Batman Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@Batman, Batman Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.




 

Güncel Gönderiler

Öğe
Milli Mücadele ve cumhuriyetin ilk yıllarında Adana Vilâyeti Hilâl-İ Ahmer Cemiyetinin faaliyetleri (1918-1928)
(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-07-10) Kayan, Seda; İdem, Tekin
Yüzyıllardır süre gelen, dönem dönem büyük yıkımlara sebep olan savaş, doğal afet gibi insanlığı derinden etkileyecek olayların yaşanması toplumlarda yardımlaşma isteğini doğurmuştur. Ancak etkili bir yardımlaşmanın sağlanabilmesi için önce kurumsallaşmak gerekiyordu. Avrupa’da bu anlamda Kızılhaç kurulmuş, ardından 19. Yüzyılın sonlarına doğru ise Osmanlı Devleti’nde Avrupadakine benzer bir kurum teşkil edilmiştir. Bu önemli kurumun adı Hilal-i Ahmer’dir. II. Meşrutiyetin ilanından sonra Hilal-i Ahmer, İstanbul dışında da şubeler açmış, gerek Birinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında gerekse Milli Mücadele dönemi ve sonrasında yaptığı vazifelerle devletin yükünü hafifletirken, savaş nedeniyle yaralanan, göç etmek zorunda kalan muhtaç insanlardan şefkatini esirgememiştir. Adana Hilal-i Ahmer şubesi ile ilgili kayıtlara Birinci Dünya Savaşı döneminde ulaşabilmekle birlikte Milli Mücadele sırasında oluşturulan Yedinci Adana-Konya İmdad-ı Sıhhiye Heyeti olarak takip edebilmekteyiz. Adana Hilal-i Ahmer Cemiyeti hakkında kurumsal anlamda bilgileri Milli Mücadelenin hemen ardındaki dönemde takip edebiliyoruz. Bu çalışmada Kızılay Arşivi, döneme ait olan Hilal-i Ahmer Mecmuası gibi ana kaynaklar ve araştırma eserlerden yararlanılarak Milli Mücadele yıllarındaki Adana- Konya İmdad-ı Sıhhiye Heyeti ve Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar olan sağlık faaliyetleri şubenin mali gelirleri, idare heyeti hakkında bilgi verilmeye çalışılacaktır.
Öğe
Sürdürülebilir kentin planlanmasında yenilenebilir enerjinin kullanımı
(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-08-17) Gezici, Zelal; Yılmaz, Adem
Sanayi Devrimi’nden sonra hız kazanan makineleşme, insan ve çevre üzerinde oluşturduğu ciddi olumsuz etkileri azaltmak amacıyla kentleşme yaklaşımlarında yeni düşünce biçimleri geliştirilmiştir. Doğal kaynakların tükenmesi, fosil yakıt kullanımının artmasıyla yükselen karbon salınımı ve neoliberal kentleşme süreçleri, çevre sorunlarını derinleştirerek küresel krizlere ve iklim değişikliklerine yol açmıştır. Bu bağlamda sürdürülebilir kentsel planlama ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı kaçınılmaz hale gelmiştir. Sürdürülebilir kent kavramı, küresel sorunların devam etmemesi adına; doğa ve insanla uyumlu, kaynakların verimli kullanılması amacıyla ortaya çıkmıştır. Kentsel paradigma olarak kabul edilen sürdürülebilir kentler ve yenilenebilir enerji kullanımının ana hedefi; karbon salınımının azalması, iklim krizinin durdurulması ve enerji adaletinin sağlanmasıdır. Bu bağlamda sürdürülebilir kentler; fosil temelli enerji kullanımının minimize edildiği, kaynakların verimli kullanıldığı, sürdürülebilir ekonomik büyümenin ve yüksek refah düzeyinin sağlandığı, enerji adaleti ve demokrasisinin gözetildiği, topluluk katılımlı yönetim biçiminin benimsendiği bir kent modelidir. Bu çalışmada sürdürülebilir kentin özellikleri, avantajları, sınırlılıkları ve uygulanma biçimleri tartışılmıştır. Ekolojik modernizasyon, çevresel adalet, post-fordist kentleşme, enerji adaleti gibi teorilerle tartışma; çevresel, ekonomik ve sosyal bağlamda genişletilmiştir. Uygulanan kentsel politikaların sürdürülebilirlik kriterlerine ne ölçüde uyum sağladığı ve yenilenebilir enerji sistemlerinin kentlere nasıl entegre edilmesi gerektiği, araştırmanın cevap aradığı öncelikli sorulardır. Çalışmada günümüzdeki sürdürülebilir kent uygulamalarına ve ekolojik köylere yer verilmiştir. Sürdürülebilirliği farklı şekillerde uygulayan kentlerin incelemeleri çalışmada yer almaktadır. İncelenen dokuz kent aracılığıyla, net sıfır hedef sürecine yenilenebilir enerji kullanımının etkisi, net sıfır hedefleri, karşılaşılan zorluklar ve sosyal sürdürülebilirlik politikaları açısından ortaya çıkan sorunlar analiz edilecektir. Fosil temelli enerji kaynaklarından yenilenebilir enerji sistemlerinin kullanımına geçiş, karbon gazı salınımını azalttığı için çevresel sorunları hafifletmektedir. Ancak adil geçişin sağlanamaması, neoliberal yaklaşımlar ve yeşil rant nedeniyle kentsel sürdürülebilirlik kısıtlanmaktadır. Sürdürülebilir kentleşmenin mümkünlüğü, ancak toplum katılımlı sosyal ve ekonomik politikaların teknik bilgilerle desteklenmesiyle var olabileceği sonucuna varılmıştır. Neoliberal politikaların sürdürülebilir kentler üzerindeki etkileri eleştirel bir bakış açısıyla ele alınarak, kent politikalarının iyileştirilmesine yönelik daha adil ve ekolojik yaklaşımlar ile sürdürülebilir kentleri değerlendirme yaklaşımı sunulmuştur.
Öğe
Boru içi dikey kanatçıklara sahip farklı açılı türbülatörlerin ısı değişimi üzerinde etkinliğinin incelenmesi
(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-08-18) Sağır, Mehmet Şirin; Özen, Fatih
Sanayi tesislerinde kullanılan ısı değiştiriciler birbirinden farklı sıcaklıktaki akışkanların karışmadan ısı transferini gerçekleştirmeyi düzenleyen cihazlardır. Isı değiştiricilerinde kullanılan türbülatörler, ısı değiştirici içinde türbülans oluşturarak ısı transferini daha verimli olmasını sağlamaktadır. Isı değiştiricilerindeki temel hedef, maksimum ısı çekme kapasitesini elde etmektir ve bu, ısı transferini optimize etmekle mümkündür. Isı transferini artırmak için kullanılan aktif veya pasif yöntemlerin ortak amacı, ısı taşınım katsayısını artırmaktır. En etkili yol, türbülansın artırılmasıdır, çünkü ısı geçişi laminer akışa kıyasla türbülanslı akışta daha yüksektir. Çalışmamızda ısı transferini artırma yöntemlerinden biri olan boru içerisine türbülatör yerleştirme tekniği kullanılmıştır. Türbülatörler, SolidWorks programı kullanılarak çizilmiş ve dikey kanatçıklara sahip olacak şekilde, farklı açılarda (20°, 25°, 30° ve 35°) üretilmiştir. Bu türbülatörler, boru içerisine 3, 6 ve 9 sıralı dizilimler halinde yerleştirilmiş; düz akış ve ters akış koşullarında türbülatörlerin ısı transferine, sistem verimine ve hava giriş-çıkışları arasındaki basınç farkına etkisi deneysel olarak incelenmiştir. Deneylerde, sıcaklık ve basınç verileri ATmega2560 mikrodenetleyicisi ile ölçülmüş ve bu veriler seri haberleşme aracılığıyla bilgisayara aktarılmıştır. Bilgisayar tarafında ise C# diliyle geliştirilen bir arayüz programı aracılığıyla bu veriler kaydedilmiştir. Yapılan ölçümlerde, en yüksek basınç farkı, 9 sıralı ve 35° açılı kanatçıklara sahip konik türbülatör kullanılan sistemde elde edilmiştir. En düşük basınç farkı ise 3 sıralı ve yine 35° açılı kanatçıklı türbülatörlerin kullanıldığı sistemde gözlemlenmiştir.
Öğe
Reha Erdem sinemasında iktidar olgusuna bir bakış
(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-08-19) Yel, Harun; Akmeşe, Harun
Reha Erdem, son dönem Türk sinemasının en yenilikçi ve farklı yönetmenlerinden biridir. Erdem, ilk filmleriyle gerek ulusal gerekse uluslararası platformlarda adından söz ettiren ve kendine özgü bir sinema dili oluşturan önemli bir yönetmendir. Bu çalışmada, Reha Erdem sinemasında iktidar olgusunun ele alınış biçiminin göstergebilimsel analizi yapılacaktır. Bu bağlamda, öncelikle iktidarın tanımı yapılacak ve ardından Antonio Gramsci, Louis Althusser, Michel Foucault ve Giorgio Agamben’in iktidara dair düşünceleri tartışılacaktır. Örnekle olarak alınan Kosmos ve Jîn filmlerinin analizinde ise, Erdem’in iktidar olgusuna karşı geliştirdiği eleştirel duruş çerçevesinde Agamben’in biyopolitika, istisna hali, homo sacer ve kamp kavramları temel dayanak noktası olarak kullanılacaktır. Bu nedenle, Agamben’in düşüncelerine çalışmada daha fazla yer verilecektir.
Öğe
Öğretmenlerin duyguları ile mesleki dayanıklılıkları arasındaki ilişki
(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-08-27) Yön, Ömer; Dilekçi, Ümit
Bu araştırmanın başlıca amacı beden eğitimi ve spor dersi öğretmenlerinin öğretim duygu durumları ile mesleki dayanıklılık düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmada ayrıca katılımcıların öğretim duygu durumları ve mesleki dayanıklılık düzeylerini ortaya koymak ve bazı demografik değişkenler açısından karşılaştırma yürütmek hedeflenmiştir. Söz konusu bu amaçlarla tutarlı olarak nicel yöntemi esas alan mevcut araştırmada ilişkisel ve betimsel tarama ve nedensel karşılaştırma olmak üzere üç farklı desen işe koşulmuştur. Araştırma evreni Batman il merkezinde görev yapmakta olan 429 beden eğitimi ve spor dersi öğretmeninden; örneklemi ise uygun örnekleme yöntemi ile ilgili evrenden ulaşılan 202 beden eğitimi ve spor dersi öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmada “Kişisel Bilgi Formu”, “Öğretmen Öğretim Duygu Durumları Ölçeği” ve “Öğretmen Mesleki Dayanıklılık Ölçeği” olmak üzere üç farklı veri toplama aracından faydalanılmıştır. Araştırmada temel veri analizlerinden önce verinin dağılımı incelenmiş ve normal dağılım sergilediği görülmüştür. Araştırma verisinin normal dağılım sergilemesi nedeniyle parametrik testlere başvurulmuştur. Değişkenler arası ilişkileri ortaya çıkarmak için Pearson Momentler Korelasyon Katsayısı; gruplar arasında karşılaştırma yürütmek için ise t-testi ve ANOVA testi yürütülmüştür. Araştırma bulguları, katılımcıların olumlu öğretim duygularını nispeten daha sık deneyimlediklerini ve mesleki dayanıklılık düzeylerinin yüksek olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca, haz duygusunun cinsiyet ve medeni durum; kaygı duygusunun öğrenim düzeyi ve kıdem, umut duygusunun öğrenim düzeyi değişkeni bağlamında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği ortaya çıkmıştır. Son olarak, beden eğitimi ve spor dersi öğretmenlerinin mesleki dayanıklılık düzeyleri olumlu duygu durumları ile pozitif yönde; olumsuz duygu durumları ile ise negatif yönde istatistiksel olarak anlamlı bir biçimde ilişkili olduğu tespit edilmiştir.