dair, Şehit ailelerine bir üst dereceden maaş verilmesine dair kanun teklifleri verdikleri tespit edilmiştir. Lozan Barış Konferansı sırasında İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon tarafından yaratılmaya çalışılan Türk-Kürt ayrımına karşı, böyle bir ayrımın olmadığı; bu iki unsurun bir bütün olduğu hususunda Meclis kürsüsünden Lord Curzon'u sert bir dille eleştirdikleri ve Lord Curzon aleyhine Lozan'a protesto telgrafları gönderdikleri görülmüştür. Ayrıca; Muş ahalisine ücretsiz tohumluk verilmesi, Muş sancağındaki köprülerin yaptırılması, Muş'ta niçin doktor olmadığı gibi teklif, takrir ve sual takrirleri ile seçim bölgelerinin sorunlarından Meclis'i haberdar ederek seçim bölgelerinin sorunlarına çözüm bulmaya çalışmışlardır. Muş milletvekillerinin Meclis çalışmaları sadece kendi seçim bölgeleri ile sınırlı kalmamış; I. Dünya Savaşı'ndan sonra Ermeni işgaline uğrayan Doğu Vilayetlerinden göç etmek zorunda kalan "Vilayat-ı Şarkiye Muhacirleri" adına takrir ve teklifler ile pekçok talepte bulunarak Doğu Vilayetlerinin de sesi olmaya çalıştıkları görülmüştür.Öğe I. TBMM’de Mardin milletvekilleri ve meclis faaliyetleri (1920-1923)(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-01-13) İşcan Ekmen, Kübra Nur; İdem, TekinI. Dünya savaşından sonra Osmanlı topraklarının işgali ve işgal bölgelerinde yaşanan katliamlara karşı İstanbul Hükümeti’nin yeterince sert tepki gösterememesi Türk Milleti’nin Mustafa Kemal Paşa liderliğinde bir Milli Mücadele’ye başlamasına neden olmuştur. Milli Mücadele’nin yol haritası olarak tanımlayabileceğimiz Misak-ı Milli Kararlarının ilan edilmesi üzerine Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin kapatılması üzerine Milli Mücadele’nin sevk ve idaresini gerçekleştirmek üzere Ankara’da TBMM açılmıştır. Bu çalışmanın amacı I. TBMM’ye altı milletvekili ile katılan Mardin Milletvekillerinin Meclis çalışmaları ile gerek bölge gerekse ülke siyasetine katkılarının ne olduğunu ortaya çıkarmaktır. Mardin Milletvekillerinin takrir, teklif, önerge, söz alma, sual, vb. yasama ve denetim faaliyetleri ile yeni Türkiye Devleti’nin bağımsızlık ve kuruluş sürecine ne gibi katkılarda bulunduğu ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Ayrıca “kendi seçim bölgelerinin sorunları ne derece meclise yansıtılmıştır” sorularının cevabı bulunmaya çalışılmıştır. Çalışmanın neticesinde seçilen tüm milletvekillerinin tamamının meclise katılması ile Mardin vilayeti mecliste tam kadro görev yapan istisna vilayetlerimizden birisi olduğu tespit edilmiştir. Milletvekillerinden İbrahim Bey özellikle Türkiye, Suriye sınır hattının belirlenmesi sürecinde kabul edilen sınırın Mardin ve çevre vilayetlere vereceği zararı dile getirerek seçim bölgesinin menfaatlerini koruduğunu gösterir bir tavır sergilemiştir. Mehmet Necip Bey ise Lozan Barış Konferansı esnasında Türk- Kürt ayrımı ile ikilik çıkarmaya çalışan İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon’a yönelik teklifi ile tüm milletvekillerinden takdir görmüştür.