4 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Öğe Militarist şiddetin mağduru olan kadınlar: 1938 Dersim olayları(Dokuz Eylül Üniversitesi, 2017-03-20) Arslan, YusufKadınlara yönelik militarist şiddet geçmişte olduğu gibi bugün de devam eden şiddet türlerinden biridir. Özellikle isyan, savaş, darbe gibi olağanüstü dönemlerde her zaman kadınlara dönük bu tip bir şiddete daha sık rastlanmaktadır. Erken Cumhuriyet döneminde çıkan isyanlarda bazı askerler kadına yönelik fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet eylemlerinde bulunmuşlardır. Bu araştırmada 1938 yılında Tunceli bölgesinde bu tip mağduriyetlerin yaşandığı yönünde ciddi bulgulara erişilmiş, Dersimli kadınların deneyim ve tanıklıklarına yer verilmiştir. Meydana gelen bu üzücü olayları operasyonda görevli askerlerin hepsine mal etmek doğru değildir ve böyle bir yaklaşım o askerlere haksızlık olacaktır. İsyan bölgesinde ele geçirilmiş kadınlara merhametli davranıp, cansiperane onların can, mal, ırz ve namuslarını koruyan askerlerin varlığı da bir gerçektir. “Tarih değil hatalar tekerrür eder” diyen II. Abdülhamid’in ifade ettiği gibi yaşananlardan dersler çıkararak bundan sonrasında bu tip trajedilerden korunmak ve bu hataların bir daha yaşanmasına izin vermemek gerekmektedirÖğe Türkistan’dan Tunceli’ye kurban inancı(Geleneksel Yayıncılık, 2017) Arslan, YusufToplumdan topluma kurbana yüklenen anlam, kurban kesim şekli, kurban sunuları değişiklik gösterse de, çoğunlukla her dinde ve gelenekte kurban, günahlardan arınma, tövbe, şükür gibi amaçlarla yapılmaktadır. 4000 yıllık bir tarihe sahip olan Türklerin gelenekleri incelendiğinde, kurban kesme ritüelinin eskiden beri sürdürüldüğü anlaşılmaktadır. İslamiyet’e dâhil olduktan sonra Türklerin kurban ritüellerinde bazı değişimler yaşanmıştır. Bazı ritüeller uygulamadan kalkarken bazıları yaşatılmıştır. Örneğin, eski Türklerde kurbanların başında gelen at, İslamiyet ile birlikte yerini koç, koyun, keçi, sığır gibi hayvanlara bırakmış ve at kurban etme geleneği unutulmuştur. Bununla birlikte, Şaman ayinlerinde kurban kesilmesi, mum yakılması geleneğinin Alevilerin cem ritüeli vesilesiyle olduğu gibi yaşatıldığı görülmektedir. Günümüzde, Aleviler arasında, eski Türk gelenek, görenek ve dinine ait motifler canlı şekilde izlenebilmektedir. Örneğin, Aleviler İslam’ı benimsemiş olmalarına karşın, İslam ile beraber eski Türklerin şaman/kam inancı, kopuz eşliğinde ibadet etme, sema, kadın/erkek bir arada ibadet etme, atalar kültü, dağ, ağaç ve nehirlere kutsallık atfetme biçimindeki inançlarını terk etmemişlerdir. İbadet dillerini de olduğu şekliyle, yani Türkçe olarak korumuşlardır. Alevilerin kurban ritüelleri, kimi değişimlere uğramışsa da, eski Türklerdeki birçok ritüeli bünyesinde korumuştur ve Aleviler yüzyıllardır eski Türk geleneklerindeki şekliyle kurbanlarını kesmişlerdir. Bu makalede, eski Türklerdeki kurban ritüelleriyle Tunceli Alevilerinin halk inançlarındaki kurban ritüeli karşılaştırılmış, benzerliklerin tespitine çalışılmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemine göre gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın verileri, 2015-2016 yıllarında Tunceli ve ilçelerinde, ziyaret yerlerinde yapılan yüz yüze mülakatlardan elde edilmiştir. Toplam görüşmeci sayısı sekiz olup görüşmeciler Tunceli il nüfusuna kayıtlıdır. Araştırmanın verileri, eski Türklerin kurban pratikleri ile Tunceli Alevilerinin kurban pratiklerinin dayandığı ortak bir geleneksel temel yapı olduğunu göstermiştir. Bir başka ifadeyle, Alevilerin kurban sunu/sungusu pratiklerinde, eski Türk geleneklerinin önemli oranda korunmuş olduğu anlaşılmıştır.Öğe Türkiye'de ezidi sığınmacı kadınların sorunları üzerine sosyolojik bir araştırma: Batman ve Diyarbakır kamp örnekleri(Sosyoloji Araştırmaları Dergisi, 2016-10-30) Arslan, YusufBu makalede Türkiye’ye sığınmış Ezidi kadınlar ele alınmıştır. Araştırma, Diyarbakır ve Batman’daki Ezidi sığınmacı kamplarında gerçekleştirilmiştir. Nitel araştırma yöntemine göre yapılmış bu araştırmada veriler mülakat tekniği ile elde edilmiştir. 35 kadın ile mülakat yapılmıştır. Araştırma sonucuna göre kamp ortamında sığınmacı kadınların, ataerkillik ve toplumsal cinsiyet rolleri nedeniyle yaşadıkları zorluklar olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca, öz bakım ve estetik ihtiyaçlarının karşılanamamasına bağlı olarak sığınmacı kadınlarda benlik saygılarının düştüğü görülmüştür. Kadınların düzenli ve sağlıklı gıdaya erişimlerinde kısıtlılıklar olduğu anlaşılmış, Güneydoğu’da yeniden başlayan silahlı çatışmalarla birlikte bu kısıtlılıkların daha da arttığı tespit edilmiştir. Kamp şartlarının hijyen koşullarından uzak olduğu, bunlarla birlikte gerek eğitim gerek sosyal, kültürel ve dini ihtiyaçların hiç birinin karşılanamadığı anlaşılmıştır. Savaş travmasına bağlı kimi ruhsal problemlerin yaşandığı görülmüş; işsizlik, parasızlık gibi yaygın sorunlar yaşadıkları tespit edilmiştir.Öğe Okullarda yaşanan şiddet olaylarinin düzey ve dinamiklerini anlamak: Batman Merkez örneği / Türkiye(MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2015-12-01) Arslan, YusufBu makalenin amacı Batman merkez okullarında yaşanan şiddet olaylarının dinamiklerini anlamak, hangi zaman diliminde, hangi ortamlarda, hangi neden ve koşullarda ortaya çıktığını tespit etmektir. Batman kent merkezinde görev yapmakta olan 210’u ortaokul, 220’si lise öğretmeni olmak üzere toplam 430 öğretmen ile görüşülmüştür. Bu araştırma nicel araştırma metodu ile yapılmıştır. Araştırma tekniği olarak anket kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre öğrenciler arasında sözel, fiziksel, duygusal şiddet türlerinde artış görülmektedir. Ayrıca hırsızlık, okul eşyasına zarar verme, sigara içme, uyuşturucu kullanma, kesici aletlerle kavga etme şeklindeki davranışların da giderek yaygınlaştığı ortaya çıkmıştır.