3 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Öğe Avro-Amerikan hegemonyası ve “Avrupalı bir yönetmen” olarak Lars von Trier(Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi, 2017) Köksal, Selma; Denli, ÖzlemDanimarkalı film yönetmeni Trier’in filmografisi, hem konuları açısından, hem de artistik eğilimleri ile bize Avrupa Kültürü ve düşüncesi üzerine oldukça önemli veriler sunmakta, dünyamızın içinde bulunduğu düşünsel, kültürel, siyasi bunalım ve çıkmazlara, bir yanıyla modernlik eleştirisi de sayılabilecek, bir yorumla yaklaşmaktadır. Bu yazıdaki amacımız, Trier düşüncesinde ‘Avro-Amerikan’ kavramı olarak adlandırdığımız bu temanın izini sürmek; film kuramı ve siyaset bilimi disiplinlerinin bakış açısından analiz etmektir. Trier’in genelde Batı, özelde ise ‘Avro-Amerika’ uygarlığına yaklaşımının tartışılması bu yazının genel çerçevesini oluşturmaktadır. İncelediğimiz filmlerin altmetinleri olarak işaret ettiğimiz kolektif suç, kefaret ve insan doğası kavramları Trier’in ‘siyasal klostrofobi’sine işaret etmektedir. Yönetmen, tarihi daima geri dönen bir şiddet ve çöküş hikâyesi, insanı da yok olmaya mahkûm ve layık bir varlık olarak tasvir eder. Söz konusu temaların Trier sinemasının biçimsel unsurlarıyla ilişkisinin incelenmesi de yazının amaçları arasında yer almaktadır.Öğe Kazuo Ishıguro’nun beni asla bırakma ile Çetin Altan’ın 2027 yılının anıları romanlarının distopik açıdan mukayesesi(Dicle Üniversitesi, 2020-04-28) Korkmaz, Ferhatnsan klonlama ya da genetik kopyalama, bilimsel gelişmeler ve genetik alanında kaydedilen ilerlemeler ışığında yaklaşık yarım asırdan beri bilim dünyasında üzerinde en çok tartışılan konuların başında gelmektedir. Genetik kopyalama, doğal dengenin bozulması bağlamında ele alınmakta ve bu konu pek çok sanat dalında distopya bağlamında yorumlanmaktadır. Ulusal edebiyatlarda, distopya konusunun özellikle romanlarda uzun bir süreden beri işlendiği görülmektedir. Çalışmamızda, Çetin Altan’ın 2027 Yılının Anıları ile Kazuo Ishiguro’nun Beni Asla Bırakma (Never Let Me Alone) romanları arasında “insan klonlama” konusu bağlamında benzerlik olduğundan hareketle bir mukayese yapılmaktadır. Çetin Altan’ın 1985 yılında yayımlanan 2027 Yılının Anıları romanında ana rahmi dışında seri halinde özel bazı tüpler sayesinde insan klonlanması konu olarak işlenmektedir. 2017 yılında Nobel edebiyat ödülünü kazanan Kazuo Ishiguro’nun dikkat çekici romanlarından biri olan Never Let Me Go (Beni Asla Bırakma) adını taşıyan romanında da aynı şekilde genetik manipülasyon ve bunun sonucunda kendi organlarını başkalarına bağışlamak üzere klonlanmış bireylerin yaşamı ele alınmaktadır. Çalışmamızda, adı geçen romanlar distopya evreni bağlamında karşılaştırmalı olarak incelenmektedir.Öğe Türk bilim kurgu sinemasında milliyetçi ideoloji(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-03-11) Serkan, Saylık; Işık, Mehmet“Türk Bilim Kurgu Sinemasında Milliyetçi İdeoloji” adlı tez çalışması, Türk bilim kurgu sinemasında milliyetçiliğin yerini ele almaktadır. Türk sinemasında bilim kurgu türünün ortaya çıkışı, ilerleyişi, içerdiği ideolojik ögeler ve günümüz durumu irdelenmiştir. Türk sinemasındaki bilim kurgu filmleri incelenmiş ve bu kapsamında içerdiği milliyetçilik unsurları ele alınıp tartışılmıştır. Kendine has anlatımıyla yeni bir alt kültür oluşturan Türk bilim kurgu filmleri düşük ve yüksek bütçeli olarak ele alınmış ve örneklerle sunulmuştur. Tezin içeriğinde ele alınan bu filmlerin öyküsel anlatımlarının yanı sıra içinde barındırdığı milliyetçi ideoloji de anlatılmıştır.