3 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Öğe II. Dönem Urfa Milletvekillerinden Mehmet Refet (Ülgen) Bey’in hayatı ve meclis faaliyetleri(Celal ÖNEY, 2018-04-24) İdem, TekinBu çalışmada II-VI. Yasama dönemlerinde Urfa Milletvekili olarak TBMM’de görev yapan Mehmet Refet (Ülgen) Bey’in biyografisi ve II. Yasama Dönemi meclis çalışmalarına katkısını ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. II. Yasama Dönemi, Türk devrim tarihi içerisinde özel bir yere sahiptir. Cumhuriyetin fikri temellerinin atılması ve kurumsallaştırılması genel olarak bu dönemde gerçekleşmiştir. Budapeşte Büyükelçiliği’ne atanması üzerine Urfa Milletvekilliğinden istifa eden Hüsrev (Gerede) Bey’in yerine 1924 yılında yapılan ara seçimlerde Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürü Mehmet Refet (Ülgen) Bey, Urfa milletvekili olarak seçilmiştir. 11 Ocak 1925’te TBMM’ye katılan Mehmet Refet Bey; kendisinin de bir öğretmen olması, uzun yıllar ülkenin birçok yerinde öğretmenlik ve idarecilik yapmış olması sebebiyle Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorunlarına hakim bir kişidir. Milletvekilliği döneminde özellikle eğitim camiasının sorunlarını TBMM’ye taşımış ve bu sorunların çözümü için çaba sarf etmiştir. Öğretmenlerin askerlik süresi, İlköğrenimin Türk okullarında yaptırılması, Maarif Teşkilatı Kanunu’nun değiştirilmesi, Türkiye’de Türkçe konuşulması, Lise ve ortaokullara parasız yatılı öğrenci alınması, Milli Mücadele’deki fedakarlıklarından dolayı Urfa Vilayeti’nin manevi şahsına Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası verilmesi Mehmet Refet Bey’in yapmış olduğu kanun tekliflerinden öne çıkanlardır.Öğe Gençlik kampı kadın lider adaylarının özgüven düzeyleri(Kastamonu Üniversitesi, 2017-01-15) Esentaş, Melike; Karacan Doğan, Pınar; Şahin, Hacı Murat; Işıkgöz, Mustafa EnesBu araştırmanın amacı; Gençlik ve Spor Bakanlığı [GSB] tarafından eğitime alınan gençlik kampı kadın lider adaylarının özgüven düzeylerinin incelenmesidir. Araştırma tarama modelinde olup araştırmanın çalışma grubunu GSB’nın 2014 yılında Antalya’da düzenlediği “Gençlik Kampı Lider Adayları” eğitimine katılan 326 Kadın Lider Adayı oluşturmaktadır. Araştırmada veriler “Özgüven Ölçeği” elde edilmiştir. Verilerin analizinde SPSS 22.0 programı kullanılmış, tanımlayıcı ve çıkarımsal istatistik kapsamında t testi ve tek yönlü varyans (ANOVA) analizlerinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda; spor yapan gençlik kampı kadın lider adaylarının özgüven düzeylerinin spor yapmayan kadın lider adaylarından daha yüksek çıktığı görülmüştür. Ayrıca kadın lider adaylarının baba eğitim değişkeni ile özgüven düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir.Öğe Türk yükseköğretiminin rasyonalist evrimi ve Darü’l-Fünun’da görev yapmış yabancı uyruklu bilginler(Dicie Üniversitesi, 2019-04-22) Özteke, FahriEn eski tarihlerden bu yana her topluluk bir eğitim sistemine sahiptir. Uygarlığın gelişimiyle eş güdümlü olarak eğitim sistemlerinin kapsamı da genişledi. Çoklu bir bütün olan eğitim sistemlerinde önemli yer tutan öğelerden biri de yetişkinlerin edinim kazanmasını sağlamaktır. Batı dünyası önce klasik lise ardından üniversite tesis ederek bu konuda yol aldı. Osmanlılar ise bir takım girişimlerden sonra Darü’l-fünun’u kurarak ileri yaştaki insanlarını eğitmeye çalıştı. Yaklaşık 70 yıllık tarihiyle Darü’l-fünun Türk yükseköğretiminin nasıl özgürleşmeye çalıştığını, hangi baskılara karşı direnç gösterdiğini ve ülke meseleleri karşısında ne tür bir refleks verdiğini anlamamız açısından büyük öneme sahiptir. Okulun son 18 yılında görev yapan yabancı uyruklu bilginler ise gerek Osmanlı gerekse Cumhuriyet dönemlerinde yükseköğretimin yeni bir yapılanma içine girmesine rehberlik etti. Cumhuriyet’le beraber Darü’l-fünun’un yolu da devrimlerle kesişti. Bu süreçte yabancı uyruklu bilginler okulun devrimlere entegre olması için yoğun çaba harcadı. Darü’l-fünun gençliğinin fikirsel dinamizm kazanmasında, ülkenin kültürel, tarihi ve coğrafi zenginliklerini kavramasında yabancı uyruklu bilginler önemli rol oynadı. Bu bilginler araştırmalarıyla tarım, hayvancılık ve sanayinin gelişmesine katkıda bulunarak Atatürk’ün milli ekonomi ülküsüne destek verdi. Türk yükseköğretiminin şekillenmesinde ayrı bir yeri olan bu şahısların bir bölümü1933 reformundan sonra da ülkemiz üniversitelerinin gelişimi için uğraştı