Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 5 / 5
  • Öğe
    Gaziantep Tilbaşar Höyük'te ele geçen Erken Tunç Çağı mutfak kapları ve şerit perdahlı seramiklerin arkeometrik karakterizasyonu
    (Batman Üniversitesi, 2018-06-04) Ekinci, Osman; Bayazit, Murat
    Bu tez çalışmasında, Gaziantep iline bağlı Oğuzeli ilçesinin güneydoğusunda yer alan ve kazı başkanlığını Dr. Öğr. Üyesi Elif GENÇ'in yapmış olduğu Tilbaşar Höyük'te ele geçen Erken Tunç Çağı'na tarihlenen 10 adet şerit perdahlı ve 14 adet mutfak kaplarından oluşan toplam 24 adet temsili seramik numunesinin arkeometrik incelemesi yapılmıştır. Bu amaçla, numunelerin karakterizasyonunda, XRD (X-ray Difraksiyon), petrografi, SEM/EDX (taramalı elektron mikroskobu/enerji saçınımlı X-ışını spektroskopisi), FTIR (Fourier dönüşümlü kızılötesi spektroskopisi) ve TG-DTA (Termogravimetri-Diferansiyel termal analiz) yöntemleri kullanılmış ve üretim özelliklerinin (hammadde, pişirim şartları vb.) belirlenmesi amaçlanmıştır. Kullanılan analitik analiz yöntemleri ile elde edilen sonuçlar ışığında seramiklerin kimyasal ve mineral/faz içerikleri belirlenmiş ve pişirim özellikleri (maksimum sıcaklık aralığı, atmosfer, pişirim tekniği vb.) hakkında öngörülerde bulunulmuştur. EDX analizi sonucunda örneklerdeki SiO2 miktarı % 39,8-63,9, CaO miktarı % 9,86-40,22, FeO miktarı % 4,65-9,69, Al2O3 miktarı % 11,24-18,08, MgO miktarı % 1,62-3,72, K2O miktarı % 0,75-4,02, P2O5 miktarı % 5,64, TiO2 miktarı % 1,19-2,05, Na2O miktarı % 0,63-0,91 ve SO3 miktarı % 0,24 olarak belirlenmiştir. XRD analizi sonucunda kalsit, kuvars, illit/muskovit, alkali feldspatlar, plajiyoklaz, gehlenit, hematit ve piroksen belirlenen mineraller olmuştur. Kalsit, kuvars, illit/muskovit, piroksen, hematit gibi mineraller FTIR analizinde de belirlenmiştir. SEM görüntülerde seramik örneklerin büyük çoğunluğunda düşük sinterleme davranışı olduğu ve çoğunda vitrifikasyonun gerçekleşmediği veya zayıf olduğu gözlemlenmiştir. Petrografik analizde elde edilen sonuçlar neticesinde genel olarak kalsit, kuvars ve kil minerali örneklerde belirlenen mineraller olmakla beraber, hammaddenin kalkerli olduğu tespit edilmiştir. DTA analizi sonuçlarında genel olarak 700-900°C arasında endotermik pik, TG analizinde ise belirgin bir ağırlık kaybının olduğu belirlenmiştir. Bu durumda örneklerin içeriğinde bulunan kalsit, dolomit gibi minerallerin bozunmadığı ve dolayısıyla pişirim sıcaklığının 900-1000°C'ye ulaşamadığı söylenebilir. Seramik örneklerin genel olarak 700-900°C arasında pişirim sıcaklığına sahip olduğu belirlenmiştir.
  • Öğe
    Bir grup erken tunç çağı kırmızı astarlı ve yalın basit seramiklerin arkeometrik incelemesi: Tilbaşar, Gaziantep
    (Batman Üniversitesi, 2019-02-22) Tanyeri, Fürkan; Bayazit, Murat
    Bu tez çalışmasında Gaziantep ili Oğuzeli ilçesinin, 12 km güneydoğusunda yer alan ve 2015 yılından bu yana Gaziantep Müze Müdürlüğü Başkanlığı’nda ve Çukurova Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Elif GENÇ’in sorumluluğunda yürütülen Tilbaşar Höyük kazısında bulunan Erken Tunç Çağı’na ait kırmızı astarlı ve yalın basit seramiklerden oluşan toplamda 24 adet temsili seramik numunesinin arkeometrik incelemesi yapılmıştır. Bu doğrultuda, numunelerin karakterizasyonunda XRD (X-ışını difraksiyon), petrografi (optik mikroskop), SEM/EDX (taramalı elektron mikroskopi/enerji saçınımlı X-ışını spektroskopisi), FTIR (Fourier dönüşümlü kızılötesi spektroskopisi) ve TG-DTA (Termogravimetri-Diferansiyel termal analiz) yöntemleri kullanılarak örneklerin üretim özelliklerinin (hammadde, pişirim şartları vb.) belirlenmesi amaçlanmıştır. Kullanılan analiz yöntemleri ile elde edilen sonuçlar ışığında seramiklerin kimyasal ve mineral/faz içerikleri belirlenmiş ve pişirim özellikleri (maksimum sıcaklık aralığı, atmosfer, pişirim tekniği vb.) hakkında öngörülerde bulunulmuştur. Buna göre, her iki seramik grubunun da kalkerli hammaddeler kullanılarak üretildiği ve bölgenin jeolojik formasyonu dikkate alındığında bu seramiklerin büyük olasılıkla yerel üretime ait olduğu öngörülmüştür. Seramiklerin mineral/faz içeriklerine bakıldığında kırmızı astarlı seramiklerin genel olarak düşük sıcaklıkta (700-800 oC), yalın basit seramiklerin ise çoğunlukla daha yüksek sıcaklıklarda (800-900 oC) pişirildikleri saptanmıştır. Çalışma kapsamında kullanılan FTIR ve TG-DTA analizleri seramiklerin mineral içeriklerini teyit edici nitelikte sonuçlar vererek başarılı bir şekilde uygulanmıştır. Mikro yapısal açıdan bakıldığında kırmızı astarlı seramiklerde çoğunlukla vitrifikasyon belirtisine rastlanmazken, yalın basit seramiklerin bazı örneklerinde bölgesel vitrifikasyon davranışının olduğu gözlemlenmiştir. Çalışmada elde edilen veriler iki seramik grubu arasında üretim teknolojisi bakımından farklılıklar olduğuna işaret etmiştir.
  • Öğe
    Zerzevan Kalesi geç roma ve geç antik dönem mutfak kapları
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2021-08-17) Ayus, Şıvan; Aydın, Mahmut
    Zerzevan Kalesi, Diyarbakır’ın, Çınar ilçesine 13 km., uzaklıkta Demirölçek Köyü sınırları içesinde yer alan askeri bir garnizondur. Kaledeki mevcut mimari kalıntılar ve kazı çalışmalarında ele geçen buluntular incelediğinde MS 3 ve 7. Yüzyıllar arasında kalenin aktif bir şekilde kullanıldığını gösterir. Büyük bir olasılıkla yerleşimin surları ve yapılarının Anastasios I (MS 491-518) ve Justinianos I (MS 527-565) döneminde onarımlardan geçtiği ve son halini aldığı düşünülmektedir. M.S. 639 yılında İslam orduları tarafından bölgenin fethine kadar da yerleşim önemini korumuştur. 124 m yüksekliğinde kayalık bir tepe üzerine kurulan kale, Roma ve Parth/Sasani mücadelelerine sahne olmuştur. 2014’te başlayan ve kesintisiz devam eden kazılarda gözetleme kulesi, surlar, Mithraeum, yeraltı sığınağı, kilise, askeri ve sivil konutlar, yeraltı ibadethanesi, sunaklar, kaya mezarları ve su kanalı gün yüzüne çıkarılmıştır. Tez kapsamında ele alınan seramik eserler “Zerzevan Kalesi Geç Roma ve Geç Antik Dönem Mutfak Kapları” başlığı altında incelenmiştir. Değerlendirilmeye alınan seramik eserler 2015-2020 yılları arasını kapsamaktadır. Zerzevan Kalesi kazılarında ele geçen eserlerin analojisi benzer örnekler üzerinden ve buluntu kontekstine göre yapılmıştır. Tez kapsamında 82 seramik eser değerlendirilmeye alınmıştır. Yapılan çalışmalar neticesinde 82 eserin 59’u Geç Roma, dördü Parth üretimli olduğu öngörülmektedir. Bu örnekler dışında herhangi bir benzerine ulaşılamayan 17 örnek de mevcuttur. Bu örneklerin yerel veya bölgesel olabileceği değerlendirilmiştir. Zerzevan Kalesi Kazılarında Geç Roma Dönemi ağırlıklı seramikler hakimdir. Geç Roma Dönemi seramikleri ağırlıklı olarak MS 3 ve 7. Yüzyıllar arasına tarihlenmektedir. Geç Roma örnekleri dışında Parth Dönemi’ni temsil eden örneklere de rastlanmıştır. Bu örnekler daha çok MÖ 3 - MS 3. yüzyıllara arihlenir. En erken örnekler Geç Helenistik-Erken Roma Dönemi, Geç Roma Dönemi örnekler ise MS 7 yüzyıllara kadar gitmektedir. Zerzevan Kalesi Kazılarında Brittle Ware (Gevrek Mallar), Kuzey Suriye Amphoraları I, Phokaia Kımrızı Astarlı Seramikleri gibi önemli mal gruplarına ait örneklere rastlanmıştır. Zerzevan Kalesi seramikleri Suriye, Levant, İran ve batı etkileşimini yansıtmaktadır.
  • Öğe
    Orta Fırat Bölgesi erken ve orta tunç çağı'na ait bir grup seramiğin arkeometrik yöntemlerle incelenmesi
    (Batman Üniversitesi, 2019-06-19) Çağine, Didem; Bayazit, Murat
    Bu tez çalışmasında, Tilbaşar Höyük (Gaziantep), Erken Tunç Çağı yalın basit seramikler (üç ayaklı çömlek) ve Orta Tunç Çağı tarak bezemeli ağzı yivli seramiklerin arkeometrik karakterizasyonu gerçekleştirilmiştir. İncelenen seramiklerin hammadde içerikleri ve üretim teknolojileri farklı analiz teknikleri kullanılarak belirlenmiştir. Karakterizasyon sürecinde XRD (X-Ray Difraksiyon), ince kesit (optik mikroskop), SEM/EDX (Taramalı Elektron Mikroskobu/Enerji Saçınımlı X-ışını spektroskopisi), FTIR (Fourier Dönüşümlü Kızılötesi Spektroskopisi) ve TG-DTA (Termogravimetri Diferansiyel Termal Analiz) yöntemleri kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlar her iki örnek grubunun da kalkerli kil içeren hammadde kaynaklarından üretildiğine işaret etmektedir. Bölgenin jeolojik formasyonuna bakıldığında, incelenen seramiklerin yerel üretim olma olasılığının yüksek olduğu görülmüştür. Belirlenen mineral ve faz içerikleri seramiklerin genel itibariyle üç farklı sıcaklık aralığında piştiğine işaret etmiştir; 700-800oC, 800-900oC ve 900-950oC. Petrografik analiz sonuçları Erken Tunç Çağı (üç ayaklı çömlek) yalın basit seramik buluntularda minerallerin bazalt kayaç kökenliği olduğuna, Orta Tunç Çağı tarak bezemeli ağzı yivli seramiklerdeki minerallerin ise bazalta ek olarak silt taşı, kum taşı ve marn kökenli olduğuna işaret etmiştir. Çalışmada tamamlayıcı teknik olarak kullanılan FTIR ve TG-DTA analizleri seramiklerin kimyasal ve mineralojik içeriklerini teyit eden sonuçlar vermiştir. Seramiklerin SEM görüntülerinde genel olarak zayıf vitrifikasyon saptanırken, bazı numunelerde kısmi olarak bölgesel vitrifikasyon davranışı olduğu gözlemlenmiştir.
  • Öğe
    Nevşehir Ovaören kazılarında ele geçen demir çağı seramiklerinin arkeometrik incelemesi
    (Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-03-12) Özdaş, Büşra; Bayazit, Murat
    Arkeometri, sosyal ve mühendislik bilimlerinin çeşitli alanlarını kapsayan ve sürekli gelişen bir bilim dalıdır. Arkeometrik incelemeler tarihsel gelişimleri açığa çıkarması ve yorumlamaya olanak sağlamasından dolayı arkeolojik çalışmaların değerlendirilmesinde son derece önemli ve gereklidir. Bu noktadan yola çıkan mevcut çalışma Nevşehir İli, Gülşehir İlçesi sınırları içerisindeki Ovaören Köyü’nde sürdürülen arkeolojik kazılarda ele geçen Demir Çağı’na tarihlenen seramiklerin detaylı arkeometrik incelemesini kapsamaktadır. İlk kez 2007 yılında arkeolojik çalışmaların başladığı Ovaören kazısında Kızılırmak Nehri’nin yaklaşık 25 km güneyinde yer alan Topakhöyük, Yassıhöyük ve teras alanı olmak üzere 3 farklı arkeolojik birim tespit edilmiştir. Şimdiye kadar tespit edilen veriler höyükteki en erken yerleşim evresinin Erken Tunç III dönemine kadar indiğini göstermiştir. Ovaören’in Erken Tunç Çağı’ndaki asıl yerleşim alanı ise Yassıhöyük’ün 350 metre batısındaki Topakhöyük ve teras alanı olup, söz konusu alanda Erken Tunç II döneminin başlarından Orta Tunç Çağı’nın ilk çeyreğine kadar uzanan yerleşim tabakaları tespit edilebilmiştir. Ovaören-Yassıhöyük’ün söz konusu dönemlerde bölgenin önemli merkezlerinden biri olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, bölgede ele geçen seramik buluntular üzerinde yapılacak arkeometrik incelemelerin mevcut literatüre önemli katkı sunacağı öngörülmektedir. Mevcut çalışmada Nevşehir ili Ovaören yerleşimindeki Demir Çağı’na tarihlenen temsili seramikler için arkeometrik karakterizasyon yapılması hedeflenmiştir. Bu amaçla X-ışını difraksiyon (XRD), portatif X-ışını floresans (p-XRF) spektroskopisi, taramalı elektron mikroskobu (SEM) ile birlikte enerji saçınımlı X-ışınları spektrometresi (EDX), Fourier dönüşümlü kızılötesi (FTIR) spektroskopisi yöntemleri kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlar Demir Çağı seramiklerinde hammadde açısından örneklerin hemen hemen yarı yarıya birbirinden ayrıldığını göstermiştir. Analitik veriler Demir Çağı seramikleri içerisindeki çeşitliliğin fazla olduğunu göstermekte ve bir anlamda ithal ürünlerin de örnek seti içerisinde olabileceğini ve/veya alternatif hammadde kullanımını akla getirmektedir. Mineralojik içerik ve mikro yapı özellikleri seramikler için 700-1000oC arasında değişen pişirim sıcaklıklarına işaret etmiştir.