4 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Öğe Spektroskopik yöntemlerin kültür varlıkları kaçakçılığı vakalarının çözümündeki yeri(Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, 2014) Aydın, MahmutKültür varlıklarının kopyalarının yapılarak koleksiyonerlere satılması Rönesans dönemine kadar geriye gitmektedir. Günümüzde gelişen kopyalama teknolojisi müze ve koleksiyonerleri sahte eserlerle tehdit etmektedir. Geleneksel eser orijinalliğini belirleme metodu olan görsel eser inceleme yöntemi tek başına koleksiyonların sahte eserlerden korunmasına yetmemektedir. Bunun yanı sıra müze koleksiyonlarında bulunan orijinal eserlerin kötü niyetli müze çalışanları tarafından sahteleriyle değiştirilmesi konusunda da çağımızda riskler ortaya çıkmaya başlamıştır. Buna ek olarak yurt dışına kaçırılan Türkiye’ye ait eserlerin ülkemize iadesinde spektroskopik yöntemlerin önemli rolü bulunmaktadır. Kültür varlıklarının incelenmesinde en temel ilkelerden biri kullanılacak analitik yöntemin tahribatsız ve in situ analiz yapma imkanı tanımasıdır. Bunun yanı sıra bir eserden birden çok analiz yapma imkanı vermesi, analiz sonuçlarını kısa sürede vermesi gibi özelliklere sahip olması gerekmektedir. Taşınabilir X Işınları Flüresans Spektrometresi (P-EDXRF) kültür varlıklarının incelenmesi için gerekli tüm özellikleri içerisinde barındırmaktadır. Ülkemizde özellikle Uşak Müzesinde bulunurken sahtesiyle değiştirilerek çalınan Kanatlı denizatının (Hippocampus) Almanya’da ele geçen benzerinin ülkemizden çalınan kanatlı denizatı olup olmadığı konusundaki çalışmalarda P-EDXRF kullanılmış ve eserin orijinalliği kanıtlanarak ülkemize iadesi sağlanmıştır. Bunun yanısıramüzelerde bulunan orijinal eserlerin kimyasal kompozisyonunun spektroskopik yöntemlerle kayıt altına alınması yöntemiyle eserlerin değiştirilmesinin önüne geçilebilir ve kayıt altına alınan eserlerin çalınması durumunda bulunan eserin çalınan eser olup olmadığı çalışmalarında da kullanılabilir.Öğe Preliminary results of an archaeometrical study on red brown wash ware samples from the upper tigris region(Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2017-09) Güngör, Akarcan; Bayazıt, Murat; İssi, Ali; Işık, İskenderYukarı Dicle Bölgesi tarih boyunca önemli gelişmeler ve kültürel etkileşimlere tanıklık etmiştir. Günümüzde ise bu bölge Ilısu Barajı’nın faaliyete geçmesiyle su altında kalma veya barajın etki alanı altında kalma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu çalışma Yukarı Dicle Vadisi’ndeki çeşitli alanlarda ele geçen Kızıl Kahve Boya Astarlı Mallar’ın (Red Brown Wash Ware: RBWW) karakterizasyonunu içeren bir araştırma projesinin ön sonuçlarını sunmaktadır. Bu seramikler Erken Tunç Çağı’nın sonları ve tüm Orta Tunç Çağı’nda bölgede ortaya çıkmıştır. Mevcut çalışmada temsili RBWW örnekleri için uygulanan kimyasal analiz (XRF) sonuçları seramiklerin üretiminde kullanılan başlangıç hammaddelerindeki farklılık veya benzerliklerin ortaya çıkartılması kapsamında ele alınmıştır. Temel oksitler (SiO2+Al2O3) ve alkali-toprak alkali oksitlerin toplamları (MgO+K2O+Na2O+CaO) ile CaO ve Fe2O3 içerikleri seramiklerin muhtemel yapısal özelliklerinin belirlenmesi amacıyla değerlendirilmiştirÖğe Seramik arkeometrisinde TG-DTA termal analiz uygulamaları(Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2014-09) Taşkıran, Gürbüz; Bayazıt, Murat; Işık, İskender; İssi, Ali; Ersan Eruş, Hazal ÖzlemArkeolojik kazılarda en sık rastlanılan malzemeler arasında bulunan pişmiş toprak ürünler (seramikler) arkeometrik araştırmalarda yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Termal analiz yöntemlerinden biri olan termogravimetrikdiferansiyel termal analiz (TG-DTA) tekniği seramiklerin özellikle üretim şartlarının ortaya çıkarılmasında sıklıkla tercih edilmektedir. Bu yöntem ile belirlenen endotermik/ekzotermik etkiler ve buna bağlı olarak gözlemlenen ağırlık kaybı değerleri sayesinde higroskopik ve kimyasal su içeriği, organik madde ihtivası, kalsit ve dolomit gibi karbonatlı malzemelerin varlığı ve polimorfik dönüşümlerin tespiti yapılabilmektedir. Elde edilen veriler ışığında seramiklerin hammadde içeriği ve üretim özellikleri hakkında yorumlar yapılabilmektedir. Bu çalışmada Kuriki Höyük (Batman, Türkiye) arkeolojik yerleşim alanında ortaya çıkarılan bazı temsili çömlek buluntularının termogravimetrik-diferansiyel termal analiz incelemeleri, numunelerin XRD metodu ile belirlenmiş mineral/faz içerikleri üzerinden yorumlanmıştır. Bu değerlendirme neticesinde TG-DTA tekniğinde elde edilen sonuçların seramik arkeometrisindeki karşılıkları bir kez daha ortaya konulmuşturÖğe Kuriki Höyük arkeolojik kazı alanında ele geçen bazı seramik buluntuların sem/edx incelemeleri(Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2014-09) Taşkıran, Gürbüz; Bayazıt, Murat; Işık, İskender; İssi, Ali; Ersan Eruş, Hazal ÖzlemPişmiş toprak malzeme olan kil esaslı seramiklerde sıcaklığın yükselmesiyle birlikte bazı fiziksel ve kimyasal değişimler görülmektedir. Optik mikroskopların vitrifikasyon ve sinterlenme davranışlarını incelemede sınırlı imkânlar sunması nedeniyle, mikroyapısal ve mikrokimyasal özellikler çoğunlukla taramalı elektron mikroskobu/enerji-dalgaboyu dağılımlı X-ışını spektroskopisi (SEM/EDX-WDX) tekniği ile incelenmektedir. Geri saçınımlı elektron (BSE) ve ikincil elektron (SE) görüntüleriyle vitrifikasyon dereceleri (başlangıç, süregelen veya ilerlemiş) belirlenmekte ve bununla birlikte taneler arası etkileşimlerin incelemesiyle antik seramiklerin yapısal özellikleri ve üretim süreçleri hakkında önemli bilgiler elde edilmektedir. Mikron ölçekte bölgesel, çizgisel veya noktasal yapılabilen kimyasal analizler sayesinde taneler arası ve taneler ile matris arasındaki etkileşimlerin varlığı, element ve oksit içerikleri ile belirlenebilmektedir. Bu çalışmada Batman iline yaklaşık 15 km uzaklıkta bulunan Kuriki Höyük arkeolojik kazı alanında ele geçen bazı temsili seramik buluntuların taramalı elektron mikroskop incelemeleri üzerinden SEM/EDX mikroyapısal ve mikrokimyasal karakterizasyon tekniğinin seramik arkeometrisindeki yeri ve önemi üzerinde durulmuştur.