Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 10 / 39
  • Öğe
    Uluslararası kültürel miras mevzuatı
    (Kültürel Mirasın Dostları Derneği, 2007) Aydın, Mahmut; Öz, Ali Kazım; Güner, Saadet; Aydın, Mahmut; Öz, Ali Kazım; Güner, Saadet; Kapan, Deniz
  • Öğe
    1st International engineering and technology symposium (1st IETS): Abstract book 03 – 05 May 2018
    (Batman Üniversitesi, 2018) Aydın, Hüseyin; Sayğılı, Hasan; Demir, Mehmet Emin; Özsaraç, Şafak; Demir, Muhammed Sungur
    Welcome to IETS’18 Many thanks for your contribution to IETS’18 which will be held between 3-5 May 2018 at the Batman University-Batman-TURKEY. IETS’18 is organized by Batman University, Faculty of Engineering and Architecture. The 1st International Engineering and Technology Symposium (IETS’18) is an international meeting for exchanging new information, ideas and applications of any fields of engineering. The conference aims link researchers from academic world specializing in every engineering discipline. The conference is organized by University of Batman. More than 416 presentations have been accepted for conference from many universities. The organization committee would like to thank all those who have helped in making the Conference better. It was a great pleasure for us to bring together specialists, research scientists and industrial technology developers together. IETS’18 is expected to stimulate new ideas and concepts, promoting further advances in the almost every fields of engineering. I wish all participants have a pleasant stay in the magnificent city of Batman and I am looking forward to see you all together be pleased and enjoy your time here with us. Batman May, 2018 Assoc. Professor Dr. Hüseyin AYDIN (Symposium Chair)
  • Öğe
    Kurdische Märchen: ein stück des İndo-Europäischen kulturerbes
    (Epubli, 2018) Yaş, Emin
    Masallar, insanlığın en önemli kültürel miraslarından biridir. Onlar insan beyninin bir üretimidir. Bin yılın izlerini taşıyorlar. Dünyanın her yerinde masallarda ortak unsurlar vardır. Dil ve marş aynı kaynaktan fışkırdığından, dil aileleri aynı olan halkların masallarında bana göre daha çok ortak nokta vardır. Bu bağlamda, aynı kişiler, nesneler, olaylar vb. gibi Alman ve Kürt masallarında (girişe bakınız) birkaç özdeş nokta buldum. Masallar düşünmenin sınırlarını zorlar mı? Bunlar sadece insanın hayal ürünü mü yoksa dünya hayatı üzerinden gerçekliği bize mi aktarıyorlar? peri masalı nedir? İnsanlar neden masallara ihtiyaç duyar? Şu an elinizde olan bu kitap benim topladığım on masaldan oluşuyor. Amacım Kürt masallarının kaybolmaması ve dünya edebiyatına girmesiydi. Kürt masalları Hint-Avrupa kültürel mirasına sahiptir. Kitap herkesin anlayabilmesi için açık bir dille yazılmıştır. Ve her peri masalı için toplam 22 adet resim ile resimlendirilmiş ve uygun şekilde yerleştirilmiştir.
  • Öğe
    Dilin genel durumu ve dillerin karşılaştırılma olanağı
    (Cinius Yayınları, 2017-12) Yaş, Emin
    Linguistik araştırmalar insanın ilk kelimeyi çıkarması için 2 milyon yıl kadar bir zaman geçirdiğini belirtir. Teori ve varsayımların dışında ileri sürülebilecek kanıtlar eski canlı kemikleri, insanların tarihte kullandıkları araç gereçler, mağaralara ve kayalara çizilen resimler ve bazı fosillerdir. Günümüzde yaklaşık 6.000 dil vardır. Dünyada yaşayan her insanın, her grubun, hatta medeniyetin ulaşmadığı Afrika ve Avusturalya kıtalarındaki her kabilenin bir doğal dili vardır. Peki dil bu güne gelinceye kadar nasıl bir evrim geçirdi? Hangi biyolojik, psikolojik, sosyolojik, ontolojik ve teolojik faktör veya faktörler insanın bir dile sahip olmasını mümkün kıldı? Yeryüzündeki tüm dillerin kökeni aynı mıdır? Başlangıçta bir dil mi yoksa bir kaç tane dil mi vardı? Dil, insan genetikleri yoluyla mı sonraki nesillere aktarılır? Bugün dilleri birbiriyle karşılaştırılmak ne kadar mümkündür? Bunun bilimsel araçları nelerdir? Elinizdeki bu kitabın amacı dilin tarihsel ve şimdiki durumunu genel bir bakış çerçevesinde incelemek ve dillerin birbirleriyle ne kadar karşılaştırılabileceğini örneklerle anlatmaktır. Özellikle yabancı dil öğretmenlerine önerilir. Bir de herkesin anlayabileceği, severek okuyabileceği bilgileri içerir. Dilbilimin derin bilgilerine gerek yoktur. Linguistikte okuyan öğrenciler için 5, 6 ve 7. bölümlerde oldukça faydalı bilgiler yer almaktadır. Bu bölümlerde bazı dilbilimsel konular işlendi. Fakat herkesin ve her tabakadan insanın kavrayabileceği biçimde verildi. Yine kitapta şunlar aydınlatıcı olmaktadır: Okumayı kolaylaştıran şemalar, tablolar ve resimler; anlamayı kolaylaştırmak ve daha fazla bilgi için bazı referanslar; dilbiliminin öncülerinden sayılan dilbilimcilerden verilen İngilizce ve Türkçe alıntılar; bazı konular anlatılırken bilgileri madde şeklinde sıralamak; dilbiliminde hiçbir ön bilgiye sahip olmadan herkesin kolayca anlayabileceği bir dilin kullanılması; genel kavramlar için kitabın sonuna eklenen bir ek sözlük. Ayrıca aktarılan dilbilimsel açıklamalar, tanımlamalar ve araştırmalar dallar arası bir açıdan ele alınmıştır.
  • Öğe
    Yeni Osmanlılar Cemiyeti kurucularından Mehmed Âyetullah Bey: Dönem-İnsan-Eser
    (Grafiker Yayınları, 2017) Korkmaz, Ferhat
    Cemiyetçiliği, şairliği ve gazeteciliği ile Osmanlı Devleti’nin son döneminin aydın ve sanatçıları arasında önemli bir yere sahip olan Mehmed Âyetullah Bey, 25 Mayıs 1846’da Kahire’de doğmuştur.” “Edebiyat ve siyasetle erken yaşlarda ilgilenmeye başlayan Mehmed Âyetullah Bey, dedesi Abdurrahman Sami Paşa’nın muhafazakârlığını kabul etmeyerek Şinâsî, Namık Kemal ve Ziya Paşa’nın açtığı yenileşme hareketi içinde yer almıştır. Mehmed Âyetullah Bey’in yetiştiği Suphi Paşa ve Abdurrahman Sami Paşa konakları tam bir ilim ve irfan meclisi idi. Dünyanın pek çok yerinden gelen bilgin insanlar bu konaklara devam etmiş, Âyetullah Bey de henüz küçük yaşlardan itibaren bu meclislerde bulunmayı bir itiyat haline getirmişti. Yeni Osmanlılar Cemiyeti’nin kurucularından biri olması da şüphesiz yetişme tarzıyla ilgiliydi.” “Mehmed Âyetullah Bey, içinde yaşadığı dönemin sosyal ve siyasal olayları ile yakından ilgilenmiştir. 1867’ye kadar Tasvîr-i Efkâr gazetesinin matbaasına devam ederek Namık Kemal, Ziya Paşa ve Ebuzziya Tevfik’in etkisinde gazeteciliğe başlayan Mehmed Âyetullah Bey, arkadaşı Musullu Sami Bey ile birlikte yine 1867 yılının Mayıs ayında Utârid gazetesini 5 sayı olarak çıkarabilmiş, daha sonra Filip’in sahibi olduğu Vakit gazetesinde “baş muharrir” olarak yazılar yazmıştır.”
  • Öğe
    Batman ili kültür envanteri cilt III (Hasankeyf)
    (Batman Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2017) Kozbe, Gülriz
    Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Dicle Bölümü’nde bulunan Batman ili, 41’ 10” – 41’40” doğu boylamları ile 38’ 40” – 37’ 50” kuzey enlemleri arasında yer almakta olup,Dicle’nin büyük kollarından Batman Çayı’nın doğusunda, önemli petrol yataklarınasahip, 1288m yükseklikte olan Raman Dağı’nın kuzeyinde, denizden 565m yükseltide verimli bir ovanın kenarında kurulmuştur. Batı ve kuzeybatısı Diyarbakır ile kuşatılmışolan Batman’ın kuzeyinde Muş, doğusunda Bitlis ve Siirt, güneyinde ise Mardin illeri yer almaktadır.Şehir, 1937’lere kadar İluh adında küçük bir köy yerleşmesi iken, 1950’li tarihlerdensonra bölgede petrolün bulunması ile hızlı bir gelişme dönemine girmiş ve 1955 yılıgenel nüfus sayımı sonuçlarına göre 4713 nüfuslu bir bucak, 1957’de de ilçe merkezihaline getirilmiştir. Nüfus bakımından çok hızlı bir büyüme yaşayan Batman, bu seyrini1990’lara kadar devam ettirmiş ve bu nüfus artışı 16 Mayıs 1990 tarihinde Batman’ıTürkiye’nin 72. ili haline getirmiştir. Yüz ölçümü 4694km 2 olan Batman ilinin Merkez ilçe dahil olmak üzere 6 adet (Kozluk,Sason, Gercüş, Beşiri ve Hasankeyf) ilçesi bulunmaktadır. En küçük ilçesi %7’lik pay ileHasankeyf, en büyük ilçesi ise %24’lük pay ile Kozluk ilçesidir. İlçelere bağlı 6 beldenin(Merkez ilçede Balpınar, Beşiri’de İkiköprü, Gercüş’te Kayapınar ve Hisar, Kozluk’taBekirhan ve Sason’da Yücebağ) yer aldığı Batman ilinde toplam 274 köy bulunmaktadır.Batman şehri, 10.5km güneyinde bulunan Dicle Nehri ile onun kolu olan, merkeze4.8km mesafede olup batısında akan Batman Çayı gibi iki önemli su havzasının birleşti-ği yerde lokalize olması sebebiyle hem jeo-politik hem de ekonomik açıdan önemli birmevkide bulunmaktadır. Son yirmi yıldır Ilısu Barajı ve HES Projesi nedeniyle bölgedegerçekleştirilen arkeolojik araştırmalar sonucunda ortaya konulan yaklaşık oniki bin yıllık geçmişi ve dünya uygarlık tarihine sunduğu, Asur, Roma, Bizans, Selçuklu, Emevi, Abbasi, Eyyubi ve Osmanlı gibi ön plana çıkan çeşitli dönemlere ait yüzlerce tarihi eseriile Batman, Mezopotamya coğrafyasının Anadolu’ya uzanan önemli kavşak noktaların-dan biridir.
  • Öğe
    Irak'tan Türkiye'ye hayatlar; Güneydoğu'da sığınmacı kadınlar
    (Belge Yayınları, 2017-10-20) Arslan, Yusuf
    Kim yerini, yurdunu, yuvasını bırakıp da başka yerlere gitmek ister? Yuvanız, yurdunuz sizi öldürmek üzere ant içmiş eli silahlı adamlarca işgal edilmiş ise siz de belirsizliğe güven duymak mecburiyetinde kalır mısınız? Üzerinde yaşadığınız dünyaya patojenik davranışlar sergileyen güçlerce saldırılsa ve izinizi buldukları anda öldürüleceğiniz, tecavüze uğrayacağınız, köle olarak alınacağınız kesin olsa ne yapardınız? Gücünüz yettiğince karşı mı koyardınız? Peki ama gücünüz yetmediğinde ne yapardınız? Kalmak mı daha zor olurdu gitmek mi? Kişiye göre değişir belki ama gitmekte öyle kolay olmazdı. Kalsaydınız vatansever, gitseydiniz mülteci olurdunuz.
  • Öğe
    Ağa Aşiret Siyaset
    (Kadim Yayınları, 2016) İlyas, Ahmet
    Anadolu’da kurulmuş olan birçok devletin perifer olarak gördüğü ve iptidai diye nitelendirdiği aşiret yapılması sosyal, siyasal bir varlık olarak günümüzde halen varlıklarını sürdürmektedirler. Osmanlı’da Yavuz Selim’in İdris-i Bitlisi ile yapmış olduğu sözsüz antlaşmanın bir başka versiyonu, Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum ve Sivas kongrelerinde aşiretlerle beraber hareket etme güdümünde buldu. İlk defa İttihat ve Terakki’nin aşiretleri toplum mühendisliğine uygun olarak asilime etme yöntemi olan İskân çalışmaları, kendisini Cumhuriyet’in ilanı neticesinde ortaya çıkan Şeyh Said ayaklanması sonrası raporlara bıraktı. Bu raporların ana amacı ulus-devlet anlayışına uygun olarak aşiret yapısını ortadan kaldırmaktı. Elinizdeki bu çalışma Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçişi sırasında yaşanan problemler ve akabinde meydana gelen aşiret-siyaset denkleminin yansımalarını içermektedir. Süreklilik-kopuş açısından bakıldığında bu ilişki ağı günümüze kadar devam etmektedir. Bir tarafta aşiret-şeyh ve yansımaları, diğer tarafta Türkiye’de siyasal hayatının hamasetleri. Aslına bakılırsa küçük bir burjuvazi ayaklanması olarak aşiret yapısı, Türk modernleşmesine karşı koyduğu gibi kendisini güncellemeyi de unutmamıştır. Zira aşiret yapılanmasının devamı için oportünist olma hedefi kayda değerdir
  • Öğe
    Matbuat tarihine Medhal ilk büyük Muharrirlerden Şinasi
    (Detay Yayıncılık, 2016) Korkmaz, Ferhat
    Eserin elimizdeki ve Latin harflerine aktardığımız nüshası, ilk ve tek baskısı olan Yeni Matbaa tarafından 1927 yılında yayımlanan nüshasıdır. Atatürk Kitaplığı ve Milli Kütüphane raflarında mevcut olan bu nüsha, 160 sayfadan ibaret olup ders kitabı baskısı olan 19x27 cm ebâdındadır.Bugünkü Türkçede nadiren kullanılan yabancı kelimelerin yazılışını aktarırken, ayn ve hemze işaretlerini orijinal yazılışa uygun bir biçimde verdik. Bugün kullanılan ve artık Türkçeye mal olmuş kelimeler ise bugünkü yazılışına uygun bir şekilde verilmiştir. Metinde mümkün olduğu kadar aslî imlâya sadık kaldık ancak hatalı olduğunu düşündüğümüz kelimeleri düzeltilmiş hâliyle verdik.Modern biyografi türünün ilk örneklerinden olan Matbû’ât Tarihine Medhal’den İlk Büyük Muharrirler: Şinâsî, adlı eseri Latin harflerine aktarmamızın nedeni, önemli bir kaynak eseri özgün biçimiyle yeniden istifâdeye sunma düşüncesidir.
  • Öğe
    Batman ili kültür envanteri cilt II (Gercüş-Beşiri)
    (Batman Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2017) Kozbe, Gülriz
    Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Dicle Bölümü’nde bulunan Batman ili, 41’ 10” – 41’40” doğu boylamları ile 38’ 40” – 37’ 50” kuzey enlemleri arasında yer almakta olup,Dicle’nin büyük kollarından Batman Çayı’nın doğusunda, önemli petrol yataklarınasahip, 1288m yükseklikte olan Raman Dağı’nın kuzeyinde, denizden 565m yükseltide verimli bir ovanın kenarında kurulmuştur. Batı ve kuzeybatısı Diyarbakır ile kuşatılmışolan Batman’ın kuzeyinde Muş, doğusunda Bitlis ve Siirt, güneyinde ise Mardin illeri yer almaktadır.Şehir, 1937’lere kadar İluh adında küçük bir köy yerleşmesi iken, 1950’li tarihlerdensonra bölgede petrolün bulunması ile hızlı bir gelişme dönemine girmiş ve 1955 yılıgenel nüfus sayımı sonuçlarına göre 4713 nüfuslu bir bucak, 1957’de de ilçe merkezihaline getirilmiştir. Nüfus bakımından çok hızlı bir büyüme yaşayan Batman, bu seyrini1990’lara kadar devam ettirmiş ve bu nüfus artışı 16 Mayıs 1990 tarihinde Batman’ıTürkiye’nin 72. ili haline getirmiştir. Yüz ölçümü 4694km 2 olan Batman ilinin Merkez ilçe dahil olmak üzere 6 adet (Kozluk,Sason, Gercüş, Beşiri ve Hasankeyf) ilçesi bulunmaktadır. En küçük ilçesi %7’lik pay ileHasankeyf, en büyük ilçesi ise %24’lük pay ile Kozluk ilçesidir. İlçelere bağlı 6 beldenin(Merkez ilçede Balpınar, Beşiri’de İkiköprü, Gercüş’te Kayapınar ve Hisar, Kozluk’taBekirhan ve Sason’da Yücebağ) yer aldığı Batman ilinde toplam 274 köy bulunmaktadır.Batman şehri, 10.5km güneyinde bulunan Dicle Nehri ile onun kolu olan, merkeze4.8km mesafede olup batısında akan Batman Çayı gibi iki önemli su havzasının birleşti-ği yerde lokalize olması sebebiyle hem jeo-politik hem de ekonomik açıdan önemli birmevkide bulunmaktadır. Son yirmi yıldır Ilısu Barajı ve HES Projesi nedeniyle bölgedegerçekleştirilen arkeolojik araştırmalar sonucunda ortaya konulan yaklaşık oniki bin yıllık geçmişi ve dünya uygarlık tarihine sunduğu, Asur, Roma, Bizans, Selçuklu, Emevi, Abbasi, Eyyubi ve Osmanlı gibi ön plana çıkan çeşitli dönemlere ait yüzlerce tarihi eseriile Batman, Mezopotamya coğrafyasının Anadolu’ya uzanan önemli kavşak noktaların-dan biridir.