13 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 10 / 13
Öğe Türkiye’de kamu özel işbirliği yatırımlarının ekonomik büyümeye etkileri (1986-2018)(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-07-10) Kuzucu, Ozan; Ülger, ÖzlemKamu özel işbirliği modelinin ilk örnekleri Roma dönemine kadar uzansa da İngiltere’de gerçekleşen uygulamalarının ardından dünya genelinde yaygınlaşmıştır. Kamu özel işbirliğinin en önemli özelliklerinden birisi de, kamu hizmetlerinde yaşanan finansman sorununa çözüm sunmasıdır. Bu tezin amacı, kamu özel işbirliği projeleri ile ekonomik büyüme arasında doğru yönlü bir ilişkinin mevcut olup olmadığını, var ise büyümeyi ne derece etkilediğini tespit etmektir. Bu bağlamda, kamu özel işbirliği modelinin ülkemizde uygulanmaya başlandığı 1986 yılından 2018 yılına kadar geçen süre içerisinde yapılan yatırımlar ele alınmıştır. Bu doğrultu da, değişkenler arasındaki ilişkiyi tespit edebilmek için söz konusu yatırımların ekonomik büyüme ile ilişkisi GSYH oranlarındaki değişiklikler ile karşılaştırmaya tabi tutulmuştur. Karşılaştırma sonucunda kriz dönemleri ve takip eden yıllarda bu yatırımların düştüğü ve yatırımların yüksek olduğu yıllarda ekonomik büyümede pozitif bir büyüme gerçekleştiği görülmüştür. Kamu özel işbirliği yatırımları ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki literatürde sıklıkla tartışılan bir konu değildir. Literatürde kamu özel işbirliğinin tanımı ve uygulanabilirliği ile ilgili çalışmalar mevcut olmakla birlikte, kamu özel işbirliği yatırımlarının ekonomik büyümeye yapmış olduğu etkilere yönelik çalışmalar ülkemizde yeterli düzeyde değildir. Dolayısıyla çalışmanın bu yönüyle literatüre katkı sunması beklenmektedir.Öğe Vergi aflarının vergi mükellefleri açısından vergi uyumuna etkisi: Batman ili örneği(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-06-18) Akbulut, İslam; Şiriner, İsmailDevletlerin, kamusal gereksinimleri karşılamak ve topluma karşı görevlerini yerine getirmek amacıyla ortaya çıkacak harcamaları karşılamaları için gelire sahip olmaları gerekmektedir. Bu aşamada kamu gelirlerinden faydalanılmaktadır. Kamu gelirleri içinde vergiler devlet açısından önemli bir gelir kaynağıdır. Bu gelir kaynağı ise vergi yükümlülerinden elde edilir ve yükümlüler açısından da yapılmış ya da yapılacak her türlü ödeme bir yük olarak görülebilmektedir. Vergi yükümlüleri yani mükellefler bu yükten kurtulmak için vergi kaybını artırıcı çeşitli işlemlere başvurabilmektedirler. Bu kayıp ve kaçağı artırıcı işlemlere başvurmayan mükellefler ise doğrudan ödemeleri gereken vergileri kısmen ya da tamamen ödememe eyleminde de bulunabilmektedirler. Gerek vergi kayıp ve kaçağını artırıcı işlemler gerek vergilerin kısmen ya da tamamen ödenmemesi sonucunda devletin gelirinde azalmalar meydana gelmektedir. Devletler hem gelirdeki azalışı durdurmak hem de kamusal gelirleri artırmak amacıyla vergi aflarına başvurabilmektedir. Vergi sistemi içerisinde vergi afları bundan dolayı önemli bir yere sahiptir. Çalışmamızda verginin tanımı, özellikleri, konusu ve nitelikleri incelenmiştir. Bununla beraber vergi uyumu, vergi uyumsuzluğu, vergi uyumsuzluğunun türleri, vergiye uyumu etkileyen faktörler, vergiye uyum sağlanmasının faydaları ve sonuçlarına değinilerek mükellefler üzerindeki etkileri saptanmaya çalışılmıştır. Bu çalışmada vergi aflarının çıkarılma sebepleri, Türkiye’de çıkarılan vergi afları ve çıkarılan vergi aflarının mükellefler üzerindeki etkileri incelenmiştir. İnceleme yapılırken vergi afları ile ilgili teorik bilgilere de yer verilmiştir. Çalışmamızın son bölümünde yapılan anket çalışması ile vergi aflarının vergi mükellefleri açısından vergi uyumuna etkisi üzerindeki etkileri hakkında yapılan değerlendirmeler yer almaktadır.Öğe Kültür ekonomisi unsurlarının kalkınmaya etkisi: TRC2 bölge örneği(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-06-18) Elçioğlu, Merve; Aydın, Halil İbrahimKültür ve kalkınma kavramları birbiri ile etkileşimde olan olgular olarak, ülkeler arası ya da bölgeler arasındaki kalkınma farklılıklarını azaltma noktasında büyük önem arz etmektedir. 21.yüzyıllın başlarında toplumların bünyelerinde barındırdığı kültürel mirasları, inançları, giyim-kuşam, yemekleri, eserleri gibi birçok faktör dijital ortamlarda bu kültürel ürünlerin yerelden ulusa açılmasını sağlayıp tanıtım ve pazarlamasıyla kültürel ekonominin temelini oluşturmuştur. Bu tezin amacı, kültür ekonomisinin kalkınma sürecini ne denli etkilediğini TRC2 (Şanlıurfa- Diyarbakır) bölgesi örneği ile ortaya çıkarmaktır. Bu bağlamda TÜİK’ten alınan kültürel ekonomi unsurlarının verileri ile ilk aşamada iller ayrı ayrı tahlil edilmiş ve daha sonraki aşamada iki ilin kültürel unsurları karşılaştırarak incelenmiştir. Sonuç olarak; Şanlıurfa ilinde kütüphane ve müze istatistiklerinin kalkınmaya etkisi daha fazla iken Diyarbakır ilinde sinema ve tiyatro istatistiklerin kalkınmaya etkisinin daha ön planda olduğu bulgusuna varılmıştır.Öğe Bölgesel kalkınmada kadının rolü: TRC2 bölge örneği(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020-06-29) Fidanten, Nesrin; Aydın, Halil İbrahimHer ülkenin kalkınmışlık seviyesi diğer ülkelere göre farklı olmaktadır. Çünkü ülkeler birbirlerinden farklı zaman dilimlerinde kalkınma süreçlerini başlatmıştır. Bu da ülkeler arasındaki kalkınma farklılıklarını beraberinde getirmektedir. “Kalkınma olgusu” Sanayi Devrimi’ni yaşamış olan ülkelerle ortaya çıkmıştır. Bu ülkeler Sanayi Devrimi’ni yaşadıktan sonra bu devrimi yaşamayan ya da bu devrimden etkilenmeyen ülkelere gelişmişlik konusunda daha ilerde yer almaya başlamışlardır. Sanayi Devrimi’ni yaşayan ülkeler bu noktada “gelişmiş ülke” olarak küreselleşme ve büyüme olguları üzerinde çalışmalar yürütürken diğer taraftan Sanayi Devrimi’ni yaşamayan “az gelişmiş ülkeler” kalkınma olgusu üzerinde durup bu konuda çalışmalar yürüterek, gelişmiş ülkelerle aralarında açılan farkı kapatmaya çalışmaktadırlar. Bu kapsamda kalkınma hem ekonomik hem kültürel hem de sosyal alandaki gelişmeleri içinde barındırmaktadır. Ülkeler arasında olduğu kadar bölgelerarasında da gelişmişlik farkları mevcut olmaktadır. Ülke bünyesindeki bazı bölgelerin kaynakları aktif olarak kullanılmakta ve diğer bölgelere göre daha çok yatırım çekmekte, nitekim bölgeler arasındaki dengesizliği büyütmektedir. Ancak ekonomik kalkınmanın gerçekleşmesinin yolu bölgelerarasındaki eşitsizliğin azaltılması ya da ortadan kaldırılmasından geçmektedir. Dünya nüfusunun yarısı kadınlardan oluşmaktadır. Dolayısıyla ekonomik, sosyal, kültürel, siyasal olmak üzere birçok alanda, gelişmenin gerçekleşmesi için erkekler ile beraber kadınlar da aktif rol almalıdırlar. Ancak genellikle iş hayatı sahnesinde birçok engele rağmen boy gösteren kadınlar, bu konuda tarih boyunca oldukça emek sarf etmiş olmakla beraber hâlâ istenilen konuma yerleşememektedirler. Özellikle kalkınma konusunda kadın işgücünün etkisi oldukça kayda değer olmaktadır. Bu çalışma ile kalkınma ve bölgesel kalkınma konuları kavramsal olarak ele alınmıştır. Buradan hareketle kadın ve kalkınma arasındaki ilişki açıklanmaya çalışılmakta ve bu doğrultuda TRC2 (Şanlıurfa- Diyarbakır) Bölgesinde genelde atıl durumda olan kadın işgücünün bölge kalkınması ve gelişmesinde güçlü bir potansiyel halinde olduğu, bu potansiyelin kullanılmasıyla beraber bölgedeki kalkınma sürecinin hızlanacağı düşünülmektedir.Öğe Kümelenme ve yerel ekonomik kalkınma: Batman tekstil sektöründe kümelenme düzeyinin belirlenmesi(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020-01-09) Suçin, Tuğba; Çayın, MücahitSon zamanlarda ülkelerin/bölgelerin büyüme ve kalkınmalarında önemli bir etken olarak sektörel kümelenmeye vurgu yapılmaktadır. Özellikle firmalar için uluslararası rekabet açısından destek sağlayan kümelenme aynı zamanda; firmaların zorluk ve engeller karşısında işbirliği içerisinde olmasını sağlamaktadır. Ayrıca bölgelerin yetenek ve potansiyellerini destekleyerek ortaya çıkarılması açısından önemli bir konu haline gelmektedir. Buradan hareketle bu çalışmada Batman’da giderek artan tekstil sektöründeki kümelenme düzeyi ve bu kümelenmenin gerek firmalara gerekse yerel ekonomik kalkınmaya olan etkileri incelenmeye çalışılmıştır. Bu çerçevede Batman ili tekstil sektöründe faaliyet gösteren 117 firma örneklem olarak seçilmiş ve bu firmalara ilişkin bilgiler anket yöntemiyle elde edilmiştir. Anketten elde edilen veriler ile bazı istatistikî analizler gerçekleştirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda Batman tekstil sektöründe kümelenme düzeyinin yok denecek kadar az olduğu görülmüştür. Ayrıca tekstil sektöründe kümelenmenin etkin olması durumunda yerel ekonomik kalkınmaya olumlu katkıda bulunacağı tespit edilmiştir.Öğe Bitcoin ekonomisi:Kripto para Bitcoin'in finans sektörü içindeki yeri(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-06-18) Ceylan, Mehmet Emin; Şimşek, HamzaBu çalışmanın amacı, kripto paranın kavramsal çerçevesini ortaya koyduktan sonra, bir kripto para olan Bitcoin para sistemin yapısını kavramsal ve teorik olarak incelemektir. Bu çalışmada teorik olarak kavramsal çerçeve verildikten sonra ulusal ve uluslararası literatür taraması yapılarak Bitcoin para analiz edilmektedir. Bu kapsamda, kripto para sistemlerinden en çok kullanılanı ve tüm dünyada popüler olan Bitcoin sanal paranın analiz edilmesi büyük önem arz etmektedir. Dolayısıyla, bu araştırmanın teorik bakımdan literatürde bu alanda mevcut bulunan boşluğun doldurulmasına yönelik önemli bir katkı yapması beklenmektedir.Öğe Avrupa Birliği üyelik sürecinde Türkiye’nin yeşil büyüme göstergelerinin değerlendirilmesi(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020-06-19) Nasıroğlu, Muhammed Mansur; Aydın, Halil İbrahimTüm ülkeler mutlak suretle büyümek ve ilerlemek için çaba sarf etmektedir. Ülkeler büyüme ve kalkınma süreçlerini tamamladıktan sonra ise sürdürülebilir büyüme trendini yakalamak isterler. Ancak büyüme isteğinin tek amaç haline gelip, insanın ve tabiatın göz ardı edilmesiyle doğaya zarar verilmesi de kaçınılmaz son olmaktadır. Bu bağlamda yakın geçmişte bazı ülkeler büyümeden ziyade yeşil büyümeye odaklanmış ve geleneksel büyümeden yeşil büyümeye doğru bir dönüşüm içerisine girmiştir. Son yıllarda gündemi yoğun bir şekilde meşgul eden ve araştırmalara konu olan Yeşil Büyüme modeli çerçevesinde, Türkiye’de de önemli gelişmeler söz konusu olmaktadır. Bu bağlamda, Avrupa Birliği üyelik sürecinde Türkiye’yi, diğer aday ülkeler ve Avrupa Birliği ile karşılaştırılarak değerlendirilmesi çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Söz konusu değerlendirme veri mevcudiyetine göre 1990-2018 arası yıllarını kapsamaktadır. Ayrıca, ortak veri aralığına sahip seçilmiş OECD yeşil büyüme göstergeleri üzerinden de değerlendirme yapılmaktadır. Yapılan bu değerlendirmeler CO2 verimliliği, enerji verimliliği, çevresel risklerin etkileri, teknoloji ve inovasyon ve ekonomik durum ekseninde gerçekleştirilmiştir.Öğe Doğal gaz enerjisi tercih nedenleri: Batman ili üzerine bir uygulama(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020-01-09) Tuzun, Hakan; Çayın, MücahitGünümüzde önemi giderek artan ve stratejik bir enerji türü olan doğal gaz başta konutlarda olmak üzere iş yerleri, endüstriler ve resmî kurumlarda kullanılmaktadır. Kömür ve petrol gibi enerji kaynaklarına göre daha ucuz ve çevre dostu olan doğal gaz enerji kaynağının kullanımı gerek dünyada gerekse Türkiye`de giderek artmaktadır. Bu çalışmanın temel amacı; 2012 yılından itibaren Batman ilinde kullanılmaya başlanan doğal gaz enerjisi tercihini etkileyen faktörleri belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda 107.302 hanehalkı anakütlesi üzerinden 412 hanehalkına anket uygulanmış ve anketten elde edilen veriler ile istatistiki analizler gerçekleştirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda mahalle, yaş, eğitim düzeyi, meslek ve çalışma durumu gibi bazı değişkenler bazında anlamlı farklılık bulunurken cinsiyet, konutların yapılış tarihi ve konutların sahiplilik durumu gibi değişkenler bazında anlamlı farklılık bulunamamıştırÖğe Sanal para örneği BİTCOİN’in finansal piyasalar üzerine etkileri(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019-07-10) Ece, Ebubekir; Şimşek, HamzaSanal para birimleri hem evrensel para birimi olma iddiaları hem de barındırdığı blok zincir teknolojisi ile son yılların en popüler finansal yeniliği olarak adından söz ettirmektedir. Özellikle türünün ilk ve en popüler örneği olan Bitcoin, ekonomik hayatta hızla yer edinmiş, günlük ticari işlemlerde kullanılmaya başlanmıştır. Alt yapısında barındırdığı dağıtık defteri kebir teknolojisi, merkezi bir otoriteye olan bağımlılığı ve güven zorunluluğu ortadan kaldırmış finansal özgürlük açısından yeni bir dönem başlatmıştır. Ekonomik ve bilimsel gelişmeler neticesinde gittikçe soyut bir yapıya bürünen para kavramı özellikle gelişmiş ekonomilerde daha soyut bir kavram haline gelerek yerini dijital paralara bırakmıştır. Ticari işlemlerin internet üzerinden yapılmasıyla başlayan evrimleşme süreci geleneksel ödeme yöntemlerinde köklü değişimler yaratarak yeni sistemler meydana getirmiştir. Bitcoin’in ekonomik birimler tarafından çabuk benimsenmesi ve artan talebi nedeniyle işlem hacminde meydana gelen yüksek artışlar finansal piyasaların dikkatini çekmiş, köklü yenilik yapmaya zorlamıştır. Evrensel para birimi olma potansiyeli itibari para birimlerini, dağıtık defteri kebir teknolojisi ise başta merkez bankaları olmak üzere aracı kurumları tehdit etmiş varlıklarını sorgulatmıştır. Bu kapsamda çalışmada sanal para birimleri ve Bitcoin alanındaki gelişmeler ele alınmış, finansal piyasalar üzerine olası etkileri incelenmiştir. Yapılan araştırmalar sonucunda Bitcoin ve sanal para birimlerinin barındırdığı teknolojik yeniliğin finansal sistem unsurlarını tehdit ettiği ve yeniliğe zorladığı ancak mevcut durumda itibari para birimlerinin yerini alma ve merkez bankası gibi düzenleyici kurumları devre dışı bırakması ihtimalinin zayıf olduğu görülmüştür.Öğe Bölgesel kalkınmada kadın girişimciliğin etkisi: Elazığ ili örneği(Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020-01-10) Pirinççi, Ayşe Esra; Oğuz, OnurÜlkelerin kalkınmışlık düzeylerine göre gelişmiş-gelişmekte olan-az gelişmiş şeklinde bir ayrıma gidilmektedir. Kalkınma bireyde başlar, eğitim ile gelişir iş gücü ile bölgeye katkı sağlar ve dışa bağımlılığın azalmasına yardımcı olur. Kalkınmanın temel anlamda gelişmesi hem bölgedeki sosyal ve kültürel gelişimi arttırır, hem de bireylerin refah seviyesini yükselterek daha mutlu bir ortamda yaşamasına katkı sağlar. Ayrıca kalkınma kavramı bu noktada büyüme kavramından ayrışır. Büyüme kavramı niceliksel bir gelişimi ifade ederken, kalkınma kavramı niteliksel bir gelişimi ifade eder. İnsanın doğasında bulunan özellikler girişimciliği her zaman sıcak tutmaktadır. Girişimcilik, insanın doğasında olan yeni bir şeyler üretme, topluma katkı sağlama ve gelişme olarak karşımıza çıkmaktadır. Bireyin kendi içindeki yüksek gelir elde etme, patron olma ve iş kurma isteğiyle devam etmektedir. Çalışmada Elazığ İli üzerinden kadın girişimcilerin bölgesel kalkınmaya ve aktif iş hayatına katkıları araştırılmıştır. Anket yönteminin kullanıldığı çalışmada elde edilen bulgular, kadın girişimcilerin iş yerlerine yönelik beklentileri arasında; istihdam sağlamak, üretime katkı yapmak ve göçü azaltmak şeklinde olduğu görülmektedir.