3 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Öğe Batman ili şehir merkezinin toprak jeokimyası(Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2019-09-23) Gümüş Kıral, Nurcan; Baran, Hacı AlimBatman ili şehir merkezinde çakıltaşı, kumtaşı, silttaşı ardalanmasından oluşan Üst Miyosen-Alt Pliyosen Şelmo Formasyonu gözlenmektedir. Mücavir alan içerisinden temsil yeteneğine sahip olarak alınan toprak ve dere sedimanı örneklerinin jeolojik özellikleri belirlenerek, örneklerin bünyelerindeki ağır metal kirliliği araştırılmış ve elde edilen sonuçlar doğrultusunda Batman İli Şehir Merkezi'ne ait element dağılımı belirlenerek kirlilik değerleri hesaplanmıştır. Kirlilik değerlendirilmesi kapsamında jeobirikim indeksi (Igeo), zenginleşme faktörü (EF) ve kirlilik indeksi (PI) hesaplamaları gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda coğrafi bilgi sistemleri programları yardımıyla element dağılım ve kirlilik parametrelerine ait haritalar oluşturulmuştur. Jeobirikim indeksi sonuçlarına göre örnekler; kirlenmiş-orta derecede kirli'den aşırı-çok aşırı kirli'ye değişen kirlenme değerleri sunmaktadır. As, Sb ve Mo elementleri için aşırı-çok aşırı kirli düzeyinde kirlilik değerleri belirlenmiştir. Zenginleşme faktörü açısından örnekler az zenginleşme'den çok aşırı zenginleşme'ye değişen değerler sunmaktadır. Örneklerin bir kısmının As ve Sb elementleri açısında çok aşırı zenginleşmeye sahip oldukları tespit edilmiştir. Kirlilik indeksi sonuçlarına göre örneklerin düşük'ten çok yüksek'e değişen bir yelpaze sunduğu gözlenmiştir. Yine özellikle As, Mo ve Sb elementlerinin çok yüksek kirlilik indeksi değerlerine sahip oldukları belirlenmiştir. Kirlilik hesaplamada kullanılan Jeobirikim indeksi, zenginleşme faktörü ve kirlilik indeksi değerlerine göre Batman ili şehir merkezine ait toprak örneklerinde farklı derecelerde kirlenmenin gözlendiği, özelllikle As, Sb ve Mo elemenetlerinin her parametre için en yüksek dercede kirlilik değerleri sunduğu tespit edilmiştir. Bir elementin kirlilik değerlerinin yüksek olması her zaman sağlık açısından tehlike arz ettiği anlamına gelmemektedir. Bu yüzden inceleme alanına ait değerlerin Toprak Kirliliği Kontrol Yönetmeliği ve WHO gibi standartlar ile karşılaştırılması sonucunda sadece As elementinin sağlık açısından izin verilen sınır değerlerin üzerinde olduğu belirlenmiştir.Öğe Bismil ovası (Diyarbakır) yeraltı sularının kirlenmeye karşı hassasiyetinin drastıc yöntemi kullanılarak belirlenmesi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-09-25) Yüksel, Alpaslan; Baran, Hacı AlimCanlılar için hayati önem arz eden doğal kaynaklardan biri tatlı su, tatlı suyun en önemli kaynağı da yeraltı sularıdır. Bu kadar öneme haiz olan yerlatı sularının bilinçli kullanımı ve kirlenmeye karşı korunması da oldukça önemlidir. Diyarbakır ili Bismil ilçesinin yeraltı sularının kirlenmeye karşı hassasiyetinin belirlendiği bu çalışmada; sondaj verileri coğrafi bilgi sistemleri ile değerlendirilmiş ve DRASTIC metodu kullanılarak yeraltı suyu hassasiyet haritası oluşturulmuştur. 7 parametre kullanılarak uygulanan bu yöntemde Devlet Su İşlerinden alınan, bölgede içme ve sulama amaçlı kullanım için açılmış olan 942 adet sondaj verisi ArcGis programı ile incelenmiştir. Her bir parametrenin yoğunluk haritası IDW interpolasyon yöntemi kullanılarak oluşturulmuştur. Haritaların anlamlılığını arıtmak ve topografya ile ilişkilendirmek için NASA’dan edinilen 27x27m çözünürlüğe sahip sayısal yükseklik modeli kullanılarak çalışma alanının kabartma haritası elde edilmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda oluşturulan hassasiyet haritasına göre alansal olarak havzanın %64’ünün düşük hassasiyet, % 18’inin orta hassasiyet ve %8’inin ise yüksek hassasiyete sahip olduğu belirlenmiştir. Yüksek hassasiyet gözlenen alanların yerleşim yerleri veya yakınlarında olması, yeraltı suyu tablasının yüzeye daha yakın olması, olası bir kirlenmede antropojenik etkinin ön planda olabileceğini göstermektedir. Antopojenik etkinin yanı sıra bu bölgelerde alüvyon zemin varlığı, eğimin düşük olması da hassasiyeti artıran parametreler olarak karşımıza çıkmaktadır.Öğe Silopi Ovası’nın (Şırnak) yeraltı suyu kirlenme potansiyeli’nin drastic yöntemi kullanılarak belirlenmesi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-06-03) Ece, Muhammet; Baran, Hacı AlimBu tez, Şırnak ili Silopi Ovası’nda yeraltı sularının kirlenmeye karşı hassasiyetini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Yeraltı suları, bölgenin temel tatlı su kaynaklarından biri olup, yoğun tarımsal faaliyetler ve yerleşim birimlerinin etkisi altında bulunmaktadır. Çalışma kapsamında, yeraltı suyu kirliliği riskini değerlendirmek için DRASTIC yöntemi kullanılmıştır. DRASTIC, yedi hidrojeolojik ölçütü (yeraltı suyu derinliği, beslenme, akifer ortamı, toprak ortamı, topografya/eğim, doymamış bölge etkisi ve hidrolik iletkenlik) dikkate alarak yeraltı suyu kirliliği potansiyelini değerlendiren bir indeks tabanlı yöntemdir. Tez çalışmasında, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından sağlanan 397 sondaj verisi analiz edilmiş ve bu veriler Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) yazılımı ArcGIS ile değerlendirilmiştir. Her bir parametrenin yoğunluk haritaları IDW interpolasyon yöntemiyle oluşturulmuş, ayrıca Japonya Uzay Araştırma Ajansı’ndan (JAXA) alınan sayısal yükseklik modeli kullanılarak topografya ile ilişkilendirilmiştir. Çalışma alanının yeraltı suyu hassasiyet haritası oluşturulmuş, Hassasiyet haritası analizleri sonucunda havza alanının %19,4’ünün düşük, %76’sının orta ve %4,03’ünün ise yüksek hassasiyete sahip olduğu belirlenmiştir. Yerleşim yerlerine yakın bölgelerde yüksek hassasiyetin gözlenmesi, yeraltı suyu seviyesinin yüzeye daha yakın olduğu bu alanların antropojenik etkiler ve tarımsal faaliyetlerden daha fazla etkilendiğini göstermektedir. Ayrıca, bu bölgelerdeki alüvyonlu zemin yapısı ve düşük eğim değerleri, hassasiyeti artıran diğer önemli faktörler arasında yer almaktadır. Bu çalışma, bölgedeki yeraltı suyu kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımını desteklemek amacıyla hassasiyet haritalarının oluşturulmasıyla önemli bir bilimsel katkı sağlamaktadır. Elde edilen bulgular doğrultusunda, bölge için etkili bir çevre yönetim planı önerilmekte ve yüksek hassasiyet alanlarında koruma önlemlerinin alınmasının gerekliliği vurgulanmaktadır.