2 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Öğe Eskişehir Küllüoba’da ilk tunç çağ III’den orta tunç’a geçiş evresine ait iki adak çukuru(Türkiye Bilimler Akademisi, 2021-01-14) Gündem, Can YumniBu çalışmada, Küllüoba kazılarında tespit edilmiş ve İlk Tunç Çağ III’den Orta Tunç’a Geçiş Evresine tarihlenen iki çuku-run içinde bulunmuş olan hayvan kemiklerinin Arkeozoolojik açıdan incelemeleri paylaşılmıştır. Bir çukur içinden tam bir koyun ve diğerinde de tam bir domuz iskeletleri anatomik bütünlüğü bozulmamış bir şekilde gün ışığına çıkarılmıştır. Domuz iskeletinin bulunduğu çukurda, sığıra ait kalıntılar da bulunmuştur. Her çukurun da silo yapıları ile ilintisi bulunmaktadır. Koyun ve domuz yaklaşık bir yaşlarındadır; bu da bize koyunun Mayıs aylarında öldürülüp çukura konduğunu göstermektedir. Küllüoba’daki bu iki adak çukurlarının bereket kavramı ile alakalı olduğunu düşünülürken; Anadolu’daki birçok adak çukurları, anma amaçlı, ölü gömme ritüelleri veya yeraltı tanrıları ile ilintilidir.Öğe Güneydoğu Anadolu Bölgesi neolitik dönem hayvan betimlemeleri(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-01-09) Aram, Pelda; Gündem, Can YümniGüneydoğu Anadolu Bölgesi, Neolitik Dönem de insanlık tarihinin dönüm noktalarından birine ev sahipliği yapmıştır. Bu dönemde; tarım, hayvancılık ve yerleşik yaşamın temelleri atılmış olup sanatsal ve ritüel ifadelerde gelişimler gözlemlenmiştir. Hayvan betimlemeleri; dönemin toplumsal yapısı, inanç sistemi ve ekonomik faaliyetleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Özellikle Göbeklitepe, Nevali Çori ve Çayönü gibi arkeolojik alanlarda bulunan hayvan figürleri, genellikle yaban hayvanlarını konu almış ve taş rölyefler, heykeller ya da taşlar üzerinde işlenmiştir. Bu figürler, avcı-toplayıcı geçmişten yerleşik tarım toplumuna geçiş sürecindeki değişimleri yansıtmaktadır. Yaban domuzu, leopar, yılan ve kuşlar gibi betimlemeler, hem koruyucu hem de sembolik anlamlar taşımıştır. Bu eserler, toplulukların mitolojik düşüncelerini, ritüel pratiklerini ve doğa ile olan ilişkilerini yansıtmaktadır. Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki hayvan betimlemeleri, yalnızca sanatsal ifade olarak değil, aynı zamanda dönemin kültürel kimliğinin bir yansıması olarak değerlendirilmektedir.