4 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Öğe Dijital ebeveynlik farkındalık ölçeğinin geliştirilmesi(İnönü Üniversitesi, 2020-06-04) Manap, Abdullah; Durmuş, EmineBu araştırmanın amacı, keşfedici sıralı desen modeline göre dijital ebeveynlik farkındalığının boyutlarını belirlemek ve anne babaların dijital ebeveynlik farkındalık düzeyine ilişkin geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirmektir. İlk basamakta nitel görüşmelerin içerik analizi ile dijital ebeveynlik farkındalığının boyutları belirlenmiştir. İkinci aşamada, anne-babaların dijital ebeveynlik farkındalığını belirleyen bir ölçek geliştirilmiştir. Nitel bulgulara göre; dijital ebeveynlik farkındalığının beş boyutlu olduğu sonucuna varılmıştır. Nitel çalışma sonuçları ve alan yazı incelenerek bir madde havuzu oluşturulmuştur. Sonraki aşamada geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılan ve ebeveynlerin dijital farkındalığını ölçmeyi amaçlayan bir ölçek geliştirilmiştir. Ölçek geliştirme aşamasında ölçeğin yapı geçerliği için ilkokula giden çocuğa sahip 461 ebeveyn üzerinden açımlayıcı faktör analizi yapılmıştır. Farklı 291 ebeveyn üzerinden doğrulayıcı faktör analizi gerçekleştirilmiştir. Ölçeğin güvenirliğine ilişkin iç tutarlılık katsayıları, test yarılama analizi, madde analizleri ve son olarak ölçüt geçerliği bulguları elde edilmiştir. Araştırma sonunda, geçerlik ve güvenirliği test edilmiş, , dört boyutlu ve 16 maddelik bir “Dijital Ebeveynlik Farkındalık Ölçeği” geliştirilmiştir. Bu araştırmanın sonuçlarına göre Dijital Ebeveynlik Farkındalık Ölçeği’nin alt boyutları ile nitel bulguları karşılaştırıldığında elde edilen bulguların birbirini desteklediği görülmektedir. Nitel bulguların alt temaları; verimli kullanım, risklerden koruma, model olma, dijital ihmal ve yeniliklere açık olma şeklindedir. Ölçeğin alt boyutlarının da; verimli kullanım, risklerden koruma, model olma ve dijital ihmal şeklinde olduğu görülmektedir. Ölçek de yer alan alt boyutlarla ebeveynlerin dijital ebeveynlik farkındalığının belirlenebileceği görülmektedir.Öğe Dijital ebeveynlik farkındalığının çeşitli değişkenler, aile içi roller ve çocukta internet bağımlılığı açısından incelenmesi(Uluslararası Eğitim Araştırmaları Dergisi, 2021-04-02) Manap, Abdullah; Durmuş, EmineBu araştırmanın amacı; dijital ebeveynlik farkındalığını; cinsiyet, eğitim düzeyi, yaş, akıllı telefon kullanım süresi, aile içi rolle ve çocuğun internet bağımlılığına göre incelemektir. Çalışma, ilkokula devam eden çocuğa sahip ebeveynleri kapsamaktadır. Araştırma, tarama tipi araştırma modeli ve ilişkisel tarama modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak Dijital Ebeveynlik Farkındalık Ölçeği (DEFÖ), Aile-Çocuk İnternet Bağımlılık Ölçeği, Aile Değerlendirme Ölçeği ve araştırmacı tarafından geliştirilen kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde; bağımsız örneklem t-test, tek yönlü anova ve korelasyon analizleri kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre; sağlıklı aile içi role sahip ebeveynlerin olumsuz model olma ve dijital ihmal düzeylerinin, sağlıksız aile içi role sahip ebeveynlere göre daha düşük olduğu; verimli kullanım ve risklerden koruma düzeylerinin ise daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Çocuğun internet bağımlılık düzeyinin olumsuz model olma ve dijital ihmal ile pozitif yönde, risklerden koruma ile negatif yönde ilişkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Aile içi rollerin sağlıklı veya sağlıksız oluşunun dijital ebeveynlik farkındalığına ve özellikle olumsuz model olma ve dijital ihmalin çocuğun internet bağımlığına etki ettiği görülmektedir. Elde edilen sonuçlara göre; anne-babalara dijital ebeveynlik farkındalıklarını arttırmaya yönelik öneriler getirilmiştir.Öğe Evlilikte bağışlama ölçeği-olay: Türkçe’ye uyarlama, geçerlik ve güvenirlik çalışması(Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2018-12-28) Manap, Abdullah; Durmuş, EmineBu çalışmanın amacı, Fincham, Beach & Davila tarafından 2004 yılında geliştirilen Evlilikte Bağışlama Ölçeği-Olay “Marital Forgiveness Scale-Event”ın Türkçe formunun evli bireylerde kullanılmak üzere psikometrik özelliklerinin sınanmasıdır. Araştırmanın örneklemini 18-64 yaşları arasındaki 521 evli birey oluşturmaktadır. Ölçeğin Türkçe formu istatistiksel analizler kullanılarak, faktör yapısı, ölçüt geçerliği, iç tutarlılığı, madde analizi (düzeltilmiş madde-toplam korelasyonu, alt %27-üst %27 t testi) açısından değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre ölçek orjinalinde olduğu gibi 9 maddelik bir yapıya sahiptir. Ayrıca ortak faktör varyansının .55 ile .76 arasında değiştiği, Kaiser Meyer Olkin sonucunun .782 olduğu, doğrulayıcı faktör analizi sonuçlarının mükemmel ve kabul edilebilir seviyelerde olduğu saptanmıştır. Bu araştırma, Evlilikte Bağışlama Ölçeği-Olay’ın yurtiçinde uygulanabilir psikometrik özellikler taşıdığını ve evli bireylerde bağışlama düzeyini belirlemek amacıyla kullanılabilir olduğunu ortaya koymaktadır.Öğe Çiftlerin, evliliklerinde incinmeye verdikleri tepkilerin bazı değişkenler açısından incelenmesi(Social Sciences Studies Journal, 2018-12) Manap, Abdullah; Durmuş, EmineBu çalışmanın amacı evli bireylerin, evlilik ilişkilerinde incindikleri, kırıldıkları durumlara verdikleri tepkileri belirlemektir. Çalışmada evli bireylerin, incinmeye verdikleri tepkiler evlenme şekli, öğrenim düzeyi, evlilik süresi ve çocuk sayısı açısından karşılaştırılmalı olarak incelenmiştir. Çalışma 141 kadın 147 erkek olmak üzere toplam 288 katılımcı ile gerçekleşmiştir. Çalışmada çiftlerin incindikleri durumlara verdikleri tepkileri belirlemeye yönelik Fincham, Beach ve Davile tarafından geliştirilen Evlilikte bağışlama-Olay (Forgiveness Scale-Event) ölçeği maddelerinden yararlanılmıştır. Verilerin Kikare yöntemiyle analiz edilmiştir. Sonuçlar, incinme yaşadıklarında, kadınların erkeklerden daha çok eşlerinden uzaklaştığını göstermektedir. Kadın incindiğinde eşinden uzaklaşıyor, eşiyle birlikte bir şey yapmak istemiyor ve eşine soğuk davranıyor. Erkekler, kadınların aksine daha kısa zamanda, eşine yakınlık hissediyor, eşini bağışlıyor ve olay olmadan önceki haline dönebiliyor. Evlilik biçimi göz önüne alındığında flört ederek evlenenler, görücü usulü ile evlenen çiftlere göre daha yapıcı bir eğilim sergiliyor. Öğrenim düzeyinin artması, evlilikte yaşanan incinmeleri çözme ve daha az kaçınmaya yol açıyor. Öğrenim düzeyi düştükçe kaçınma eğilimi artıyor. Çocuk sayısı açısından bakıldığında ise, çocuksuz ve tek çocuk sahibi olanlar, dört ve üzeri çocuğa sahip olan çiftlerden daha yapıcı ve affedici