Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 2 / 2
  • Öğe
    Kelâm’da illiyyet ilkesi bağlamında atom teorisi
    (Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2020-06-30) Uysal, Ekrem
    İnsanoğlu tarih boyunca tabiat olayları arasındaki sebep-sonuç ilişkisine dikkat etmiş ve âlemdeki düzene bakarak yüce bir varlığa inanma ihtiyacı hissetmiştir. Zamanla âlem ve Tanrı arasında tabiî bir nedensellik ilişkisinin olduğunu fark ederek insanın buradaki konumunu tartışmaya başlamıştır. Bir tarafta antropomorfizm diğer tarafta totemizm düşüncesinin insanların inançlarını şekillendirmeye başladığı bir dönemde âlemi oluşturan unsurları daha çok araştırma imkânı bulan insanoğlu, Tanrı, âlem ve insan arasındaki karmaşık yapıyı illiyyet ilkesi bağlamında ortaya koymaya çalışmıştır. Kökeni eski Yunan ve eski Hint medeniyetlerine dayanan illiyyet ilkesi, kozmolojik ve epistemolojik bir doktrin olarak günümüze kadar önemini korumuştur. İslâm kelâmında atomculuk düşüncesinin Ebü’lHüzeyl el-Allâf (ö. 235/849-50) tarafından ortaya atıldığı kabul edilmektedir. Klasik dönem kelâmcıları âlemin, Allah’ın zâtı dışındaki varlıklardan meydana geldiğini ve bu varlıkların da atom, cisim ve arazlardan oluştuğunu ifade etmişlerdir. Kelâmcılar âlemin atomlardan meydana geldiği konusunda ittifak halinde olsalar da atomun tanımında farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.
  • Öğe
    Vahdet-i vücûd düşüncesi muvâcehesinde Risâle-i Nûr’daki varlık mertebeler
    (2018) Erin, Abdulvehap
    Bu çalışmamızda Risâle-i Nûr’un değişik bölümlerinde serpiştirilmiş bir şekilde işlenen varlık mertebeleri için vahdet-i vücûd geleneğinde yapılan tertîbler içerisinde en uygun olduğunu tespit ettiğimiz yedili tertîbi esas aldık. Önce her mertebe için vahdet-i vücûd literatüründen öz bilgiler verdik. Ardından ilgili mertebe için Risâle-i Nûr’da tespit ettiğimiz bilgileri derledik. Böylelikle ilâhî tecellînin Risâle-i Nûr’da vahdet-i vücûd geleneğinde olduğu gibi belli düzeylerde ve sistematik olarak ele alınıp alınmadığı, alındıysa bu tecellî/varlık mertebelerinin neler olduğu şeklindeki temel husûsları genel bir çerçevede açıklığa kavuşturmayı amaçladık.