8 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Öğe 1909 Adana olayları öncesi Kilikya ermenilerinin avrupa devletleri ile olan münasebetleri (1878-1909)(Batman Üniversitesi, 2018-12-27) Karlangıç, Osman1878 Berlin Antlaşması'nı takip eden süreçte Osmanlı- Avrupa ilişkilerinde Ermeniler önemli bir yer işgal etmeye başlamışlardır. Avrupa Devletleri kendi çıkarları için Ermeniler üzerinde çeşitli hesaplar yapmışlar, Ermeniler ise bu rekabetten yararlanarak Maraş çevresinde isyan çıkarıp Küçük Ermenistan’ı kurma ülküsünde olmuşlardır. 1862, 1878 ve 1895 yıllarında isyan hareketlerine girişmişlerdir. İsyanlar sırasında Avrupa devletlerinin desteğini almayı başarmışlardır. Bu ayaklanmalar, Osmanlı Devleti üzerinde Avrupa devletlerinin baskılarının artmasına neden olmuştur.Öğe İkinci Meşrutiyet’in ilanının Adana’ya yansımaları ve şehirdeki asayiş sorunları (1908-1909)(Osmanlı Medeniyeti Araştırmaları Dergisi, 2019-10-15) Karlangıç, OsmanAbdülhamit’in meşruti yönetime son vermesinden sonra ona karşı oluşan muhalefet 1908’de meşrutiyetin tekrar ilanını sağladı. Bunun Osmanlı şehirlerine yansımaları oldu. Şehirlerde yaşanan sevinç gösterilerinde ölçünün kaçması ve sonrasında yaşanan aşırılıklar zaten kötüye giden asayiş problemlerini daha da ağırlaştırdı. Abdülhamit dönemi yöneticilerinin aşağılanarak işten el çektirilmesi ve bunların yerine tecrübesiz yöneticilerin getirilmesi devlet otoritesinin zaafa uğramasına neden oldu. Yine devlet yöneticilerinin işlerine müdahale edenlerin çoğalması, vergi vermek istemeyen bir kesimin ortaya çıkması, durumu daha içinden çıkılmaz hale getirdi. Adana’yı diğer Osmanlı şehirlerinde yaşanan gelişmelerden bağımsız değerlendirmek mümkün değildir. Bu çalışmada İkinci Meşrutiyet’in ilanının Adana’ya yansımaları ve bahsi geçen dönemde şehrin ağırlaşan asayiş problemleri üzerinde durulacak, yaşanan gelişmelerin devlet otoritesine etkileri değerlendirilecektir. 1908-1909 yıllarındaki Türk Ermeni ilişkileri çalışmanın kapsamı dışındadır.Öğe İngiltere Büyükelçiliği’nin Çukurova gözlemleri (25-31 Temmuz 1950)(The Journal of Academic Social Science Studies, 2020-09-17) Turan, OrhanBu çalışmada İngiltere Büyükelçiliği’nin 25-31 Temmuz 1950 tarihlerinde Çukurova’ya gerçekleştirdiği seyahatin akabinde elçilik görevlilerine hazırlattığı ve Londra’ya sunduğu rapor incelenmiştir. İngilizler tarihsel süreçte Türk şehirleri ile ilgili pek çok rapor kaleme almışlardır. Bu gezilerden biri de büyükelçiliğe ait iki görevli tarafından gerçekleştirilmiştir. Seyahatte Çukurova ziyaret edilerek öncelikle bölgenin tarihî ve coğrafî yapısı hakkında genel bilgiler verilmiştir. Keza bölge hakkında yapılan yorumların yanı sıra iki büyükelçilik görevlisinin ele aldığı her konu ile ilgili ülkenin ve bölgenin geleceğine dair öngörüleri de yer almıştır. İki bölümden oluşan notların ilk kısmında Çukurova’nın tarihi ve coğrafi özelliklerinin yanı sıra işçilerin günlük hayatı ile modern çiftliklere dair izlenimler yer almıştır. İkinci bölümde ise ovada yetişen tarım ürünleri ve bu ürünlerin ekonomik değerleri ile doğal felaketlerin yöre tarımına etkisi üzerinde durulmuştur. Notlar iktidara gelen Demokrat Parti’nin ilk aylarındaki siyasi atmosfer hakkındaki gözlemlerini göstermesi açısından da ilginç tespitler sunmuştur. Çalışmada bölgenin en önemli iktisadi kaynakları olan pamuk, buğday, narenciye üretimi ile sulama, petrol arama çalışmaları ve liman işletmeleri başlıkları altında Çukurova’nın potansiyel verimliliğinin artmasına dönük faaliyetlere değinilmiştir. Çalışmanın ana çerçevesi bu gezi notlarından yola çıkarak genç Cumhuriyetin önemli ekonomik sahalarından olan Çukurova’nın sosyo-ekonomik gelişimini irdeleyerek anlamaya çalışmak ve o dönemi yabancı bir bakış açısıyla ortaya koymaktır. İngiliz arşivlerinde yapılan titiz bir araştırmanın neticesi olan çalışma dönemin büyükelçilik görevlilerinin yaptığı bu ziyaret kapsamında hazırlamış olduğu raporu ele almaktadır.Öğe Birinci Dünya Savaşı sona ererken islahiye ve çevresinde Ermeni faaliyetleri(İksad Yayınevi, 2019-03-23) İdem, Tekin; Karlangıç, OsmanBirinci Dünya Savaşı sürerken Ermenilerin Suriye bölgesine sevk ve iskânı gerçekleşmiş, böylece Adana çevresinde bir “Kilikya Ermenistanı” kurma ümitleri kaybolmaya yüz tutmuştu. Ermeniler, Osmanlı Devleti’nin savaşı kaybedeceğinin anlaşılması üzerine yeniden bölgeye gelmeye başladılar. 1918 yılından itibaren İslahiye ve çevresinde bazı silahlı faaliyetlere hız verdiler. Bölgedeki Ermenilere kaçak yollarla silah sevkiyatı yapıldı. Bu sevkiyatta Bağdat demiryolunun Osmaniye-İslahiye-Halep güzergâhını kullandılar. Böylece Ermeni çeteleri silahlandırıldı. Demiryolu hattında çalışan görevliler organizasyonda aktif olarak görev almakta ve ticari kazanç da elde etmekteydiler. Silahlı çeteler İslahiye çevresindeki köylerin bazılarının desteğini sağlarken, devlet yanlısı köyleri de tehdit etmekten geri durmadılar. Köylerden bir kısmının desteğini almaları, diğer bir kısmını da sindirmeleri Ermeni çetelerinin yakalanmasını güçleştirdi. Devlet çeşitli defalar silahlı çeteleri yakalamak için asker göndermesine rağmen ormanlık alan ve arazi şartları nedeniyle başarısız oldu. Osmanlı Devleti ne kadar olayların önüne geçmek için çabalasa da organizasyonun çeşitliliği ve işleyişi nedeniyle bölgedeki çete saldırılarının ve onlara silah aktarılmasının önüne geçemedi. Ermeni çetelerine birçok kesimden destek geliyordu. İslahiye’nin nüfuzlu şahsiyetleri, demiryolu üzerindeki istasyon görevlileri ve bazı askerler de bu organizasyonun içerisinde yer alıyordu. Silah sevkiyatında rol alan Müslüman devlet görevlileri ve İslahiye’nin nüfuzlu şahsiyetleri bu işin ticari boyutuyla da ilgileniyorlardı. Yoğun çalışmalar sonucunda Halep ile İslahiye arasındaki bağlantılar çözülmeye başladı. Bu çalışmanın amacı; Birinci Dünya Savaşı biterken İslahiye ve çevresinde Ermeni çetelerin faaliyetlerinde canlanma ve onlara silah sevkiyatı yapılması çabalarını ortaya koymaktırÖğe 88 numaralı Adana şer’iyye sicili (h.1286-1287/m.1869-1871) transkripsiyon ve değerlendirme(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-09-28) Oçak, Ahmet; Karlangıç, OsmanYapılan çalışmada; H.1286-1287 M.1869-1871 yıllarını içine alan 88 Numaralı Adana Şer’iyye Sicili’nin transkripsiyonu ve değerlendirmesi yapılmıştır. Defter 95 sayfa olup toplam 169 belge bulunmaktadır. Araştırmaya konu olan sicile göre 1869-1871 yılları arasındaki Adana şehrinin idari, sosyal ve ekonomik yapısına değinilmiştir. Sicilin transkripsiyonu yapılarak belirtilen tarihlerde Osmanlı Devleti’nin ve Adana şehrinin içinde bulunduğu idari, sosyal ve ekonomik durumu ortaya konulmaya çalışılmıştır. Söz konusu sicilde bulunan belge kayıtları: unvan-lakap ve meslek grupları, Müslüman kadın-erkek isimleri ve gayrimüslim kadın-erkek isimleri, mahalle-köy, aşiret isimlerini belirtmektedir. Ancak, alacak-verecek, borç, icra-iflas, rehin, icare, ortaklık, tarımsal ürün, hayvan ve hayvansal ürün satışları, mülk satışları, nakliyecilik gibi kayıtlar önemli oranda yer tutmaktadır. Bu durum ticari hayatın canlılığını ortaya koymaktadır. Adı geçen sicilden dönemin tarımsal ve hayvansal ürünleri, bahsi geçen ürünlerin fiyatları ile alakalı bilgiler tespit edilebilmektedir. Adana’nın farklı şehirlerle ticari ilişkilerine dair veriler de tespit edilebilmektedir. Adana’da gerçekleşen ticari ilişkilerde kara yolu ve deniz taşımacılığı öne çıkmaktadır. Deniz taşımacılığında Karataş İskelesinin kullanıldığı görülmektedir. Ticari amaçlarla Adana’ya çok farklı bölgelerden insanlar gelmekte ve Adana’da ikamet edenlere de rastlanmaktadır.Öğe 8 numaralı Adana şer’iyye sicili (H.1245-1249 / M.1830-1834-s.1-50)(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-01-29) Okay, Muhteber; Karlangıç, OsmanŞer’iyye sicilleri tarihimize ışık tutması açısından önemli kaynaklardan biridir. Sicillerdeki belgeler, Osmanlı Devleti’nin idari, sosyal, iktisadi hayatına dair önemli bilgiler içermektedir. Kayıtlar, mahkeme görevlileri tarafından tutulduğundan birinci elden kaynak olarak önem arz etmektedir. “8 Numaralı Adana Şer’iyye Sicili” içerik yönünden zengin bilgilere sahiptir. Adana’ nın idari, sosyal, etnik, dini ve ekonomik yapısı hakkında önemli verilere ulaşılmasını sağlamıştır. Adana Eyaletinin ilgili dönemlerinde; tereke kayıtlarına dayalı veraset davaları, alacak-verecek konuları, darp ve gasp olayları, şark ve Kıbrıs Adasına asker gönderme ile ilgili konular yer almaktadır. Ayrıca vergilerden, ihraç edilen mallardan ve görevini yerine getirmeyen naib/vali gibi görevlilerin başka yerlere sürgünlerinden de bahsedilmektedir. 8 Numaralı Adana Şer’iyye Sicili’nin çevirisi yapılan kısmında 52 mahalle, 5 sancak, 5 kaza, 5 köy-mezra, 1 kasaba, 1 nahiye ismi tespit edilmiştir. Ayrıca 4 aşiret ve 5 cema’at ismi de sicilde geçmektedir. Adana’ya çevre illerden gelip yerleşenlerin olduğu, şehrin çeşitli eyalet ve sancaklardan göç aldığı belgelere yansımıştır. Farklı etnik ve din topluluklardan oluşan mahallelerin olduğu görülmektedir. Ayrıca sicilde din değiştirme olaylarına da rastlanılmıştır. Adana halkının çoğunluğu Türkmenlerden oluşmaktadır. Bunların dışında Arap, Kürt ve Ermeni gibi topluluklar da yaşamaktadır.Öğe 91 numaralı Adana şer‘iyye sicili (H. 1286-1289/M. 1869-1873)(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-09-21) Sabaz, İdris; Karlangıç, OsmanŞer‘iyye sicilleri Osmanlı Devleti’nin hüküm sürdüğü coğrafyalarda yaşayan halkın sosyal, kültürel ve iktisadi hayatı hakkında bize en net bilgiler veren kaynaklardır. Bu kayıtlarda, kadı veya ilgili görevliler tarafından mahallinde tutulan kaynaklar olduğundan dolayı, ilgili vilayet, kasaba veya köy gibi bölgelerin yöresel özellikleri ön plana çıkmaktadır. Aynı şekilde kaydedildiği bölge hakkında birinci elden gelen bilgiler barındırdığından günümüz tarihçileri açısından paha biçilemez belgeler konumundadırlar. Bu değer, sadece günümüz Türkiye’si için değil, Osmanlı sınırlarının ulaştığı tüm coğrafya için geçerlidir. Hicri 1286-1289 / Miladi 1869-1873 yıllarını kapsayan 91 Numaralı sicilde, Adana’nın idari, sosyal ve ekonomik yapısına değinilmiştir. Bu çalışmada belgelerin transkripsiyonu yapılmış; kayıtların özetleri hazırlanarak Adana vilayetinin belirtilen tarihlerde, içerisinde bulunduğu idarî, sosyal ve ekonomik durum gözler önüne serilmeye çalışılmıştır. İncelediğimiz sicilde genel itibari ile yer alan davalar şunlardır: Alacak-verecek meseleleri, tereke kayıtlarına dayalı veraset davaları, nikâh kıyma, boşanma, aile içi anlaşmazlıklar, taşınmaz malların satışı, icâreye verilmesi veya aile içi paylaşımlardan doğan anlaşmazlıklar, yaralanma, darp ve gasp gibi konuları ihtiva etmekle beraber büyük çoğunluğu alacak-verecek davaları. Şer‘iyye sicilleri, özellikle Osmanlı Devleti’nin idarî, sosyal, kültürel ve iktisadi hayatı hakkında araştırma yapmak isteyen yerli ve yabancı araştırmacıların vazgeçilmez ana kaynakları durumundadır. Transkripsiyonunu yapmış olduğumuz 91 Numaralı Adana Şer‘iyye sicili (Hicri 1286-1289 / Miladi 1869-1873) ile literatüre katkıda bulunulmaya çalışılmıştır.Öğe 8 numaralı Adana şer’iyye sicili (H.1245-1247 / M.1829-1831-s.51-100) transkripsiyon ve değerlendirme(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-11-21) Aldanmaz, Ahmet Hüsrev; Karlangıç, OsmanTarihi yazmanın en önemli olaylarından biri belkide en önemlisi belgelerin ve kaynakların doğruluğudur. Dolayısıyla bu konudaki en önemli obje birinci elden kaynaklardır. Bu cümleden olarak Osmanlı Devleti’nin tutmuş olduğu “sicillat-ı şer’iyye defterleri” bu bahiste değerlendirilir. Osmanlı Devleti’nin hukuki, idari, ekonomik ve ictimai hayatıyla alakalı önemli verileri bu defterler aracılığıyla öğrendiğimizden çok kıymetlidir. Kadıların tutmuş oldukları bu defterler her bir idari bölge hakkında bilgiler sunmaktadır. “8 Numaralı Adana Şer’iyye Sicili” yukarıda belirtilen konularda özelde Adana hakkında bilgiler ihtiva etmektedir. Eyalet merkezi olması hasebiyle o dönemde payitahttan gelen Asakir-i Mansure-i Muhammediye neferatına ait sayıların kazalara göre dağılımları hakkında bilgiler mevcuttur. Tereke kayıtlarındaki mirasların dağılımları, camilere atanan din görevlilerinin alacakları ücretleri, esnaf çeşitliliği ve meslek isimler bahsi geçen sicile yansımıştır. Vali, mütesellim ve diğer atamaları ve bunlara ait harç-ı rah mikdarları ele alınan konular arasındadır. Ayrıca sicilde Adana eyaletine bağlı kaza, köy, mahalle, nahiye gibi idari yapıların isimleri ve sayıları hakkında bilgiler bulunmaktadır. Veraset davalarında ortaya ortaya çıkan miraslara göre o dönemde Adana’da kullanılan eşyalar hakkında bilgiler bu belgelerle ortaya çıkmaktadır. Yine kayıtlara göre Adana’nın o dönemde demografik yapısının nasıl olduğu hakkında bilgiler verilmektedir. Müslüman ahali haricinde Hristiyan, Yahudi topluluklarının varlığından da söz etmek mümkündür.