Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 1 / 1
  • Öğe
    Orhan Pamuk romanlarının yapı ve içerik bakımından incelenmesi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2023-06-01) Üçenak, Şahin; Zariç, Mahfuz
    Nobel Edebiyat Ödülü sahibi olan Orhan Pamuk, ülkemizde postmodern roman anlayışının öncülerinden biri olarak görülür. Özellikle Cevdet Bey ve Oğulları romanından sonra kaleme aldığı romanlarında postmodern roman özellikleri daha çok görünür. Yazdığı eserler ile sadece ülkemizde değil dünya üzerinde birçok ülkede kendini edebi kişiliğiyle kanıtlayan bir yazardır. Pamuk’un eserlerini incelediğimiz bu çalışmada; yazar, eserlerinde roman anlatıcılarını tekdüze değil birbirleriyle uyumlu bir şekilde beraber kullanmayı tercih eder. İlk romanı Cevdet Bey ve Oğulları’nda klasik roman anlayışında sıkça kullanılan tanrısal konumlu gözlemci anlatıcıyı tercih eden yazar, bu romandan sonra çizgisini değiştirerek anlatıcılarını çeşitlendirir. Beyaz Kale, Masumiyet Müzesi ve Kırmızı Saçlı Kadın romanlarında özne anlatıcıya yer veren yazar, bu romanlarda sadece kahramanların gözünden olayları aktardığı için okurun diğer açılardan olaya ve durumlara bakmakta yetersiz kalmasına neden olur. Yazar, bu durumu aşmak içinse geriye kalan romanlarında çoğul anlatıcıya yer verir. Pamuk, Sessiz Ev, Kara Kitap, Yeni Hayat, Benim Adım Kırmızı, Kar ve Kafamda Bir Tuhaflık romanlarında hem tanrısal konumlu gözlemci anlatıcı hem de özne anlatıcıyı beraber kullanır. Geleneksel anlatıcı olan meddah anlatıcıya da bazen yer verir. Böylelikle okura farklı bakış açılarından bakma fırsatı sunar. Yazarın kendisi kimi zaman araya girip okurla sohbet eder. Pamuk’un içerik açısından romanlarında kullandığı; konu, izlek ve tezlerin birbirinden çok fazla ayrışmadığı görülür. Mesela aşk konusuna birçok eserinde yer verir. Yazar, bazen tek bir temaya bağlı kalmadan birden fazla tema üzerinden eserlerini sunar. Eserlerinde zamanda yaptığı değişiklikler ile okuru geçmiş ve şimdi, vaka zamanı ve nesnel zaman arasında bir döngüye sürükler. İlk romanı hariç diğer romanlarında uzun bir zaman dilimini belli bir düzen içerisinde vermez. Yazar, eserde geçen mekânlarda ise açık mekânlar ile beraber kapalı mekânlarda kullanır. Yazarın bazı eserlerinde İstanbul büyük önem taşır. Mekân tasvirlerini bazı eserlerinde en ince ayrıntısına kadar verdiği gibi bazı eserlerde mekân ikinci planda kalır. Pamuk, kitaplarında kullandığı kişileri gerçek hayattan alır ve bunlar sıradan insanlardır. Kendi aile üyelerini bazı kitaplarında roman kahramanı olarak kullanır. Bunların yanında bazen bir ağaca bazen bir köpeğe hayat verip kişileştirme yapan yazar, kurgulama kişiler de oluşturur. Yazarın kullandığı pek çok karakter günlük hayatta her an her yerde karşımıza çıkabilecek kişilerdir. Bazı romanları iki üç kişi etrafında dönerken bazı romanlarında ise kişiler sayıca fazladır. Kişilerin fazla olması sebebiyle böyle romanlarda kişiden çok yaşanan olaylara dikkat çekilir. Ayrıca kişilerini bazen öyle gizlemiştir ki okuyucunun eserde kimin kim olduğunu bulması için romanı sonuna kadar okuması gerekir. Yazar, sadece popüler kişiliklere yer vermeyerek toplumun her kesimini yansıtacak karakterleri kurgusu içerisinde önemli yerlere taşımıştır. Kişiler üzerinden toplumda yer alan siyasî olay ve belli görüşleri temsil eden karakterleri de kullanarak romanlarının hayattan kopuk olmadığını her ne kadar postmodern de olsa aslında bu karakterleri gerçeklik içinde yaşattığını gösterir. Pamuk, sanatsal üretimi ve faaliyeti sürecinde salt ideolojik yaklaşımı öteler, onun yerine kendine özgü bir duyarlılığı sanatının merkezine yerleştirir. İlk romanı Cevdet Bey ve Oğulları’ndan 2021’de yayımladığı son romanı Veba Geceleri’ne kadar bütün romanlarını merkezî kişiler çevresinde şekillendiren yazar, merkezî kişiler etrafında sosyal tipleri konumlandırmıştır. Romanlarının biçimsel özellikleri, kurgulama tekniği ve öğelerine bakıldığında her bir romanında kurgunun birbirinden bağımsız ve farklı olduğuna şahit olunur. Kurgusu içerisine başka edebi metinlerden alıntılar (metinlerarasılıkla alıntılar) yaparak kurguya farklı hikâyeler ekleyen yazar, eser perspektifini geniş tutan romanlar kaleme almıştır. Pamuk, üstkurmaca uygulamasını da sıradan bir metin yazar gibi rahatça kullanmıştır. Yazar; aşk, Doğu-Batı sorunsalı, tarih, siyasî sorunlar ve din gibi birçok konuyu harmanlayarak kurgusuna yerleştirmiştir. Pamuk için roman yazmak bir yaşam biçimidir ve yazarın hayatı yazmak üzerine temellenmiştir. Bu açıdan romanlarında kişiliği, benliği, yaşam gerçekliği ve insanî nitelikleri ayrıştırılamaz bir şekilde bütünleşir. Yazar, kurgularında bazen olayın sonundan başa dönerek aktarırken bazen de normal seyrinde okura romanı sunar. O, zaman dilimleri arasında geçiş yaparak okurun geçmiş, gelecek ve şimdi arasında yolculuk yapmasını sağlar. Eserlerinde olay örgüsü, olay bütünlüğü ve sonlar birbirine bağlı zincirler şeklinde bütünlük oluşturur. Anlatım teknikleri açısından eserleri incelenen Pamuk’un ilk iki eserinden sonra bilinçli okurun fark edeceği pek çok anlatım tekniğinin kullanıldığı fark edilir. Yazar, hemen hemen bütün romanlarında postmodern tekniklere yer vermiştir. Ancak bazı eserlerinde bu tekniklerden bir kısmına daha çok ağırlık vermiştir. Yazarın Veba Geceleri romanında tarihsel üst kurmaca ve üst kurmaca tekniklerini, Yeni Hayat romanında ise geriye dönüş tekniğini daha çok kullandığı gibi. Pamuk’un eserleri, dil ve üslup bağlamında inceleme altına alındığında dilin alt başlıklara ayrıştığı görülür. Dil unsurları ve dil sapmaları alt başlıklarıyla yazarın dilin kullanım zenginliklerinden nasıl faydalandığına bakılmıştır. Bu bağlamda yazarın kullandığı konuşma dilinin unsurları ile romanları gerçeklik kazanmıştır. Romanın özgün çerçevesi açısından üslup kavramı önem arz eder. Bu nedenle çalışmamızda üslup kavramı ve üslup çeşitleri tanımlanır. Pamuk’un eserlerinde ne tür üsluplar kullandığı ve eserlerini üslup açısından çeşitlendirip çeşitlendirmediği bu incelemenin konularındandır. Romancının yazımda başvurduğu anlatım teknikleri, Pamuk romancılığının hem nitelik hem de nicelik yönünden nasıl ortaya çıktığını ve sanatsal üretiminin bu noktada nasıl temellendirildiğini göstermektedir. Bu çalışmanın her aşamasında yazarın biyografik gerçekliği ile birlikte ilk olarak romanlarındaki anlatıcı özellikleri, içerik, kurgulama tekniği ve öğeleri, anlatım biçimi ve anlatım tekniklerinin, dil ve üslubun belirlenmesi amaçlanmaktadır.