Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 3 / 3
  • Öğe
    Koniksel girişin aşağı akım akışına etkilerinin sayısal incelenmesi
    (Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2019-07-12) Altuğ, Ramazan; Düz, Hasan
    Fan, pompa, kompresör, manifold ve hava kanalları gibi akışlı sistemlerde enerji kayıplarının doğru bir şekilde hesaplanması önemli olduğu gibi enerji kayıplarının azaltılması da ayrıca önemlidir. Bu çalışmada boru girişlerinde enerji kayıplarının azaltılmasına yönelik sayısal bir çalışma yapılmıştır. Bir rezervuardan boruya akışkan geçişinde boru giriş ağzı aşağı akım akış özellikleri üzerinde önemli etkilere sahiptir. Uygulamalarda koniksel boru girişi, çıkıntılı boru girişi ve keskin kenarlı boru girişinin kullanıldığı görülmektedir. Bunlardan koniksel giriş akışkanın boruya geçişini düzgün bir hız profili ile sağladığından diğer iki giriş tipine göre en az türbülans üreten ve en az enerji kaybına neden olan eleman olarak literatürde bildirilmiştir. Koniksel akış girişi fan, kompresör ve içten yanmalı motor gibi cihazların performanslar üzerinde önemli iyileştirme sağlayabilmektedir. Koniksel giriş eliptik, kanat profili ve yuvarlatılmış yarıçap olarak üç farklı şekilde tasarlanabilmektedir. Bu tez çalışmasında eliptik koniksel giriş tipinin akış üzerinde en iyi performansı göstereceği geometrik parametreleri araştırılmıştır. Bunun için boru çapı değiştirilmeden konik geometrisinin boyutları değiştirilerek dokuz ayrı koniksel giriş modeli oluşturulmuştur. Bu dokuz farklı konik boyut 0.34 < L/De < 0.8 aralığındaki boyutsuz konik boyutlarına denk gelmektedir. Bu dokuz ayrı konik giriş ile 20000
  • Öğe
    Giriş geometrisinin izotermal ve izotermal olmayan boru akışındaki etkilerinin sayısal incelenmesi
    (Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2019-08-20) Akan, Ümran; Düz, Hasan
    Bir rezervuardan (depo veya tank) boruya akışkan geçişinde borunun giriş bağlantı tipi aşağı akım üzerinde etkili olduğundan boru depoya çıkıntılı veya çıkıntısız bağlanabilmektedir. Bu çalışmada borunun rezervuara çıkıntısız (keskin kenarlı, L/D=0), 30mm çıkıntılı (L/D=1) ve 60mm (L/D=2) çıkıntılı şekilde bağlanmasında boru aşağı akım etkileri sayısal çözümle analiz edilmiştir. Çalışmada D=30mm çaplı boru ile 1000, 2000, 4000, 7000, 10000, 15000, 20000 ve 100000 Reynolds sayılarında su akışları simule edilmiştir. Tank çıkışından sonra boru akışı izotermal ve izotermal olmayan durumlar için analiz edildi. İzotermal olmayan durumda sabit duvar ısı akısı 30kW/m2 olacak şekilde 2.7m 'lik boru akışına uygulandı. Çıkarılan sayısal sonuçlara göre çıkıntılı ile çıkıntısız boru girişlerinde hız profillerinin biraz farklı olduğu görüldü. Her üç girişli akışın yerel kayıp katsayıları Re=20000 'e kadar üs kuvveti şeklinde düşerken daha sonraki Reynolds sayılarında ise sabit kaldığı görülmüştür. Burada 60mm çıkıntılı girişin kayıp katsayısı en yüksek ve çıkıntısız olanı ise en düşük çıkmıştır. Her üç giriş tipinin tanktan sonra sürtünme faktörüne etkilerinin benzer olduğu görüldü. İzotermal olmayan boru akışında ise çıkıntılı ve çıkıntısız akışlarda sürtünme faktörleri arasında bir farkın olduğu görüldü. Boru akışında yerel taşınım ısı transfer katsayısının gelişen akışta üs kuvveti şeklinde değişirken tam gelişmiş akışta değerinin sabit olduğu görüldü. Isıl olarak gelişmiş akış bölgesinde çıkıntılı girişli akışların ısı transfer katsayılarının çıkıntısız girişli akıştan biraz daha yüksek olduğu görüldü. Boru akışı boyunca sıcaklık değişim eğrisinin deneysel çalışmadaki değişim eğrisiyle benzerlik gösterdiği görüldü.
  • Öğe
    Plunger vanalarda akışın sayısal incelenmesi
    (Batman Üniversitesi, 2017-07-11) Yiğit, İskender; Dağtekin, İhsan
    Akışkanların basınç, debi, seviye, sıcaklık ve benzeri parametrelerinin kontrolü amacıyla tesisatlar da kullanılan plunger (iğneli) vanaları, su iletim hatları, barajlar ve su tahliye hatlarında ayar vanası, koruma vanası ve tahliye vanası olarak yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bu çalışmada, DN 600 bir plunger vana içerisindeki akış sayısal olarak incelenmiştir. Önce giriş basıncı 16 bar, çıkış basıncı 8 bar da sabit tutulmuş ve klapenin hareketini simüle eden konum 1, konum 2 ve konum 3 değerleri girilmiş daha sonra klape konumu 3’de giriş basıncı 20 bar, çıkış basıncı 1 bar değerleri girilmiştir. Bu değerler ile sonlu hacimler yöntemi kullanan bir HAD simülasyon programı yardımıyla kavitasyon oluşan bölgeler ve hız değişimleri tespit edilmiştir. Bu tespit için Ansys CFX 12 programında vana akış analizleri yapılmış ve basınç ve hız değişimleri sonucunda oluşan kavitasyon alanlarının vana çıkış deliklerinde ve bu deliklere yakın alanlarda olduğu gözlemlenmiştir. Sonuçlar grafik ve tablolar halinde sunulmuştur.