5 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Öğe 316 no'lu Midyat Şer'iye Sicili transkripsiyonu ve değerlendirmesi (Hicri 1329-1337/Miladi 1913-1921)(Batman Üniversitesi, 2016-01) Üce, Mehmet Salih; Sevinç, TahirÇalışma konusu olarak seçtiğimiz 316 numaralı Midyat şer'iye sicili 1329-1337 (1911-1918) yılları arasında Midyat ve Midyat'a bağlı nahiye ve köylerde mahkemeye intikal etmiş kayıtları ihtiva etmektedir.Araştırmamıza konu olan 316 numaralı Midyat şer'iye sicili bize, bu sicilin ait olduğu yıllarda Midyat'ın tarihi, sosyal, ekonomik ve kültürel hayatı hakkında ipuçları vermekte ve vekâlet defteri olduğu için sonuçlanmış dava kayıtlarını içermektedir. Sicilde gayrimüslimler ve Müslümanlar arasındaki son derece uyumlu toplumsal ilişkiler olduğuna dair bazı sonuçlara varılmıştır.Başbakanlık Osmanlı arşivinde Midyatla ilgili üç defter daha bulunmaktadır ancak, bunların tamamı 316 nolu Midyat şer'iye siciline benzer davaları kapsamaktadır. Midyat'ı ilgilendiren başka defter bulunmaması sebebiyle elde ettiklerimiz vekâlet davalarıyla sınırlı kalmıştır.Öğe Hicri 1261/Miladi 1845 tarihli Diyarbakır merkez kazası gayrimüslim nüfus defteri transkript ve değerlendirilmesi(Batman Üniversitesi, 2017) Ertaş, İkram; Türkmen, Mustafa NuriOsmanlı Devleti’nde klasik dönem boyunca tahrir ve toprak yazımı usulleriyle yapılmış olan sayımlar 19. Yüzyıl itibariyle modern nüfus sayımları olarak örneklerini vermeye başlamıştır. 19. Yüzyıl itibariyle modern nüfus sayımları neticesinde meydana gelen nüfus defterleri şehir, köy, kasaba ve nahiyelerin nüfusu, bu nüfusun sosyo-ekonomik yapısını anlamamızda ve bunlarla ilgili çeşitli veriler ortaya koymamızda başvurulacak en mühim kaynaklar arasında yer almaktadır. Ayrıca şehirlerin geçmişteki mahalle yapısı, nüfus yapısı, şehir, köy, kasaba ve bölgeler arasında yaşanan göç ve nakillere ışık tutmasının yanısıra, günümüzdeki insanların kendi ataları ve atalarının aile yapıları, fiziksel görünüşleri ile ilgili bilgi sahibi olmalarına nüfus defterlerinden elde ettiğimiz verilerden ulaşma imkanına sahip olabileceklerdir. Hazırlamış olduğumuz bu çalışmada 19. yüzyılın ilk yarısında Diyarbakır merkez sancağında mütemekkin olan gayrimüslim milletlerin nüfus defteri verilerinden elde ettiğimiz çeşitli bilgi ve saptamaları ortaya koymaya gayret ettik. Bu noktada Osmanlı nüfus sistemi ve nüfus sayım usullerinin bir örneğini teşkil eden bu nüfus defteri çalışmasında, Diyarbakır merkez gayrimüslim nüfusu üzerine yapılmış ilk nüfus defteri olma özelliğinin yanı sıra sekiz ayrı gayrimüslim grubun nüfusu, isimleri, icra ettikleri meslekler, yaşadıkları mahalleler, yaş ve fiziksel özellikleri, mükellef oldukları vergi oranları tespit edilmeye çalışılmıştır.Öğe Diyarbakır, Şanlıurfa ve Gaziantep geleneksel Osmanlı Dönemi çarşı örnekleri ışığında Osmanlı Dönemi ticaret anlayışı(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-01-27) Gündem, Emine; Kozbe, GülrizHan, Kervansaray, Arasta, Bedesten ve Çarşı yapıları Osmanlıların tarihi ticaret mekânlarındandır. Osmanlılar ticareti ilk dönemlerde çok önemsemeseler de Sultan II. Bayezid'in Akdeniz Bölgesi'nde ticaret için önemli limanların olduğu Antalya ve Alanya'yı ele geçirmesiyle beraber bu durum değişim göstermiş ve Osmanlılar artık ticari alanda varlık göstermeye başlardı. 16. yüzyıla gelindiğinde ticaret yolları üzerinde kurulmuş olması ve önemli noktaları ele geçirmesiyle beraber ticaretteki üstünlükleri gözle görülür bir seviyede artış göstermiştir. Şehre gelen tüccarların ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri, mallarını güvenle saklayıp istirahat edebilecekleri ve hayvanların dinlenebilmeleri için menzil noktalarına hanlar ve kervansaraylar inşa edilmiştir. Kervansaraylar ilk yapıldığı zamanlar da savaşlar için kullanılırdı ama zamanla ticaret için kullanılmaya da başlanılmıştı. Osmanlı hükümdarları fethettikleri bölgelere yaptıkları ilk icraatları camiler yapmak ve esnaf-ahi (Ahilik) teşkilatlarının temeli olan Lonca Teşkilatlarını kurarak halkını yerleştirip kendi kültürlerini ve dinlerini yayabilmek olmuştur. Bu durum Osmanlıların hoşgörü politikası olarak bilinir ve farklı dinlere mensup insanlarla sorunsuz bir arada yaşamalarının sebebi olarak gösterilebilir. Bu tez çalışmasında Diyarbakır, Şanlıurfa ve Gaziantep kentlerinde bulunan Diyarbakır Kuyumcular Çarşısı, Gaziantep Bakırcılar Çarşısı, Şanlıurfa Bakırcılar Çarşısı ve Şanlıurfa Ayakkabıcılar Çarşısı örnekleri incelenmiştir. Çalışmanın amacı bu çarşıların mimari özelliklerini sunmak ve bu örnekler üzerinden Osmanlı Devleti'nin ticaret anlayışını aktarmaktır.Öğe 11 numaralı Mora ahkâm defteri’nin transkripsiyonu ve değerlendirilmesi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-01-20) Adlim, Kadri; Türkmen, Mustafa NuriBu çalışma, 11 Numaralı Mora Ahkâm Defteri, H. (1189-1212) / M. (1775-1797) tarihleri arası dönemi kapsayan hükümlerin transkripsiyonu, özeti ve değerlendirilmesinden oluşmaktadır. Bu Ahkâm Defteri’nden hareketle, 18.yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı ve Venedik’in birbirlerine karşı özellikle siyasi, iktisadi ve diplomatik alanlarda nasıl politikalar yürüttükleri hususunda inceleme yapılmıştır. Söz konusu çalışmada, 1718 Pasarofça Antlaşması'nda sağlanan sulh ile beraber devam eden siyasi (diplomatik), ticari, balyos ve konsolosların statüleri, tüccar ve müste’minlerin hak ve muafiyetleri, korsanlık, eşkıyalık ve haksız gasp sorunları, kişiler arasındaki borç, alacak verecek meseleleri, deniz hukuku ve sınır ihlalleri, hak ve sorumlulukları ahidnâme ile güvence altına alınmış diğer Venediklilerin durumları ile mahkeme davalarında ve çözümünde adalet mekanizmasının işlerliği konuları yer almaktadır. Çalışmanın esas kaynağı, incelemeye alınan 11 Numaralı Mora Ahkâm Defteri’nin H. (1189-1212) / M. (1775-1797) tarihleri arasındaki dönemi kapsayan hükümleridir. Asıl problematiğimiz, XVIII. yüzyılda Osmanlı ile Venedik’in Doğu Akdeniz (Levant)' de etkili güç olma mücadelesinde hangi faktör, yol ve yöntemlere başvurdukları ve bunları nasıl kullandıklarıdır. Bu bağlamda, 18. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı ile Venedik siyasi ve ticari ilişkilerinde, balyos ve konsolosların diplomatik misyonları incelenmiş, Osmanlı Devleti’nde gümrük sistemi, ahidnâme politikası ve millet sistemi açıklanmaya çalışılmıştır.Öğe Batman müzesinde bulunan Osmanlı dönemi sikkeleri(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2025-02-12) Arı, Mehmet Nezir; Öztürker Demir, Hazal CeylanParanın ve sikkelerin icadından önce insanlar, ihtiyaçlarını karşılamak için takas yöntemiyle mal değişimi yapmaktaydılar. Ancak para ve sikkelerin kullanıma girmesiyle birlikte, bu yeni ödeme aracı ticaretin daha düzenli hale gelmesini sağlamış ve alışverişi kolaylaştırmıştır. Sikkeler, üzerlerinde taşıdıkları bilgiler sayesinde, devletler hakkında önemli veriler sunar. Hükümdarların tahta çıkış yılları, sikkelerin basıldığı yerler ve tarihler gibi detaylar, tarihsel araştırmalar için değerli bir kaynak oluşturur. Bu sikkeler aynı zamanda devletlerin fetihleri, ekonomik durumları ve sosyal yapıları hakkında da bilgi edinmemizi sağlar. Günümüzde, müzelerde sergilenen ve arkeolojik kazılarla gün yüzüne çıkarılan sikkelerin incelenmesiyle, geçmişteki uygarlıklar ve bunların basmış oldukları sikkeler hakkında daha fazla bilgi edinmemize yardımcı olmaktadır. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu gibi geniş topraklara sahip bir devletin sikkelerinin incelenmesi, sadece Osmanlı tarihi değil, aynı zamanda dünya tarihi açısından da büyük bir önem taşır. Bu çalışmada, sikkelerin evrimi ve üretim tekniklerine değinilmiş, Osmanlı öncesi sikkeler kısaca ele alınmıştır. Ayrıca Osmanlı sikkelerinin malzeme türü, birimi, darphaneleri ve içerdiği terimler detaylı olarak sunulmuştur. Batman Müzesi envanterindeki Osmanlı sikkeleri arasında yer alan 40 sikke, dönemi, basım tarihi ve yeri, üzerindeki yazılar ve süslemeler açısından incelenerek değerlendirilmiştir.