Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 10 / 17
  • Öğe
    A preliminary study: Increasing the efficiency of filter press process in art tile production
    (Batman Üniversitesi, 2015) Bayazit, Murat
    Torna veya kalıpta işlenecek plastik çini çamuru yapımında kullanılan temel hammaddeler kil, kaolen ve karbonatlı malzemelerdir. Öğütme, dinlendirme, filter pres ve vakum pres işlemleri üretimde takip edilen adımlardır. Çamur nem içeriği oldukça önemlidir ve bunu etkileyen en önemli unsur da filter prestir. Nem içeriğinin düşürülmesiyle üretim verimliliğinin arttırılmasını amaçlayan bu ön araştırmada filter pres çamur keklerinin nem içeriğinin incelenmesi ve iyileştirilmesi için Kütahya’da çini çamuru üretimi yapan başlıca işletmelerin çamur içeriği dikkate alınarak temsili bir çini çamuru reçetesi ve bu reçeteden daha az kil ve daha fazla özsüz hammadde içeren yeni bir reçete hazırlanmıştır. Ayrıca bu reçetelerle hazırlanan çamurun kuruma küçülmesi (1500C), pişme küçülmesi (1050-10800C), pişme rengi, sır uyumu (910-920oC) ve işlenebilirliği de gözlemlenerek endüstriyel olarak sürekli üretime uygun olup olmadığı belirlenmiştir.
  • Öğe
    Geçmişten günümüze çini sanatı ve Kütahya çiniciliği
    (Batman Üniversitesi, 2012-04) Bayazit, Murat; Işık, İskender
    Geçmişte yaşayan uygarlıklara ait birçok kültürel değer 21. yüzyılda neredeyse tükenmiş ve korunmaya muhtaç duruma gelmiştir. Kültürel miraslar arasında önemli bir yere sahip olan tarihi yapılar kimi zaman doğal kimi zaman da insanların neden olduğu felaketlerden etkilenerek zarar görmüş ve bir kısmı da maalesef yok olmaya yüz tutmuştur. Özellikle Osmanlı yapılarında görülen çiniler de bu anlamda çok büyük yaralar almıştır. Bunun en büyük kanıtlarından biri de eşine rastlanamayan İznik çinilerinin 16-17. yüzyıllarda tamamen ortadan kaybolması gösterilebilir. Sahip olduğu estetik ve parlak görünümüyle çiniler, yüzyıllar boyunca süsleme amacıyla birçok yapıda kullanılan ve günümüzde de yaşatılmaya çalışılan bir sanat ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Kütahya’da birçok atölyede çini geleneğinin sürdürülmesine çaba gösterilmekte ve sosyoekonomik olarak yöre insanları tarafından üretilerek hem sanat hem de bir zanaat olarak devam ettirilmektedir. Bu çalışmada çini sanatının geçmişten bugüne kadar gösterdiği değişime değinilmiş ve ağırlıklı olarak üretildiği Kütahya’da sahip olduğu önem hem bölgesel hem de global anlamda değerlendirilmiştir.
  • Öğe
    Geleneksel el sanatlarının bölge turizmine etkisi: Güneydoğu Anadolu Bölgesi
    (Batman Üniversitesi, 2012-04) Bayazit, Murat; Ceylan, Uğur; Saylan, Uğur
    El sanatları, insanoğlu var olduğundan beri doğanın koşullarına bağlı olarak insanların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ortaya çıkmıştır. Daha sonra gelişerek çevre şartlarına göre değişimler gösteren el sanatları, ortaya çıktığı toplumun duygularını, sanatsal beğenilerini ve kültürel özelliklerini yansıtır şekilde geleneksel hale gelmiştir. Üretildikleri çağa tanıklık eden belgeler olarak geleceğimize ışık tutan ve geçmişimizle bağlantı kurmamızı sağlayan turizm değerleri olmaları bakımından önemlidir. Özellikle kültür turizmi kapsamında korunarak pazarlanabilecek kültürel miras konumundaki geleneksel el sanatları bir bölgenin kalkınabilmesi için değerli bir araçtır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi de tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmasından dolayı kültür turizmi açısından önemli potansiyele sahiptir, ancak bölgesel kalkınma bakımından turizmden yeterli fayda henüz sağlanamamaktadır. Bu çalışmada kültür turizmi, geleneksel el sanatları ve turizm arasındaki ilişkiler, geleneksel el sanatlarının turizmde pazarlanmasına değinilmiş, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki geleneksel el sanatları ve bu el sanatlarının bölge turizmine etkisi incelenmiş, bu kapsamda alternatif yollar araştırılmıştır.
  • Öğe
    Arkeometride seramik petrografi
    (Batman Üniversitesi, 2017) Bayazit, Murat
    Arkeolojik kazılarda ele geçen seramiklerin karakterize edilmesinde genellikle spektroskopik yöntemlerden olan X-ışını floresansı (XRF), X-ışını kırınımı (XRD), Fourier dönüşümlü kızılötesi spektroskopisi (FTIR) ve Raman gibi teknikler kullanılmaktadır. Ayrıca mikro özelliklerin belirlendiği taramalı elektron mikroskobu (SEM)/enerji veya dalga boyu saçınımlı X-ışını spektroskopisi (EDS/WDS) ve termal analiz yöntemlerinden ), termogravimetrik analiz (TGA) ve diferansiyel ısıl analiz (DTA) de sıklıkla tercih edilmektedir. Bunların dışında, seramiklerin ince kesitleri üzerinden hem görüntü alabilen hem de mineralojik olarak karakterize edebilen petrografik çalışmalar ön plana çıkmaktadır. Petrografik incelemeler sayesinde seramiklerin hem ince kesit görüntüleri alınarak bünye yapısı hakkında bilgi sahibi olunabilmekte hem de mineral/kayaç içeriği ve oranı (genellikle hacimce % olarak) ve porozite içeriği (hacimce %) gibi karakteristik özellikler belirlenebilmektedir. Özellikle tanelerin ve porların boyut, şekil ve dağılımları gözlenebilmekte, bünyedeki renk farklılıkları ile pişirim atmosferi hakkında yorum yapılabilmektedir. Bu tip bilgiler seramiklerin üretim özelliklerine ışık tutarak arkeometrik çalışmaların nihai değerlendirmelerinde etkin rol oynamaktadır. Bu çalışmada, arkeolojik kazılarda ele geçen seramikler üzerinde kullanılan petrografik analizlerin uygulama biçimleri ve bu analizlerden elde edilen sonuçların arkeometrik olarak hangi parametrelere ışık tutacağı ele alınmıştır.
  • Öğe
    Preliminary results of an archaeometrical study on red brown wash ware samples from the upper tigris region
    (Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2017-09) Güngör, Akarcan; Bayazıt, Murat; İssi, Ali; Işık, İskender
    Yukarı Dicle Bölgesi tarih boyunca önemli gelişmeler ve kültürel etkileşimlere tanıklık etmiştir. Günümüzde ise bu bölge Ilısu Barajı’nın faaliyete geçmesiyle su altında kalma veya barajın etki alanı altında kalma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu çalışma Yukarı Dicle Vadisi’ndeki çeşitli alanlarda ele geçen Kızıl Kahve Boya Astarlı Mallar’ın (Red Brown Wash Ware: RBWW) karakterizasyonunu içeren bir araştırma projesinin ön sonuçlarını sunmaktadır. Bu seramikler Erken Tunç Çağı’nın sonları ve tüm Orta Tunç Çağı’nda bölgede ortaya çıkmıştır. Mevcut çalışmada temsili RBWW örnekleri için uygulanan kimyasal analiz (XRF) sonuçları seramiklerin üretiminde kullanılan başlangıç hammaddelerindeki farklılık veya benzerliklerin ortaya çıkartılması kapsamında ele alınmıştır. Temel oksitler (SiO2+Al2O3) ve alkali-toprak alkali oksitlerin toplamları (MgO+K2O+Na2O+CaO) ile CaO ve Fe2O3 içerikleri seramiklerin muhtemel yapısal özelliklerinin belirlenmesi amacıyla değerlendirilmiştir
  • Öğe
    Mimari yapılarda kullanılan mozaik çini süsleme örneklerinin kültürel miras bağlamında görsel olarak belgelenmesi Zeynel Bey Türbesi
    (Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2013-09) Taşkıran, Gürbüz; Bayazıt, Murat; Cereci, Sedat
    Tarihi yapıların günümüze kadar ulaşabilenleri restore edilerek ayakta tutulmaya çalışılsa da, bu yapıların görsel olarak belgelenmesi ve düzenli bir şekilde arşivlenerek kültürel miras kapsamında muhafaza edilmesi 21. yüzyılda giderek daha zorunlu bir hal almaya başlamıştır. Görsel teknolojilerin kültürel öneme sahip tarihi yapıların ve içerdikleri sanatsal süslemelerin belgelenmesinde kullanımı sayesinde, yapılar ilk inşa edildiklerinde sahip oldukları görünüme dijital olarak geri dönebilecek ve şu anki durumları da kayıt altına alınabilecektir. Bu çalışmada mozaik çini süslemelerinin kullanıldığı tarihi yapıların görsel olarak kayıt altına alınma gerekliliği Mezopotamya medeniyetlerinin çoğuna ev sahipliği yapmış olan Hasankeyf’te yer alan Zeynel Bey Türbesi örneği üzerinden değerlendirilmiştir.
  • Öğe
    Seramik arkeometrisinde TG-DTA termal analiz uygulamaları
    (Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2014-09) Taşkıran, Gürbüz; Bayazıt, Murat; Işık, İskender; İssi, Ali; Ersan Eruş, Hazal Özlem
    Arkeolojik kazılarda en sık rastlanılan malzemeler arasında bulunan pişmiş toprak ürünler (seramikler) arkeometrik araştırmalarda yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Termal analiz yöntemlerinden biri olan termogravimetrikdiferansiyel termal analiz (TG-DTA) tekniği seramiklerin özellikle üretim şartlarının ortaya çıkarılmasında sıklıkla tercih edilmektedir. Bu yöntem ile belirlenen endotermik/ekzotermik etkiler ve buna bağlı olarak gözlemlenen ağırlık kaybı değerleri sayesinde higroskopik ve kimyasal su içeriği, organik madde ihtivası, kalsit ve dolomit gibi karbonatlı malzemelerin varlığı ve polimorfik dönüşümlerin tespiti yapılabilmektedir. Elde edilen veriler ışığında seramiklerin hammadde içeriği ve üretim özellikleri hakkında yorumlar yapılabilmektedir. Bu çalışmada Kuriki Höyük (Batman, Türkiye) arkeolojik yerleşim alanında ortaya çıkarılan bazı temsili çömlek buluntularının termogravimetrik-diferansiyel termal analiz incelemeleri, numunelerin XRD metodu ile belirlenmiş mineral/faz içerikleri üzerinden yorumlanmıştır. Bu değerlendirme neticesinde TG-DTA tekniğinde elde edilen sonuçların seramik arkeometrisindeki karşılıkları bir kez daha ortaya konulmuştur
  • Öğe
    Silis içeren malzemelerle çalışmalarda iş sağlığı ve güvenliği
    (Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2015-09) Taşkıran, Gürbüz; Bayazıt, Murat; Ersan Eruş, Hazal Özlem
    Pişmiş toprak ve bazı kayaçlar gibi silis içeren malzemelerle çalışmalarda zararlı maruziyetler özellikle solunum yoluyla gerçekleşir. Solunabilir tozlar, aerodinamik eşdeğer çapı 0,1–5,0 mikron büyüklüğünde kristal veya amorf yapıdaki toz olarak ifade edilir ve bu gruptaki silis içeren tozlar insan sağlığına zararlıdır. Akciğer hastalıklarına neden olan tozlardan silis, silikozis adı verilen bir tür pnömokonyoza neden olmaktadır. Her meslek hastalığı gibi önlenebilir olan silikozis de alınacak bazı iş sağlığı ve güvenliği önlemleri ile engellenebilir. Çalışmalarda kullanılan malzemelerin doğru analizi ve her çalışma ortamına göre alınacak özel önlemlerin belirlenmesiyle zararsız bir çalışma ortamı yaratmak mümkündür. Bu çalışmada; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ve ilgili yönetmelikler ekseninde, ulusal ve uluslararası kabuller göz önünde bulundurularak; silis içeren malzemelerle çalışmalarda doğru iş sağlığı ve güvenliği önlemleri incelenmiştir.
  • Öğe
    Characterization of an Early Bronze Age pottery group from the upper Tigris valley (Turkey) by means of spectroscopic and microscopic techniques
    (X-RAY Spectrometry, 2019-04-17) Kozbe, Gülriz; Bayazıt, Murat
    In this archaeometric research potsherds from Kavuşan Höyük (a mound located in the upper Tigris valley) representing the Metallic Ware, a diagnostic ceramic group mostly found in north Mesopotamia was characterized using spectroscopic and microscopic techniques in order to differ the imitated ones, if exist, to reveal the production technologies and compare the results with the previous archaeometric works concerning Metallic Ware. For this purpose, optical microscopy, scanning electron microscopy equipped with energy dispersive spectroscopy, polarized energy dispersive X-ray fluorescence, X-ray diffraction, and micro-Raman spectroscopy were used. Two groups were specified as the calcareous “imitations” and the dominant noncalcareous ware as the real ones. The results suggested that the noncalcareous ware of Kavuşan was presumably not produced with the possible clay deposits mentioned in previous studies, which focused on the provenance investigation of a wide range of Metallic Ware samples from the upper Tigris valley. It was also concluded from the results that the calcareous imitations would presumably belong to a local (in the name of Kavuşan) or regional (the upper Tigris) production due to the geological and chemical affinities.
  • Öğe
    Tarihin aydınlatılmasında bir kanıt olarak seramik
    (Eskişehir Tepebaşı Belediyesi, 2013-09) Taşkıran, Gürbüz; Bayazıt, Murat; Cereci, Sedat
    İnsanoğlunun ateşi keşfinden bu yana çeşitli hammadde içeriği ve farklı biçimlere sahip pişmiş toprak ürünleri birçok amaca hizmet etmiştir. Tarihte dini inançlardan günlük kullanım eşyalarına, günümüzde ise uzay araçlarından sağlık gereçlerine kadar birçok alanda tercih edilen malzemelerin başında gelen seramik sanatsal ve kültürel bir ikon olarak da karşımıza çıkmaktadır. Medeniyetler arası etkileşimlerin ve farklılıkların kimi zaman resmedildiği kimi zaman da şekillendiği seramik ürünler geçmiş ile günümüz arasında bir iletişim köprüsü kurmayı başarmıştır. Bu çalışmada arkeolojik seramik buluntuların form-tasarım-işlevsellik özellikleri incelenmiş ve çeşitli örneklerle kültürel bir obje olarak pişmiş toprak ürünlerinin tarihten günümüze yansıması değerlendirilmiştir