Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, İş Sağlığı ve Güvenliği Anabilim Dalı, Tez Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 9 / 9
  • Öğe
    Öğretmenlerin iş performanslarının yordayıcıları olarak mesleki stres ve mesleki dayanıklılık
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-03-05) Şimşek, Veysel; Dilekçi, Ümit
    Mevcut araştırma öğretmenlerde algılanan mesleki stres, mesleki dayanıklılık ve iş performansı düzeylerini ve öğretmenlerin stres ve dayanıklılık düzeylerinin iş performansını yordama gücünü ortaya koymaktadır. 2024-2025 eğitim ve öğretim yılında Batman ili genelinde görev yapan öğretmenler araştırmanın evrenini, söz konusu evrenden uygun örnekleme yöntemi ile ulaşılan 512 öğretmen ise örneklemini oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Demografik Bilgi Formu”, “Öğretmen İş Performansı Ölçeği”, “Algılanan Mesleki Stres Ölçeği” ve “Öğretmen Mesleki Dayanıklılık Ölçeği” kullanılmıştır. Kullanılan ölçme araçlarının daha önce öğretmen örneklemleri üzerinde geçerlik ve güvenirliği kanıtlanmış olduğundan mevcut araştırmada yapı geçerlikleri doğrulayıcı faktör analizi (DFA) ile ortaya konmuştur. Güvenirlik kapsamında ise Crıonbach’s Alpha iç tutarlılık katsayısı hesaplanmıştır. Elde edilen bulgular, ölçeklerin geçerlik ve güvenirlik ölçütlerini karşıladığını göstermiştir. Araştırma amacı doğrultusunda nicel araştırma yöntemlerinden betimsel ve ilişkisel tarama modelleri benimsenmiştir. Veri analizinden önce veri setinin dağılımı kontrol edilmiş ve normal dağılım varsayımının karşılanmadığı değerlendirilmiştir. Bu nedenle, uç değerler kutu grafiği yöntemi ile belirlenmiş ve 14 katılımcıya ait veri analiz dışı tutulmuştur. Betimsel istatistikler kapsamında minimum, maksimum, aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri; karşılıklı ilişkileri ortaya koymak amacıyla Pearson Momentler Çarpım Korelasyon Katsayısı ve yordayıcı ilişkileri ortaya koymak amacıyla yapısal eşitlik modellemesi (YEM) kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, katılımcıların araştırma değişkenlerine yönelik algıları nispeten olumlu olup algılanan mesleki stres ile öğretmen iş performansı arasında istatistiksel olarak anlamlı, negatif yönde ve düşük düzeyde; öğretmen mesleki dayanıklılığı ile iş performansı arasında istatistiksel olarak anlamlı, pozitif yönde ve orta düzeyde ilişkiler mevcuttur. Algılanan mesleki stres ve mesleki dayanıklılık değişkenleri öğretmen iş performansını istatistiksel olarak anlamlı bir biçimde yordamaktadır. Elde edilen bulgular mevcut alanyazın temelinde tartışılmış ve bulgulara dayalı olarak uygulayıcılara, araştırmacılara ve politika yapıcılara birtakım öneriler sunulmuştur.
  • Öğe
    Lise öğrencilerinde sosyal destek ve baş etme stratejilerinin depresyon üzerinde etkisi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-03-25) Çiftçi, Selami; Çiçek, İlhan
    Bu araştırmada, lise öğrencilerinde sosyal destek ve baş etme stratejilerinin depresyon üzerinde etkisi incelenmiştir. Araştırma, 2023-2024 eğitim ve öğretim yılı Bahar döneminde Batman merkezde eğitim gören 238 erkek ve 196 kız olmak üzere 434 lise öğrencisi üzerinde gerçekleştirilmiştir. Öğrencilere uygulanan araçlar arasında Depresyon, Anksiyete, Stres Ölçeği (DASS-21), sosyal destek ölçeği ve baş etme stratejileri ölçeği bulunmaktadır. Araştırmanın veri analizi için SPSS (24) programı kullanılmıştır. Veri analizi sürecinde, tanımlayıcı istatistikler (minimum, maksimum, ortalama, standart sapma, basıklık, çarpıklık) ile birlikte korelasyon ve lineer regresyon analizleri yapılmıştır. Elde edilen bulgular, sosyal destek ve baş etme stratejileri ile depresyon arasındaki ilişkilerin incelenmesine olanak tanımaktadır. Analiz sonuçlarına göre, depresyon ile aktif başa çıkma arasında negatif yönde bir ilişki bulunmuştur (p<.05). Bu, öğrencilerin aktif başa çıkma stratejilerini kullandıkça depresyon düzeylerinin azaldığını göstermektedir. Diğer yandan, depresyon ile kaçınan başa çıkma ve olumsuz başa çıkma stratejileri arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki saptanmıştır (p<.05). Bu sonuç, öğrencilerin depresyon düzeyleri yükseldikçe kaçınma ve olumsuz başa çıkma davranışlarını daha fazla benimsediklerini göstermektedir. Sosyal destek ile depresyon arasında negatif ve anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir (p<.05), yani öğrencilerin sosyal destek algıları arttıkça depresyon seviyelerinin azalma eğiliminde olduğu görülmüştür. Ayrıca, sosyal destek ile aktif başa çıkma arasında pozitif bir ilişki bulunmuş (p<.05). Bu sonuç, sosyal desteğin öğrencilerin aktif başa çıkma stratejilerini kullanmalarını teşvik ettiğini ortaya koymaktadır. Bununla birlikte, sosyal destek ile kaçınan başa çıkma ve olumsuz başa çıkma arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (p>.05). Bu durum, sosyal destek algısının başa çıkma stratejileri üzerinde etkili olmadığını veya bu stratejilerin sosyal destekten bağımsız olarak gelişebileceğini düşündürmektedir. Ayrıca regresyon analizinde, sosyal destek depresyonu negatif ve anlamlı bir şekilde yordamakta ve varyansının %3’nü açıklamaktadır. Diğer tarafta, kaçınan başa çıkma ve olumsuz başa çıkma stratejileri depresyonu pozitif ve anlamlı bir şekilde yordadıkları bulgulanmuştur. Bulgular, lise öğrencilerinin ruh sağlığına dair önemli içgörüler sunarak, sosyal destek ve baş etme stratejilerinin depresyon üzerindeki etkilerini daha iyi anlamamıza yardımcı olmaktadır.
  • Öğe
    Batman’da hazır giyim eşyalarının imalatında çalışanların maruz kaldıkları fiziksel risk etmenlerinin değerlendirilmesi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-02-20) Zengin, Abdurrahman; Dağ, Beşir
    Bu tez çalışmasında Batman’da bulunan bazı giyim ürünleri imalatının yapıldığı iş yerlerindeki risk analizlerinin değerlendirilmesi konusu ele alınmıştır. İş sağlığı ve güvenliği, iş kazası, meslek hastalığı gibi terimlerin genel olarak ne anlama geldiği değerlendirilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu’na göre tekstil ürünleri ve giyim ürünleri imalatı olarak ikiye ayrılan işletmelerin imalat süreçleri kısaca belirtilerek giyim ürünleri imalatı yapılan iş yerlerindeki risk faktörleri ve bu faktörlere karşı alınması gereken önlemler aydınlatma, biyolojik etmenler, ergonomi, gürültü, hareketli parçalar, kimyasal etmenler, psikososyal etmenler, termal konfor, titreşim, toz/lif maruziyeti ve yangın gibi kategorize edilerek değerlendirilmiştir. Giyim ürünleri imalatının yapıldığı iş yerlerindeki iş kazaları ve meslek hastalıklarının ne olduğu ve Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre 2019-2023 yıllarında ülke genelinde ve Batman ili özelinde aktif çalışan sayısı, tekstil sektöründe meydana gelen iş kazaları ve meslek hastalıkları, bunlara bağlı ölümleri içeren veriler grafik olarak gösterilmiştir. Batman ili özelinde iki kot yıkama ve boyama, iki hazır giyim ürünleri imalatı yapan işletmelerin risk analiz formlarındaki veriler İş sağlığı ve güvenliği kapsamında değerlendirilmiştir.
  • Öğe
    Baret üretiminde kullanılan cam fiber malzemede istifleme açısının darbe dayanımına etkisinin iş sağlığı ve güvenliği açısından incelenmesi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-02-05) Karakaya, Hakan; Çelik, Yahya Hışman
    İş Sağlığı ve Güvenliği alanında sağlık ve güvenlik riskine karşı kişisel koruyucu donanımlar kullanılmaktadır. Koruyucu başlıklar, eldiven, maske, kulaklık, gözlük vb. aletler bunlardan bazılarıdır. İnsanların başını, yüksekten düşen cisimlere veya oluşabilecek kazalarda meydana gelebilecek darbelere karşı koruyan baret ve kask gibi ekipmanlar, en yaygın kullanılan kişisel koruyucu donanımlar arasındadır. Baret ve kasklar genellikle PE, ABS, YYPE veya sertleştirilmiş fiberglas malzemeden yapılmaktadır. Bu çalışmada ise cam fiber malzeme kullanılarak farklı istifleme açılarında ve diziliminde üretilen malzemenin darbe dayanımı direnci ve baret olarak kullanılabilirliği araştırılmıştır. Farklı ölçülerde üretilen numuneler için ağırlık düşürme testi ve Charpy darbe deneyi uygulanmıştır. 20 J ve 40 J için yapılan ağırlık düşürme testlerinde maksimum kuvvet, emilen enerji ve maksimum yer değiştirme değerleri belirlenerek, zamana bağlı grafikler çizilmiş ve detaylı analizler sunulmuştur. Ayrıca darbe düşürme deneyi sonrasında numunelerin ön ve arka yüzündeki alanlar hesaplanarak deformasyon dirençleri belirlenmiştir. Bunlara ilaveten Charpy darbe deneyi ile numunelerin yatay ve dikey olması durumunda darbe sönümleme kapasiteleri belirlenmiştir. Sonuç olarak istifleme açıları ve dizilimlerinin, malzemenin elastik ve plastik deformasyon bölgeleri, tepe kuvvetleri ve kırılma davranışları ile enerji tutma kapasiteleri üzerinde etkin olduğu saptanmıştır.
  • Öğe
    Okul öncesi öğretmenlerinde işe bağlı kas-iskelet ağrısı prevalansı ve etkı̇leyen faktörlerin belirlenmesi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-01-30) Kaplan, Muhammed Nadir; İnci, Ramazan
    Bu araştırma, okul öncesi öğretmenlerin çalışma ortamında karşılaştıkları ergonomik ve psikososyal risklerin belirlenmesini ve bu risklerin kas-iskelet sistemi üzerindeki etkilerinin analiz edilmesini amaçlamaktadır. Çalışmanın evrenini Türkiye genelinde özel ya da kamuda en az 6 aydır çalışan öğretmenler oluşturmaktadır. Basit örnekleme metoduyla çalışma kapsamında 366 öğretmene ulaşılmıştır. Verilerin toplanmasında, araştırmacılar tarafından hazırlanan online anket formu kullanılmıştır. Bu formda; tanıtıcı bilgi formu ve Cornell işe bağlı kas iskelet ağrı değerlendirme ölçeği soruları yer almaktadır. Çalışmanın sonucuna bakıldığında, öğretmenler farklı vücut bölgelerinde yaşadığı kas-iskelet ağrısı (KİSR) yaygınlığını göstermektedir. En yüksek yaşanan ağrı bölgeleri Boyun, Bel ve Sırt şeklinde belirtilmiştir. Bunların kadın ve erkeklerdeki oranları ile yaşlara göre farklı olmaktadır. En yüksek bu bölgelerin çıkması, merkezi sinir sistemi üzerinden aynı bölgelerden sinirlerin geçmesi olarak değerlendirilmiştir.
  • Öğe
    İş yeri şiddeti ve yakın partner şiddetinin çalışan kadınların sağlık ve iş performanslarına etkisi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-10-09) Keskin, Ali; Ayhan, Fatma
    Bu araştırma, Türkiye genelinde yetişkin kadınların iş yeri ve yakın partner şiddetine maruz kalma durumlarını ve bu şiddetin iş performanslarına etkilerini incelemeyi amaçlamaktadır. Nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel tarama modeli kullanılarak gerçekleştirilen çalışmada, rastgele örnekleme yöntemiyle belirlenen 467 kadın katılımcı yer almıştır. Veri toplama araçları olarak İş Yeri Şiddeti Ölçeği, Dünya Sağlık Örgütü Sağlık ve İş Performansı Ölçeği ve Dünya Sağlık Örgütü Aile İçi Şiddet Tarama Soru Formu kullanılmıştır. Araştırma verileri sosyal medya hesapları üzerinden çevrim içi ortamda toplanmıştır. Toplanan veriler önce Microsoft Excel'e, ardından SPSS 27 programına aktarılmış ve araştırmanın amacına uygun olarak analiz edilmiştir. Bulgular, iş yeri şiddeti ile iş performansı arasında negatif bir ilişki ortaya koymuş; özellikle fiziksel ve duygusal şiddetin, iş tatmini ve işte var olma üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirlenmiştir. Yakın partner şiddeti açısından da benzer sonuçlar elde edilmiş; duygusal ve ekonomik şiddetin, kadınların iş performansını ve genel yaşam kalitesini düşürdüğü tespit edilmiştir. Bu sonuçlar, iş yeri ve yakın partner şiddetinin kadınların iş ve özel yaşamları üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Araştırma bulguları, iş yerinde ve toplumsal düzeyde şiddetin önlenmesi ve yönetilmesi için daha etkili politikaların geliştirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
  • Öğe
    Petrol ve doğalgaz faaliyetlerinde çalışanların iş kazaları açısından incelenmesi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-09-13) Künteş, Önder; Bezek Güre, Özlem
    Türkiye’de her yıl birçok sektörde iş kazası yaşanmaktadır. Petrol sektöründe meydana gelen iş kazalarının değerlendirilmesini amaçlayan bu çalışmada yapay sinir ağları kullanılarak kaza tahminlemesi yapılmıştır. Petrol sektöründe faaliyet gösteren bir şirkette 2020-2023 yıllarında meydana gelmiş olan 2210 adet iş kazası verileri kullanılmıştır. Çalışmada; aylık kaza verileri ile yapay sinir ağı modellemesi yapılmıştır. Çalışmada ileri beslemeli ağlardan olan Çok Katmanlı Algılayıcı Yapay Sinir ağları (ÇKAYSA) ile Radyal Tabanlı Fonksiyon Yapay Sinir Ağları (RTFYSA) kullanılmıştır. Verilerin %70’i eğitim , %30’u test verisi olarak ayrılmıştır. Analizler sonucunda; ÇKAYSA yönteminde %84.1 doğru sınıflama oranı, RTFYSA yöntemi ile %86.4 doğru sınıflama oranı elde edilmiştir. RTFYSA yönteminin ÇKAYSA yöntemine göre daha başarılı performans gösterdiği söylenebilir. Yöntemlerin iş kazalarının tahmini amacıyla kullanılması önerilmektedir.
  • Öğe
    Öğretmenlerde işe bağlılık ve tükenmişlik arası ilişkide iş sağlığı okuryazarlığının aracı rolü
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-09-16) Velioğlu, Mehmet Veysi; Balsak, Habip
    Giriş: Öğretmenlik mesleği, bireylerin akademik ve kişisel gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. Ancak, öğretmenlerin aşırı iş yükü, stres, çalışma ortamlarındaki koşulların yetersizliği gibi etkenler, tükenmişlik sendromunun yaygınlaşmasına; dolayısıyla bu durum da öğrencilerin akademik başarıları üzerinde olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Bu çalışmanın amacı, öğretmenlerin işe bağlılık ve tükenmişlik düzeyleri arasındaki ilişkiyi inceleyerek iş sağlığı okuryazarlığının bu ilişki üzerindeki aracı rolünü belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Çalışma, kesitsel tanımlayıcı türde bir araştırmadır. Çalışmanın evrenini, Batman ilinde Milli eğitim Müdürlüğün’e bağlı okullarda görev yapan öğretmenler oluşturmaktadır. 9 Şubat 2024 tarihi itibariyle il milli eğitim müdürlüğünden alınan verilere göre Batman’da eğitim öğretim hizmeti veren toplam öğretmen sayısı 9.144’tü. Çalışmaya başlamadan önce Epi İnfo Paket Programı (Version7) kullanılarak en az 384 kişiye ulaşılması hedeflenmiştir. Katılımcılara, 17 sorudan oluşan sosyo demografik sorularla İşe Tutulma Ölçeği Kısa Formu (UWES-6), Tükenmişlik Ölçeği Kısa Formu (TÖKF) ve İş Sağlığı Okuryazarlığı Ölçeği uygulanmıştır. Araştırmanın verileri 425 katılımcının ölçeklere verdikleri yanıtlardan elde edilmiştir. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 36,56±7.90, iş sağlığı okuryazarlığı indeksi puan ortalaması 87,15±13,96, tükenmişlik ölçeği toplam puan indeksi ortalaması 33,25±12,69, işe bağlılık ölçeği toplam puan ortalaması ise 26,15±6,48 olarak tespit edilmiştir. İşe bağlı tükenmişlik, iş sağlığı okuryazarlığı ve işe bağlılığın anlamlı yordayıcısı iken aynı zamanda iş sağlığı okuryazarlığı da işe bağlılığın anlamlı yordayıcısı olduğu tespit edilmiştir (p<0.05). Öğretmenlerde işe bağlı tükenmişliğin iş sağlığı okuryazarlığını anlamlı düzeyde yordadığı görülmüştür (β= -0.18, p < .001). İşe bağlı tükenmişlik puanı, iş sağlığı okuryazarlığı puan varyansının % 3’ünü açıklamaktadır (R2: 0.032; P<0.01). Çıktı değişken olarak işe bağlılık; iş sağlığı okuryazarlığı (β= 0.34, p< .001) ve işe bağlı tükenmişlik (β= -0.38, p < .001) tarafından anlamlı düzeyde yordanmaktadır. Öğretmenlerde iş sağlığı okuryazarlığı ve işe bağlı tükenmişlikle birlikte işe bağlılık puanındaki varyansın % 31’ini açıklamaktadır (R2: 0.307; P<0.01). Sonuç: Elde edilen verilere göre çalışanlarda İSO’nın arttırılması, çalışanların tükenmişliğinin azaltılması ve işe bağlılıklarının arttırılmasının etkili bir yolu olduğunu göstermektedir.
  • Öğe
    Tekstil fabrikasında çalışan işçilere verilen eğitimin kas iskelet sistemi rahatsızlıklarına etkisi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2024-07-25) Akman, Elif; Aslan, Sinan
    Bu çalışma, tekstil işçilerine verilen eğitimin kas iskelet sistemi rahatsızlıklarına etkisini değerlendirmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Materyal-Metod: Ön test- Son test Kontrol gruplu gerçek deneme modeli olarak planlanan bu çalışmanın evrenin Batman il merkezinde bulunan iki tekstil fabrikasında çalışan işçiler oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri Mart-Eylül 2023 tarihleri arasında toplanmıştır. Deney grubuna 40, kontrol grubuna 40 tekstil işçisi alınmıştır. Verilerin analizinde sayılar, yüzdeler, ortalama değerler, ki-kare testi, bağımlı gruplarda t testi, bağımsız gruplarda t testi ve ANOVA varyans analizi yöntemleri kullanılmıştır. Deney grubundaki işçilere araştırmacı tarafından Kas iskelet sistemi rahatsızlıklarını azaltmaya yönelik eğitim programı oluşturulmuştur. Kontrol grubuna herhangi bir girişim yapılmamıştır. Tanıtıcı Anket formu ve Cornell Kas İskelet Sistemi Rahatsızlığı Taraması anket formu, veri toplama araçları olarak kullanılmıştır. Eğitimden 12 hafta sonra deney ve kontrol grubuna son test anketleri dağıtılmıştır. Verilerin analizinde, sayılar, yüzdeler, ortalama değerler, ki-kare testi, bağımlı gruplarda t testi, bağımsız gruplarda t testi ve ANOVA varyans analizi yöntemleri kullanılmıştır. Çalışmanın yürütülmesi için Batman Üniversite Etik Kurul’unda etik onayı ve tekstil fabrikalarında kurum izni alınmıştır. 12 haftalık bir araştırma sürecinde, egzersiz ve eğitim müdahalesi alan deney grubunda yapılan değerlendirmeler sonucunda, Cornell Kas İskelet Sistemi Rahatsızlığı Ölçeği' nde boyun, sağ omuz, sol omuz, sırt, sağ kol, sol kol, bel, kalça, sağ diz, sol diz, sağ ayak ve sol ayak bölgelerindeki toplam puanlar, başlangıçtaki testlerle karşılaştırıldığında belirgin şekilde düşük bulunmuştur. İki test arasındaki puan istatistiksel olarak anlamlıdır (p<0.05). Kontrol grubunda ise boyun, sağ omuz, sol omuz, sırt, sağ kol, bel, sağ önkol, sol önkol, kalça, sağ diz, sol diz, sağ bacak, sol bacak, sol ayak bölgelerinde toplam puanı istatistiksel açıdan ön test puan ortalamalarına göre belirgin şekilde yüksek bulunmuştur. Deney grubunun son test puan ortalaması ön test puan ortalamasına göre daha düşük bulunmuştur. Kontrol grubunun son test puan ortalaması ön test puan ortalamasına göre daha yüksek bulunmuştur. Bu sonuçlar verilen eğitimin deney ve kontrol grubu için anlamlı olduğunu gösterir. Deney Egzersiz programına deney grubundaki katılımcıların yeterince uyum sağlamamasına rağmen, kas iskelet sistemi sağlığı üzerinde olumlu bir etki gözlemlendi. Çalışma sonuçları, tekstil fabrikası çalışanlarına yönelik uygulanan egzersiz ve ergonomik eğitim programının, çalışanların kas iskelet sistemi sağlığını pozitif yönde etkilediğini göstermiştir.