Cilt 4, Sayı 2

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 4 / 4
  • Öğe
    Erken çocukluk dönemi din eğitiminde ebeveyn tutumlarının etkisi
    (Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2020-12-31) Çın, Ahmet
    Erken çocukluk döneminde verilen din eğitimi, çocuğun dini alt yapısını oluşturduğu gibi yaşamın ilerleyen dönemlerinde de dinle ilgili olanı idrak etmesine ve içselleştirmesine katkıda bulunmaktadır. Erken çocukluk döneminde çocuğun en fazla zaman geçirdiği bireyler anne-baba olmaktadır. Ebeveynin, çocuk ile iletişim tarzı çocuğun gelişiminde çok önemli etkiler bırakıp, gelecekte nasıl bir insan olacağının da belirleyecisi olacaktır. Ebeveynin sağlıklı bir tutum geliştirmesi için, çocuğun bedensel, zihinsel, psiko-motor ve duygusal gelişim alanlarını bilmesi ve bu doğrultuda din eğitimi vermesi önemlidir. Bu bağlamda verilecek iyi bir eğitimle çocukta sağlıklı bir din duygusu kazandırılırken, yanlış ve baskıcı yöntemlerle dini kişilik gelişimi olumsuz yönde etkilenir. Bu çalışmada erken çocukluk dönemi din eğitiminde ebeveyn tutumlarının etkisini belirlemek amaçlanmıştır. Bu doğrultuda alan yazında ebeveyn tutumlarının erken çocukluk dönemi dini inanç ve tutumların gelişimi üzerindeki etkisi ile ilgili çalışmalar incelemiştir. Çocuğun gelişiminde ebeveyn tutumları araştırılmış ve çocuğun din eğitimine en uygun ebeveyn tutumunun demokratik ve destekleyici ebeveyn tutumu olduğu; bu tutumun İslami yaşam anlayışına da uygun düştüğünü söyleyebiliriz
  • Öğe
    Mesaj odaklı tefsir ve Kur’ân kültürünü topluma ulaştırmadaki rolü: Ali Küçük örneği
    (Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2020-12-31) Akbaş, Ahmet
    Tarihsel süreç içerisinde Kur’ân ayetlerini yorumlamada çok farklı yaklaşımlar gelişmiştir. İslam’ın ilk dönemlerinde, önceleri daha çok rivayetlere dayalı tefsir yöntemleri öne çıkarken daha sonra Arap diline ve aklî çıkarımlara dayalı yorumlama yöntemleri gelişmiş, lügavî, fıkhî, kelâmî, işâri, mezhebî, edebî, felsefî vb. tefsir yöntemleri uygulanmıştır. Yakın dönemde ise içtimaî tefsir, bilimsel tefsir, psikolojik tefsir, konulu tefsir vb. yöntemler de gündeme gelmiştir. Ancak son asırda bazı müelliflerce uygulandığı halde çok fazla üzerinde durulmamış olan bir tefsir yöntemi de “mesaj odaklı tefsir” diye tabir edebileceğimiz yöntemdir. Bu yöntem, hâlihazırda tam anlamıyla müstakil bir tefsir türü olarak gündeme getirilmemiş ve derinlemesine irdelenmemiş olsa da son asırda telif edilen bazı eserlerde kendini göstermektedir. İbn Âşûr’un et-Tahrîr ve’t-Tenvîr’i, Muhammed Abduh ve Reşid Rıza’nın Tefsiru’l-Menar’ı, Seyyid Kutub’un Fî Zilâli’l-Kur’ân’ı, Said Havva’nın el-Esâs fi’t-Tefsir’i, Abdurrahman Habenneke’nin Me‘âricu’t-Tefekkür’ü, Mevdûdî’nin Tefhîmu’lKur’ân’ı ve Muhammed Esed’in Kur’ân Mesaj’ı bu eserler arasında sayılabilir. Kur’ân mesajlarının iyi anlaşılması ve topluma ulaştırılmasında çok önemli bir rolü bulunan bu yöntemin en güzel örneklerinden biri de Ali Küçük’ün Besâiru’l-Kur’ân adlı eseridir. Bu makalede, Ali Küçük’ün tefsiri bağlamında mesaj odaklı tefsirin mahiyeti, önemi ve Kur’ân kültürünü topluma iletmedeki rolü ortaya konmaya çalışılmış, söz konusu eserden örnek mahiyetinde bazı uzun alıntılar yapılarak metodun mahiyeti yansıtılmaya gayret edilmiştir
  • Öğe
    Klasik Arap şairleri Verrâk ve el-İlbîrî’den ilim talebelerine tavsiyeler
    (Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2020-12-31) Arslan, Adnan
    Abbasi döneminden Mahmûd Verrâk (ö. 240/855) ve Mülûk-u Tavâif döneminden Ebû İshâk el-İlbîrî (ö. 459/1066) ikisi de önde gelen zühd şairlerindendir. Bu iki zühd şairi, şiirlerinde “fani dünya” konulu şiirlerin bilindik özellikleri yanında bir de “ilim” konusunu işlemişlerdir. Yaşadıkları dönemde ahlaki yozlaşma ve dünyevileşmenin ilmiye sınıfına da sirayet ettiğini görerek ilim talebelerini ikaz etme ihtiyacı hissetmişler ve ilme teşvikin yanı sıra ilmin yalnız ve yalnız Allah rızası için tahsil edilmesi hususunda tahşidatta bulunmuşlardır. Bu makalede dönemce birbirine yakın bu iki şairin divanlarındaki “ilim” temalı şiirleri içerik bakımından incelenmiştir. Girişte İslam dininin ilme ve ilim tahsiline yönelik teşvik ve uyarıları hakkında kısaca bilgi verilmiştir. Sonrasında ise iki şairin divanları söz konusu çerçevede ele alınmıştır. Harfi çevirinin doğal olarak şiirin edebi sanatlarını yansıtamayacağı göz önünde bulundurularak bazı beyitler nesirleştirilerek aktarılmıştır.
  • Öğe
    Kur’ân âyetleri ışığında embriyo aşamaları
    (Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2020-12-31) Doğan, Mehmet Zeki
    Kur’ân, pozitif bilim dallarına ait birçok konuya temas etmektedir. Bunlardan biri, insanın yaratılış aşamalarını ele alan embriyoloji konusudur. Zira insanın nasıl yaratıldığı ve hangi aşamalardan geçtiği sorusu öteden beri insanların zihinlerini meşgul etmektedir. Mümtaz bir konuma sahip olan insanın yaratılış aşamalarıyla ilgili Kur’ân’da pek çok kevnî âyet bulunmaktadır. Yalnız bu âyetler, Kur’ân’ın kendine özgü tertibi içerisinde değişik sûrelere serpiştirilmiş bir vaziyette bulunmaktadır. Kur’ân’da embriyolojiye ait bilgilerin yer alması, birçok ilim adamını bu yönden Kur’ân’a yönelmeye sevk etmektedir. Bilim ve teknoloji geliştikçe, embriyoloji ile ilgili Kur’ân âyetlerindeki esrar perdesi biraz daha aralanmakta ve bilimsel açıdan Kur’ân’a yöneliş de o oranda artmaktadır. Çalışmamızda öncelikle embriyonun aşamaları olan nutfe, alaka, mudğa, kemik ve et aşaması; ilgili kevnî âyetlerden, hadislerden, İslâm âlimlerinin görüşlerinden ve günümüzde geçerliliğini koruyan modern embriyolojinin verilerinden de istifade edilerek dörtlü bir tasnif halinde incelenecektir.