Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 10 / 12
  • Öğe
    Dilin genel durumu ve dillerin karşılaştırılma olanağı
    (Cinius Yayınları, 2017-12) Yaş, Emin
    Linguistik araştırmalar insanın ilk kelimeyi çıkarması için 2 milyon yıl kadar bir zaman geçirdiğini belirtir. Teori ve varsayımların dışında ileri sürülebilecek kanıtlar eski canlı kemikleri, insanların tarihte kullandıkları araç gereçler, mağaralara ve kayalara çizilen resimler ve bazı fosillerdir. Günümüzde yaklaşık 6.000 dil vardır. Dünyada yaşayan her insanın, her grubun, hatta medeniyetin ulaşmadığı Afrika ve Avusturalya kıtalarındaki her kabilenin bir doğal dili vardır. Peki dil bu güne gelinceye kadar nasıl bir evrim geçirdi? Hangi biyolojik, psikolojik, sosyolojik, ontolojik ve teolojik faktör veya faktörler insanın bir dile sahip olmasını mümkün kıldı? Yeryüzündeki tüm dillerin kökeni aynı mıdır? Başlangıçta bir dil mi yoksa bir kaç tane dil mi vardı? Dil, insan genetikleri yoluyla mı sonraki nesillere aktarılır? Bugün dilleri birbiriyle karşılaştırılmak ne kadar mümkündür? Bunun bilimsel araçları nelerdir? Elinizdeki bu kitabın amacı dilin tarihsel ve şimdiki durumunu genel bir bakış çerçevesinde incelemek ve dillerin birbirleriyle ne kadar karşılaştırılabileceğini örneklerle anlatmaktır. Özellikle yabancı dil öğretmenlerine önerilir. Bir de herkesin anlayabileceği, severek okuyabileceği bilgileri içerir. Dilbilimin derin bilgilerine gerek yoktur. Linguistikte okuyan öğrenciler için 5, 6 ve 7. bölümlerde oldukça faydalı bilgiler yer almaktadır. Bu bölümlerde bazı dilbilimsel konular işlendi. Fakat herkesin ve her tabakadan insanın kavrayabileceği biçimde verildi. Yine kitapta şunlar aydınlatıcı olmaktadır: Okumayı kolaylaştıran şemalar, tablolar ve resimler; anlamayı kolaylaştırmak ve daha fazla bilgi için bazı referanslar; dilbiliminin öncülerinden sayılan dilbilimcilerden verilen İngilizce ve Türkçe alıntılar; bazı konular anlatılırken bilgileri madde şeklinde sıralamak; dilbiliminde hiçbir ön bilgiye sahip olmadan herkesin kolayca anlayabileceği bir dilin kullanılması; genel kavramlar için kitabın sonuna eklenen bir ek sözlük. Ayrıca aktarılan dilbilimsel açıklamalar, tanımlamalar ve araştırmalar dallar arası bir açıdan ele alınmıştır.
  • Öğe
    William Blake: ”Maskesiz Bir Adam” (1757-1827)
    (Klaros Yayınları, 2019-12-27) Alemdaroğlu, Şefika Nüvid; Tutaş, Nazan
    19.yüzyılın dahi sanatçısı, İngiliz Romantizminin kendine özgü şair, gravür sanatçısı ve ressamı William Blake ‘in çizimleri günümüzde Avrupa’nın en tanınmış müzelerinde sergilenmektedir. 1757-1827 yılları arasında Londrada yaşayan sanatçı şiirlerini el yazısıyla yazıyor, yine kendisi, karısı Catherine’nin de yardımıyla gravürlüyor ve kendisi basıyordu. En tanınmış eseri “ Songs of Innocence and Experience” ‘da hayata diyalektik bir bakış açısıyla bakan Blake kitabının önsözünde “insan ruhunun birbirine karşıt durumlarının” görüldüğünü söylemiştir. Şair Osman Tuğlu'nun adeta yeniden yazdığı şiirleriyle Blake tekrar nefes alıyor. Nüvit Alemdaroğlu
  • Öğe
    Türkçede bazı dil bilgisel kategorilerin değişimi: zarf işlevli kelimeler
    (Pamukkale Üniversitesi, 2021-03-23) Yaş, Emin
    Bütün diller gibi Türkçenin de değiştiği ve bir değişim süreci içinde olduğu bilinmektedir. Söz konusu değişimin yönü hem sözlü dilden yazılı dile hem de yazılı dilden sözlü dile olmaktadır. Değişimler dil biliminde artsüremli (diachronic) ve eşsüremli (synchronic) olmak üzere iki farklı araştırma yaklaşımıyla incelenmektedir. Nicel veri toplama aracının kullanıldığı bu nitel çalışma eş zamanlı değişim olgusuna odaklanmıştır. Bu betimsel çalışmanın amacı Türkçenin sözlü dilde kullanılan eksiltimlerin yazı diline ne düzeyde yansıdığını tespit etmektir. Bu amaca yönelik olarak Ölçünlü Türkiye Türkçesinde günlük konuşmada kullanımı gittikçe azalan zarf işlevli dört sözcük (daha, beri, kadar ve kere) seçilmiş, bir “dil bilgisel değerlendirme testi” hazırlanmış ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 4. sınıfta okuyan 24 öğrenciden oluşan katılımcılara uygulanmıştır. Araştırma sonucunda günlük dil kullanımda eksiltilen sözcüklerin işlevinin eklerle sağlandığı belirlenmiştir. Katılımcıların önemli bir kısmının zarf işlevli sözcükleri düşürülmüş tümceleri kabul edebilir eğilimde olduğu gözlenmiştir.
  • Öğe
    İngilizce zarf yapılarının yabancı öğrenenler için zorluğu
    (Batman Üniversitesi, 2017) Yaş, Emin
    Bu çalışmanın amacı İngilizce zarf yapılarının(cümlecik) yabancı veya ikinci dil öğrenenler için ne tür zorluk ya da yük olduğunu aydınlatmaktır. Bu bağlamda, bu yapıların sözdizimsel yapısı araştırıldı. Bu, yapılarını vurgulayarak ve gramer birimi olarak zarf cümleciklerinin sözdizimsel özellikleri araştırılarak yapıldı. İngilizce konuşan dünyada mevcut olan en önemli kitaplar incelendi. Bu bütünce (corpus) analiz, yan cümle olarak sürekli değişen bazı zarf yapıların öğrenenler için cümle işleminde bir sorun olduğunu gösterdi. Yapısındaki değişimlerin yabancı öğrenenler için bir yük olduğu kanıtlandı. Bundan başka, çalışma zarf yapılarının İngiliz dilinin tipolojik sözdizimine ters düştüğünü vurguluyor; yani İngilizcenin kurallı söz dizimi bu işlemler tarafından ihlal ediliyor. Yine sınıflandırmaları, kısaltılmaları ve devrik olmaları yabancı öğrenenler için büyük sıkıntıdırlar.
  • Öğe
    Hanıf Kureıshı'nin Varoşların Budası adlı eserinde 'öteki' kavramı
    (MOLESTO: Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2018-03-31) Işık, Emrah
    Aydınlanmacı fikirlerin ön ayak olduğu öz güvenle Elizabeth döneminden başlayarak 19. yüzyılda doruk noktasına ulaşan Birleşik Krallık ‘güneş batmayan krallık2 ’ olarak yirminci yüzyılın ikinci yarısına dek sömürgecilik faaliyetleriyle hem ekonomik hem de siyasal anlamda dünyaya yön vermiştir. Elde ettiği hegemonik üstünlüğünü kaybetmesi sonucunda İkinci Dünya Savaşını takip eden yıllarda eski sömürge bölgelerinden, Güneydoğu Asya, Afrika ve Karayiplerden birçok topluluk ülkenin büyük kısmına göç ederek, Britanya toplumunu ve kültürel yapısını büyük oranda değişikliğe uğratmıştır. Bu süreçle birlikte, İngiltere artık çok kültürlü bir yapıya bürünmüştür. Söz konusu duruma rağmen, özellikle sömürgecilik sürecinde ve yazınında Batı ideolojisi tarafından üretilen ‘Doğu’ ve ‘Öteki’ gibi kavramlar ulus ötesi uzamda da önemini korumuş ve ev sahibi İngiliz toplumu tarafından yüzyıllardır süre gelen hiyerarşik (sömüren-sömürülen) ilişkinin devamı olarak üretilmeye devam etmiştir. Hanif Kureishi’nin Varoşların Budası (1990) adlı romanı ırkçı ve ötekileştirici politikaların hâkim kılındığı 1970’li yılların İngiltere’sini konu alan, sömürgecilik sonrası yazının en önemli eserlerinden biri olarak gösterilmektedir. Bu roman, Batı medeniyetinin merkezi sayılabilecek bir uzamda göç, kimlik, ötekilik, sterotip ve Doğu gibi çağdaş toplumsal düzenin gerçekliğini yansıtan kavramlar üzerinde durmaktadır. Bu bağlamda ele alınan çalışma söz konusu romanın göç deneyimini yaşayan birinci kuşak göçmenler ve onların ikinci kuşak temsilcileri tarafından deneyimlenen ayrımcı, ötekileştirici ve ırkçı tutumların savaş sonrası İngiliz toplumunda çok kültürlülük kavramını nasıl sorunsallaştırdığını yansıtmaktadır. Çalışmada, öncelikle Edward Said, Homi K. Bhabha, Gayatri Chakravorty Spivak, Stuart Hall gibi önemli toplumsal kuramcıların ‘öteki’ kavramı üzerine görüşlerine yer verilmiştir. Daha sonra, Kureishi’nin Varoşların Budası eserinde, söz konusu kavram üzerine yapılan açıklamalar ışığında, birinci ve ikinci kuşak göçmen kimliklerin maruz bırakıldıkları ötekileştirici ve ırkçı tutumlar örneklerle tartışılmıştır
  • Öğe
    Bir çırpıda ve detayda Türkçe açıklamalı İngilizce gramer
    (Paradigma Akademi Yayınları, 2020-09) Yaş, Emin
    Bu kitap 27 yıllık İngilizce öğretmenliği tecrübesini içine katarak hazırlanan çıkış dili Türkçe olanların İngilizce öğrenirken karşılaştığı veya karşılaşacağı zorlukları dikkate alarak yazılmıştır. Sözü edilen zorlukların aşılması için uzun yılların deneyimi sayesiyle çözümler geliştirilmiştir ve anlaşılır bir dille ihtiyacı olanlara sunulmuştur. Her ne kadar yabancı dil öğrenmede ve öğretmede öne çıkan görüş ‘ o dili konuşma’ olsa da konuşmanın beslenme alanı kelime ve kurallar değil midir? Bu ikisini hal etmeden ‘konuşmak’ mümkün müdür? İşte bu kitap Türkçe ana dilli bir öğretmenin gözünden bu kurallar en anlaşılır bir şekilde ele alınmıştır. Türkçe ana dilli İngilizce öğrenenlerin ana dilden kaynaklı yapılan hatalara göndergeler yapılmış ve onlara bolca yer verilmiştir. Temel (A1, A2) ve orta (B1) seviyelerine hitap etmektedir. ∙ Üniversitelerin birinci sınıfında okutulan ortak zorunlu yabancı dil İngilizce çerçevesine uygundur. Ayrıca: ∙ İngilizcesini tazelemek isteyenler; ∙ Okulda öğretilen İngilizceyle sorun yaşayanlar ∙ İngilizce gramer konularında problem yaşayanlar ∙ Ellerinin altında bulundurulacak bir kaynak arayanlar İçin bir başvuru ve yardımcı kaynaktır. İngilizceden o kadar korkmaya gerek yok diyeceksiniz.
  • Öğe
    Çocuklar nasıl çokdilli büyür
    (Cinius Yayınları, 2018) Yaş, Emin
  • Öğe
    James Joyce’un “The sisters” adlı kısa hikâyesinin Türkçe çevirilerinde kültürel unsurlar ve çeviri stratejileri
    (Batman Üniversitesi, 2017) Tekalp, Selen
    Bu çalışmada, James Joyce’un “Kız Kardeşler [The Sisters]” adlı kısa hikâyesinin iki ayrı çevirisinde çevirmenlerin kültürel öğeleri çevirirken yararlandıkları stratejiler incelenmiştir. Amaç, çevirmenlerin aynı esere yaklaşımının ne ölçüde değiştiğini ve hangi durumlarda ne tür stratejiler kullandıklarını saptamaktır. Türkçe çeviriler karşılaştırmalı olarak incelenmiş, çevirmenlerin kaynak metin ile hedef metne yaklaşımları kullandıkları stratejilerden yola çıkılarak tespit edilmiştir. Çevirilerden biri Murat Belge tarafından 1987 yılında, diğeri ise kitabın basımının yüzüncü yılı dolayısıyla 2015 yılında Merve Tokmakçıoğlu tarafından yapılmıştır. Çalışmada, çevirmenlerin kültürel öğeleri çevirirken ne tür sorunlarla karşılaştığı ve kaynak metinde iletilmek istenen mesajı hedef metne hangi şekilde aktardığı Newmark’ın ve Venuti’nin kuramlarından yararlanılarak analiz edilmiştir..