4 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Öğe 18 ve 19. Yüzyılda Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bulunan İslami Dönem mezar taşlarında askeri eşya bezeme örnekleri(Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 2016-06) Tokat, Muhammet Erşed; Çalış, Ercanİnsanoğlu var oluşundan itibaren ölüm karşısında bilinmezlik hissi ve aciziyet duygusu ile mücadele etmeye çalışmıştır. Bu bilinmezliğe olan merak, ölüm ve öte dünya düşüncesi, yas kültürü, dini inanışları çerçevesinde yüzyıllar boyunca çeşitlenerek değişen mezar kültürü ve mezar taşı geleneğinin oluşmasına olanak sağlamıştır. Mezar taşları, pek çok bilgi içeren tarihi belge niteliğine sahip, bezeme ve içerdiği sembolleri açısından da, kültürlerin sanatsal birikiminin vücut bulduğu eserlerdir. Anadolu coğrafyasında yüzyıllar ve bölgeler içerisinde farklılaşan mezar taşları, devrin moda akımını yansıtmasının yanı sıra, değişen coğrafyalarda bir takım bölgesel üslupların izlerini de bünyelerine dâhil etmiştir. Çalışma konumuzu oluşturan 18. Ve 19. Yüzyıl Doğu ve Güneydoğu Anadolu coğrafyasında, askeri nesnelerin mezar taşı bezmelerine dahil edildiği örneklerin çokça görülmesinin sebebi ise bu bölgesel üslubun mezar taşları üzerindeki etkisini gözler önüne seren örnekler olması açısından oldukça önem teşkil etmektedir. Karşımıza çıkan mezar taşlarındaki askeri nesne bezemelerinin çok daha eski örneklerinin bulunması, bize bölgesel üslubun yanı sıra çağları aşan ve bir takım sembolik anlamlara da sahip nitelik de bezeme unsurları olduğunu göstermektedir.Öğe Batman ili köprülerinin mimari açıdan değerlendirilmesi ve tarihi yollarla ilişkisi(Türk Tarih Kurumu Yayınları, 2017-04) Güngör, Akarcan; Tokat, Muhammet ErşedÖğe Elazığ-Palu mezar taşı örnekleri üzerinden tipolojik bir değerlendirme(Trakya Üniversitesi, 2019-11) Öztürker, Hazal Ceylan; Tokat, Muhammet ErşedThis paper aims to discuss typologically evaluation of gravestones which are historical documents in the three graveyard areas in Palu city center and the gravestones in a tomb. The classification of the body, form and pediment types of the shahidahs (gravestones) with the establishment of the tombs in Palu and the comparison with the tombstones of the Ottoman period will eliminate an important deficiency regarding the cemetery culture of the period. It is possible to group the graves that are included in our study as shahidah, cistern, pehle stone and cover stone. Typically it was found that the shahidahs we considered within the declaration did not show great differences in form characteristics and it was understood that all of which had rectangular body parts showed some differences with the pediment and top parts. It is determined that the number of male graves with single protrusions is higher than the female graves with these rectangular shaped single or double teeth. Although 64% of the single protrudes are found in male gravestones they do not provide sufficient data to reach a definite conclusion, although they suggest that the protrusions were intended to indicate the gender of the people lying in the grave. As a result of the study, it is understood that Palu gravestones show great similarities in shape and content with the gravestones of Turkish-Islamic period in Anatolia. Typologically the most important difference of the tombs which are divided into groups such as shahidahs, cisterns, pehle and cover stones were found as the protrusions on the peaks of the shahidahs. In terms of typological and content characteristics of Palu gravestones concluded that the Ottoman grave culture had a significant influence on Palu as well as local culture because they had the same characteristics as the artifacts that emerged outside Anatolia and Anatolia during the Ottoman period.Öğe Batman ili köprülerinin mimari açıdan değerlendirmesi ve ticaret yollarıyla ilişkisi(Batman Üniversitesi, 2017) Tokat, Muhammet Erşed; Güngör, Akarcanİnsanoğlu, gelişen teknoloji ve genişleyen sınırlar doğrultusunda coğrafi engelleri aşmak için çeşitli çözüm yolları üreterek köprüler inşa etmiştir. Ulaşım mimarisi içerisinde bir grup olan köprüler genel tanımı ile aralarında su, çukur, vadi, arazi, yol gibi doğal engeller bulunan, iki yakayı birleştirmek ve ulaşımı sağlayabilmek için yapılan ahşap, kâgir, asma veya ayaklı yapılardır. Asli görevi ulaşımı kolaylaştırmak olan köprüler ayrıca önemli ticaret yolları üzerinde yer alarak mimarlık tarihinde önemli bir gelişme göstererek günümüze ulaşmıştır. En eski örneklerinin akarsular üzerine ağaç dalları ve odunlarla basit olarak inşa edildiği düşünülen köprülerin zaman içerisinde uzun ömürlü ve daha işlevsel olmaları için taş kullanılarak belli bir mühendislik bilgisiyle tasarlanıp inşa edildikleri görülmektedir. Tarihsel süreç içerisinde artan ticaret yolları, gelişen mimarlık teknikleri ve mevcut coğrafi şartlar köprü yapımının gelişim sürecini etkileyen başlıca faktörlerdir. Anadolu’da inşa edilen köprüler “dik köprüler” ve “düz köprüler” olmak üzere iki farklı plan tipi göstermektedir. Çalışma kapsamımızı Kuzey Mezopotamya’nın bir parçası sayılan Batman ilindeki Dicle Nehri ve kolları üzerinde inşa edilmiş köprüler oluşturmaktadır. Söz konusu köprüler, kemer gözleri, mansap, memba, köprü uzunluğu ve omuzlaması, tempan duvarları, selyaran bölümleri ile köprü mimarlığı konusunda zengin bir biçimleniş göstermektedir. Nehir yataklarının değişen alan özelliklerine bağlı olarak köprü örneklerimizin tek veya çok gözlü köprü tipinde inşa edildiği görülmüştür. Bu çalışma ile konumuz dâhilindeki Batman köprülerinin tarihsel süreç içerisinde üstlendikleri roller ile kentler arasında ticareti sağlayan yollara katkıları araştırılmakta ve bununla birlikte bölgenin mimari anlayışının köprü mimarisine yansımaları ile ilgili sonuçlara ulaşmak çalışmamızın başlıca amaçları arasında bulunmaktadır.