Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 10 / 147
  • Öğe
    Şanlıurfa ilinde yatay yüzeye gelen anlık global güneş ışınımının modellenmesi
    (Dicle Üniversitesi, 2019-03-15) Karakaya, Hakan; Kallioğlu, Mehmet Ali; Avcı, Ali Serkan; Ercan, Umut
    Bu çalışma ile Şanlıurfa ilinin iklim özellikleri ve topografik yapısı göz önüne alınarak yatay düzleme gelen aylık ortalama günlük global güneş radyasyonunun tespit edilebilmesi için literatürde yer alan 5 farklı model incelenmiştir. Sonuçlar istatistiksel karşılaştırma metotları, belirlilik katsayısı (R²), ortalama yüzde hata (MPE), sapma hatası (MBE), ortalama mutlak hata yüzdesi (MAPE), bağıl hata karesi (SSRE), bağıl standart hata (RSE), ortalama karekök hatası (RMSE), bağıl hata yüzdesi (e) ve t-istatistik (t-sat) ile olmak üzere dokuz farklı istatistik yöntemi ile karşılaştırılmıştır. Şanlıurfa ili için en uygun yaklaşım için bir sonuç verilmiştir. İstatistiksel hata sonuçlarına göre Cheegar ve Chibani Modeli yatay düzleme gelen global güneş ışınımı için Şanlıurfa ilinde kullanılacak en uygun model olarak belirlenmiştir. Sonuç olarak Şanlıurfa ili toplam güneş radyasyonu tahmini için polinom modelin tercih edilmesi önerilmiştir. Bu model verilerine göre Şanlıurfa ili için yıllık güneş enerjisi potansiyeli 4332,020 W/m2 /ay olarak belirlenmiştir
  • Öğe
    Bir grup gümüş Tarsos sikkesinin nümismatik ve arkeometrik açıdan değerlendirilmesi
    (Ankara Üniversitesi, 2015-05-01) Aydın, Mahmut; Devecioğlu, Ülkü
    Yurtdışına kaçak yollarla eser kaçırılması yıllardır engellenmeye çalışılan bir durumdur. 1999 yılında Türkiye’den İsviçre’ye gönderilirken Zürih Havalimanı’nda yakalanan bir grup sikke de şans eseri yakalanmış ve ülkemize geri verilmiştir. Burada, bu grup içinde bulunan ve Zürih Havalimanı’nda yakalanan ve bir define olduğu düşünülen 23 âdet gümüş Kilikia-Tarsos kent sikkesi çalışılmıştır. Tarsos, Roma egemenliği altında gümüş sikke basma ayrıcalığına sahip kentlerden biridir. İmparator Augustus’tan İmparator Macrinus’a kadar gümüş sikke basan kent, Traianus zamanında burada 4 örneğini göreceğimiz tetradrahmi, Hadrianus zamanında ise ağırlıklı olarak tridrahmi biriminde gümüş sikke basmıştır. Her iki imparatorun adına gümüş sikke basan diğer Anadolu kentlerinde de görülen unvan ve ikonografik özellikleri burada yayımlanan 23 adet sikkede de görmek mümkündür. Bu çalışmada incelenen Tarsos kent sikkeleri tahribatsız enerji dağılımlı X-ışını floresans spektrometresi (ED-XRF) ile analizleri yapılarak kimyasal kompozisyonu belirlenmiş ve analiz sonuçları aynı dönemin Roma darplarıyla karşılaştırılmıştır. Karşılaştırma sonucunda Tarsos gümüş sikkelerinin Roma darplarıyla benzer oranlarda gümüş içerdiği anlaşılmıştır.
  • Öğe
    Militarist şiddetin mağduru olan kadınlar: 1938 Dersim olayları
    (Dokuz Eylül Üniversitesi, 2017-03-20) Arslan, Yusuf
    Kadınlara yönelik militarist şiddet geçmişte olduğu gibi bugün de devam eden şiddet türlerinden biridir. Özellikle isyan, savaş, darbe gibi olağanüstü dönemlerde her zaman kadınlara dönük bu tip bir şiddete daha sık rastlanmaktadır. Erken Cumhuriyet döneminde çıkan isyanlarda bazı askerler kadına yönelik fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet eylemlerinde bulunmuşlardır. Bu araştırmada 1938 yılında Tunceli bölgesinde bu tip mağduriyetlerin yaşandığı yönünde ciddi bulgulara erişilmiş, Dersimli kadınların deneyim ve tanıklıklarına yer verilmiştir. Meydana gelen bu üzücü olayları operasyonda görevli askerlerin hepsine mal etmek doğru değildir ve böyle bir yaklaşım o askerlere haksızlık olacaktır. İsyan bölgesinde ele geçirilmiş kadınlara merhametli davranıp, cansiperane onların can, mal, ırz ve namuslarını koruyan askerlerin varlığı da bir gerçektir. “Tarih değil hatalar tekerrür eder” diyen II. Abdülhamid’in ifade ettiği gibi yaşananlardan dersler çıkararak bundan sonrasında bu tip trajedilerden korunmak ve bu hataların bir daha yaşanmasına izin vermemek gerekmektedir
  • Öğe
    Kompozit yama ile tamir edilmiş eliptik delikli alüminyum plakalarda eğilme davranışının sayısal incelenmesi
    (Dicle Üniversitesi, 2018-09) Adin, Hamit; Karaman, Yasemen
    Uzay, havacılık ve otomotiv sanayinde malzemede hasar oluştuğu zaman eğer hasar küçük çaplı ise tüm malzemeyi değiştirmek yerine maliyet, işçilik, zaman vb.sebeplerden dolayı hasarın tamiratına başvurulur. Oluşan bu hasarları tamir edebilmek veya yavaşlatabilmek için çeşitli tamirat yöntemleri bulunmaktadır .Malzemede oluşan hasarlı bölgeye yapacağımız tamirat yöntemlerinden biri de fiber takviyeli kompozit malzeme kullanılarak çift taraflı bindirme bağlantıları oluşturmaktır .Bu çalışmada yapıştırma bağlantısı ile yama işleminin hasarlı bölgeyi onarması amaçlanmıştır. Bu amaçla, merkezine farklı boyutlarda eliptik delikler açılan alüminyum levhaların yamasız ve farklı boyutlarda çift taraflı bindirme bağlantılarının eğme yükü altındaki davranışları sayısal olarak hesaplanmıştır. Yama malzemesi olarak cam elyaf takviyeli kompozit malzeme kullanılmıştır. Yapıştırma işleminin yapılacağı malzemeve yapıştırıcı malzeme olarak sırası ile AA-5083 ve DP460 kullanılmıştır. Yamalı ve yamasız numuneler eğme yüküne maruz bırakılarak kritik hatlardaki gerilme dağılımlarını belirlemek hedeflenmiştir. Gerilme dağılımlarını hesaplamak için Sonlu Elemanlar Metodu kullanılmıştır. Sonlu Elemanlar Metodu ANSYS(v.14.5) programı ile gerçekleştirilmiştir. Yapılan analizlerde, farklı yama boyutları ve farklı elips büyük yarıçapları kullanılmış olup elips küçük yarıçapı sabit tutularak değişkenlerin eğme davranışına etkisi incelenmiştir. Normal gerilmeler ve kayma gerilmeleri incelenerek grafiklerle gösterilmiştir. Yamalı ve yamasız numuneler karşılaştırıldığında yamalı numunelerin daha fazla gerilme taşıdığı görülmüştür. Yama uzunluğu arttıkça yapışma yüzeyi arttığı için numunelerin mukavemeti artmıştır
  • Öğe
    İktidar muhalefet ilişkisine bir örnek: Atatürk’ü Koruma Kanunu
    (Turkish Studies, 2013-01) İlyas, Ahmet
    İkinci Dünya Savaşı’nı kazanan kapitalist güçlerin San Francisco Konferansı’nda “demokrasiye geçmiş ülkeler istiyoruz” çağrısı Türkiye’de de yankılandı. Bu yankı kendisini siyasal partilerin kurulmasına zemin hazırlayarak gösterdi. Bizzat İsmet İnönü’nün ya da mevcut şartların tesiriyle oluşturulan siyasal ortam Türkiye’de muhalefet olgusunun şekillenmesine yardımcı olduğu ileri sürülebilir. Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu çerçevesinde yasaya muhalefet eden Adnan Menderes, Fuat Köprülü, Refik Koraltan, Emin Sazak gibi milletvekilleri iktidar partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa ederek Celal Bayar öncülüğünde Demokrat Parti’yi kurarak muhalefete başladılar. Cumhuriyet döneminde üçüncü kez çok partili hayata geçiş denemesi olan Demokrat Parti’nin kurulması, Osmanlı Devleti’nden bu yana devam etmekte olan iktidar-muhalefet ilişkisinin yeni bir safhasını oluşturdu. Bu çalışmanın ana teması Türk modernleşmesinin bir argümanı olan II. Meşrutiyet sonrası kurulan siyasi partilerin, 1950 yılına kadar ki mücadeledi üzerine inşa edilmiştir. Makalenin ana önermesi 1951 yılında çıkarılmış olan Atatürk’ü Koruma Kanunu üzerinden değerlendirilecektir. Atatürk’ü Koruma Kanunu, Atatürk’ün büst ve heykellerine karşı yapılan fiili ve sözlü saldırıları önlemeye yönelik çıkarılmış bir yasadır. Kanun hazırlanırken, iktidar ve muhalefet milletvekillerinin birbirlerine karşı yapmış oldukları psikolojik hareket iktidar muhalefet ilişkisi paydasında ortaya konulacaktır. Çalışmanın sonunda elde edilen bulgulara göre Türkiye’de demokrasi kültürünün yerleşmediği ya da yerleştirilemediği, demokrasi söyleminin ise grupların birbirlerini alt etme temelinde hareket ettiği anlaşılacaktır
  • Öğe
    Yerel basına göre 1935-1950 yılları arasında Urfa’da mahalli ve milli bayram kutlamaları
    (Bingöl Üniversitesi, 2018-10-01) İlyas, Ahmet
    Milli bayram olgusu, toplumların ortak sevinçlerini, değerlerini ortaya koyan başat kavramlardandır. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş sürecinde İyd-i Milli dışında bir ulusal bayramın kutlanmaması önemli bir problemdir. Özellikle Osmanlı Devleti gibi birçokulusu bünyesinde barındıran bir imparatorluğun, ayakta kalmasını sağlamanın yollarından biri ya milli bayramlar, ya dinsel ortak özne, ya da ortak bir geçmişe sahip olmaktır. Ancak bu üç realite de Osmanlı toplumu için uzak kavramlardı.Milli Mücadele sonrası devletin yapılanma ve inşa sürecinde uluslaşma aşmasını somutlaştırmak, rejimin benimsetilmesini sağlamak amacıyla milli bayramların yaygınlaştırılmasınadikkat edildi. Meclisin açıldığı 23 Nisan, günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak, Osmanlı’dan kalan İdman Bayramı, Atatürk’ün Samsun’a çıktığı 19 Mayıs ile birleştirilerek 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, saltanatın kaldırılıp Cumhuriyet’in ilan edildiği tarih olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve nihayetinde Yunanlıların yenilgiye uğratıldığı 30 Ağustos Zafer Bayramı olarak kutlanması kararı alındı. Bu ulusal bayramların kutlanma süreci bu çalışmada Urfa örneğinde ele alındı. Ayrıca Urfa’nın düşman işgalinden kurtulduğu tarih olan 11 Nisan mahalli bayram kutlamaları da bu çalışmanın ana omurgasını oluşturmaktadır. Çalışma, bayramların resmi olarak kutlanmasının miladı olan 1935 yılından başlar 1950 yılına kadar ki süreci içermektedir. Bu süreçler içerisinde Urfa’da yaşanan bayram coşkuları yerel gazetelere yansıdığı şekilde verilmeye çalışıldı.
  • Öğe
    Milli Mücadelede önemli bir şahsiyset: Ali Saip Ursavaş
    (Turkish Studies, 2015-09) İlyas, Ahmet
    Milli Mücadele’nin önemli kahramanlarından biri olan Ali Saip, Urfa’nın savunulması sırasında göstermiş olduğu başarıları nedeniyle, Mustafa Kemal Paşa tarafından Urfa Savaşçısı anlamındaki Ursavaş soyadı verilmiş, İstiklal Madalyası’na sahip olan önemli şahsiyetler arasında yer almaktadır. Milli Mücadele’nin askeri safhası sonrası, diğer arkadaşları gibi siyaset arenasına girmiş, Urfa ve Kozan milletvekilliği yapmıştır. Ayrıca Konya İstiklal Mahkemesi başkanlığı yaparken, Şeyh Said’in yargılanması sırasında İstiklal Mahkemesi Üyesi olarak da önemli kararlara imza atmıştır. Bu çalışmada, Ali Saip Ursavaş’ın kısa bir biyografisi tahlil edilmeyi amaçlanmış ve onun siyasal hayatının yanı sıra, bürokratik faaliyetlerine yer verilerek doğrudan tahlil edilmesi amaçlanmıştır. Zira Ursavaş, yaşadığı dönemde birçok suçlamalarla karşılaşmış, bu suçlamalar günümüze kadar ulaşmıştır. Bu çalışmada Ursavaş’ın karşılaştığı suçlamaları, dönemin önemli kaynaklarına yer verilerek aydınlatılması esas amaç olacaktır. Diğer taraftan Ursavaş’ın siyasi bir kimlik olarak, yeni kurulmuş olan Türk Devleti’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki uygulamalarına yardımcı olacak bir aktör olarak, edinmiş olduğu izlenimler de bu çalışmada yer alacaktır. Çalışmanın son kısmında Atatürk’e yapılan suikasta ismi geçen Ali Saip Ursavaş, siyasi olarak gözden düşmüş, her ne kadar kendini aklamaya çalıştıysa da bunda başarılı olamamıştır. Bundan sonraki yaşamında gözden düşen Milli Mücadele kahramanının yaşamı da bu makalenin son kısmında verilmeye çalışılacaktır.
  • Öğe
    Docking and molecular dynamics calculations of some previously studied and newly designed ligands to catalytic core domain of HIV-1 integrase and an investigation to effects of conformational changes of protein on docking results
    (Türkiye Kimya Derneği, 2017-01-09) Ercan, Selami
    Nowadays, AIDS still remains as a worldwide pandemic and continues to cause many deaths which arise from HIV-1 virus. For nearly 35 years, drugs that target various steps of virus life cycle have been developed. HIV-1 integrase constitutes one of these steps which is essential for virus life cycle. Computer-aided drug design is being used in many drug development and drug improvement studies as also used in development of the first HIV-1 integrase inhibitor Raltegravir. In this study, 3 ligands which are already used as HIV-1 integrase inhibitors and 4 newly designed ligands were docked to catalytic core domain of HIV-1 integrase. Each ligand docked to three different conformations of protein. Prepared complexes (21 items) were carried out by 50 ns MD simulations and results were analyzed. Finally, the binding free energies of ligands were calculated. It was determined that designed ligands L01 and L03 gave favorable results. The questions about the ligands which have low docking scores in a conformation of protein could give better scores in another conformation of protein and if the MD simulations carry the different oriented and different localized ligands in same position at the end of simulation were answered.
  • Öğe
    Performance and exhaust emissions of a DI diesel engine fueled with waste cooking oil and inedible animal tallow methyl esters
    (TÜBİTAK, 2011) Altun, Şehmus
    The performance and exhaust emissions of a direct injection diesel engine were experimentally investigated using 2 biodiesel fuels with promising economic perspective, one obtained from inedible animal tallow and the other from waste cooking oils. Inedible animal tallow, which is obtained from a mixture of slaughtered cattle and sheep fats collected from a local slaughterhouse during meat preparation process, was transesterified using methyl alcohol and an alkaline catalyst to produce the inedible animal tallow methyl ester. Biodiesel from waste cooking oil was produced from waste cooking oils and methyl alcohol via a transesterification reaction, and provided by a commercial biodiesel producer. In order to investigate the performance and exhaust emissions, the experiments were conducted at different engine speeds under the full load condition of the engine. The experimental results showed, compared with diesel fuel, that the biodiesel fuels resulted in a reduction in brake torque and in an increase in brake specific fuel consumption. Although both biodiesels caused reductions in carbon monoxide (CO), the NOx emissions were higher for waste cooking oil biodiesel and lower for inedible animal tallow biodiesel as compared to diesel fuel.