15 sonuçlar
Arama Sonuçları
Listeleniyor 1 - 10 / 15
Öğe Pompa depolamalı santrallerin bilgisayar destekli ön tasarımı(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-04-22) Peker, Ali; Tiğrek, ŞahnazFosil yakıtların tükenebilir bir enerji olması ve çevreye olan etkilerinden dolayı birçok ülke çare olarak yenilenebilir enerjiye yönelmektedir. Bu durumda var olan enerji potansiyelinin en iyi şekilde kullanılabilmesi ülkelerin enerji bağımlılığını daha aza indirebilmektedir. Enerji üretim ve tüketimindeki dalgalanmaların sert düşüş ve artışları gözlemlenebildiğinden enerjinin depolanması, enerji tüketiminin pik seviyede olduğu zamanlarda yeterli ve düzenli enerji arzını sağlayabilmektedir. Bir enerji depolama sistemi ve yenilenebilir olarak kabul edilen Pompa Depolamalı Hidroelektrik Santraller (PDHES) Türkiye’de henüz inşa edilmemiştir. Oysaki Dünya genelindeki enerji depolama sistemlerinin %97’si PDHES santrallerdir. Pompalı hidroelektrik santrallerin, enerjide arz güvenliğini artırdığı ve doğa dostu bir enerji depolama çeşidi olduğu öne sürülmekle beraber, maliyet avantajı sağlayabilmesi gün içinde değişen elektrik fiyatlarına bağlıdır. Bu sebeple teknik olarak uygun olan bir santralin güncel enerji fiyatlarıyla ön tasarımını hızlı bir şekilde gerçekleştirerek fayda zarar analizini yapabilen bir bilgisayar programı karar vericilerin projenin gerçekleşme safhasına hızlı bir geçiş yapmasını sağlayacaktır. Bu sebeple çalışma kapsamında Pompaj depolamalı hidroelektrik santrallerin hidrolik ve ekonomik tasarımında yardımcı olacak STAP isminde bir program geliştirilmiştir. Analiz yapabilen, programın doğrulaması daha önce planlaması yapılan Aslantaş PDHES verileri kullanılarak yapılmış ve farklı elektrik tüketim tarifelerine göre analizler gerçekleştirilmiştir.Öğe Fotovoltaik sistemlerin şebeke güç sistemlerine entegrasyonu ve karşılaşılan problemler(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-09-27) Alici, Ahmet; Yılmaz, MusaDünya genelinde bir çok ülkede artan enerji ihtiyacını karşılayabilmek için kaynakları sınırlı olan geleneksel santrallere dayalı elektrik üretimine alternatif olarak, çevre dostu, temiz ve sürdürülebilir nitelikteki yenilenebilir enerjilere yönelim gün geçtikçe artmaktadır. Fosil kaynakların yetersizliği, maliyet ve ücret değişiklikleri ve çevresel olmayışları nedeniyle zararlı etkileri, ülkeleri birincil enerji kaynaklarına alternatifler bulmaya yönlendirmektedir. Çevre dostu bir kaynak olan güneş enerjisi, geleneksel enerji kaynaklarına çok büyük potansiyelli bir alternatiftir. Bu doğrultuda elektrik üretimi için güneş enerjisi potansiyelinin kullanılması uygulamaları artarak devam etmektedir. Bu Tez’de, güneş enerjisinden elektrik enerjisi üretimi aşamaları, güneş-fotovoltaik enerji sistemleri, fotovoltaik tabanlı dağıtılmış üretim (PVDG) ve bu üretimin geleneksel dağıtım şebekelere entegrasyonunda karşılaşılan bazı temel problemler incelenerek literatür taraması gerçekleştirilmiştir. PVDG üniteleri tarafından üretilen harmonik distorsiyon hakkında bilgi ve sebep olduğu etkiler paylaşılmıştır. Dağıtımda PVDG'nin izin verilen maksimum penetrasyon seviyesi de dikkate alınır çünkü PV penetrasyonu arttıkça şebekedeki problem ve hataların arttığı gözlenmiştir. PVDG'yi güç sistemlerine entegre etmenin farklı zorlukları mevcuttur bunlardan biri de entegre sistem güvenilirliğidir. Güvenilirliği sağlamak için dengeli ve kontrollü bir şebeke bağlantısı sağlanmalı, istenildiğinde PVDG ‘nin şebekeye bağlantısı veya şebekeden ayrılması sağlanabilmelidir. Yenilenebilir enerji kaynaklı PVDG tarafından üretilen güç miktarı tam tutarlı olmayabilir bu nedenle PVDG'nin şebekeye yüksek oranda nüfuz etmesi güç sistemi ağının güvenilirliğini azaltabilir. Tez’de genel hatlarıyla; güneş enerji sistemleri, güneş pili hücresi ve çalışma ilkesi, fotovoltaik tabanlı dağıtılmış üretimin (PVDG) şebekeye entegrasyonu, entegrasyonlarda oluşan bazı temel problemler incelenmiş olup matlab uygulama analizi ile entegrasyon simülasyonu incelenmiştir, bunlarla beraber PVDG yerleştirme ve boyutlandırma için optimum planlama genel prosedürleri izah edilmiştir. Bir PVDG üretimin şebekeye entegrasyonunda tespiti yapılmış problemlerin dışında teknik, ekonomik ve çevresel faydalar gibi etkisi büyük fırsatların ve faydaların olduğu sonucuna da varılmıştır.Öğe Güneş bacası sera örtüsü altında tarım ürünlerinin kurutulması; Batman Sason çileği örneği(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-07-20) Çetinbaş, Aytaç; Karakaya, HakanBu tez çalışmasında Güneş Bacası sera örtüsü altında Sason çileğinin kurutma kinetikleri deneysel olarak incelenmiştir. Güneş Bacaları bir yandan elektrik enerjisi üretirken diğer yandan da kullanılmayan güneş bacası sera örtü alanların kullanılabilir hale getirilmesi için sera örtüsü altındaki ısı enerjisinden yararlanılarak tarım ürünlerinin kurutulmasının uygunluğu araştırılmıştır. Bu çalışmada öncelikle Güneş Bacasının veriminin arttırılması amacıyla sera örtü alanı siyah boya ile boyandı. Sera örtüsü altından güneş enerjisi ile çalışan sıcak su geçişi sağlandı. Farklı boyutlarda dilimlenmiş (3mm, 5mm,7mm) çilek dilimleri ve dilimlenmemiş bütün çilek örnekleri sera örtüsü altında belirli noktalarda kurutulmuştur. Kurutulan örneklere ait kurutma noktasındaki hava sıcaklığı ve hava hızı, kuruma zamanı, kütle değişimleri, nem oranları, dış ortam sıcaklığı ve anlık güneş ışınımı ölçülüp veriler kaydedilmiştir. Elde edilen veriler ile sera örtüsü altındaki kurutma performansı ile doğal (açık alandaki) ortamdaki kurutma performansları karşılaştırılmıştır. Ayrıca Güneş Bacası sera örtüsü altında kurutulan çilek örnekleri kurutma yönleri ve kurutma noktaları açısından karşılaştırılarak en ideal kurutma bölgesi ve kurutma yönü belirlenmiştir.Öğe Merkez alıcılı güneş kulesi sisteminin enerji ve ekserji analizi ve performans optimizasyonu(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-09-20) Seviptekin Kızar, Merve; Oktay, HasanSanayi Devrimi ile artan enerji talebi, dünyanın fosil kaynaklarının hızla tükenmesine yol açmış ve bu durum insanları tükenmeyen ve yenilenebilen enerji kaynaklarını kullanmaya zorunlu hale getirmiştir. Bu tez çalışmasında Solar II güneş-buhar santralinin güç santralinin bir Rankine çevriminin termodinamik I. ve II. kanun analizleri gerçekleştirilmiştir. Çevrim içinde etkiyen her bir parametrenin (basınç, sıcaklık vb.) sistem ve güç çevrimine etkileri analizler yapılarak sistemsel olarak incelenmiştir. Bu amaçla öncelikle mevcut Solar II sisteminin özellikleri temel alınarak sistem denklemleri EES programına tanımlanmıştır. Mevcut alıcıdaki ısı transfer akışkanının (HTF) özellikleri Rankine buhar-güç çevriminde kullanılan çalışma akışkanı olan buharın özellikleri sisteme girdi olarak verilerek farklı konfigürasyonlarda mevcut sistemsel çıktıları program kullanılarak elde edilmiştir. Tasarım çevrimi, çevrimin boyutlandırma parametrelerini 0,33'e eşit verimle istenen bir elektrik gücü değerine (10 MW) uyacak şekilde tanımlamak için kurulmuştur. Daha sonra, EES programında elde edilen sistem özellikleri ile Solar II sisteminin gerçek verileri karşılaştırılarak yazılan programın doğrulaması yapılmıştır. Tesisin performansını ve gücünü artırmak için farklı parametreler incelenerek, verimlilik artışındaki etkileri araştırılmıştır.Öğe Elektrikli araçların şehir şebekesine entegrasyonu: Mardin örneği(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-06-24) Kaya, Rıdvan; Sevim, DavutArtan çevresel duyarlılıklar ve enerji fiyatlarının günden güne yükselmesi, insanları farklı arayışlara itmektedir. Özellikle hava kirliliğinin artması ve sera gazı etkileri, insan hayatını önemli derecede etkilemektedir. Dolayısıyla bu etkilerin minimum seviyelere indirilmesi ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Ulaşım sektörünün ana kirletici etmenler arasında yer alması ve dünyanın artmakta olan enerji talebi, ulaşım sektöründe alternatif arayışlara zemin hazırlamıştır. Bu konuda yapılan çalışmalarda elde edilen temel sonuç, çevresel etkileri ve enerji verimliliği konusunda üstün avantajları olan elektrikli araçların daha etkin kullanılması gerekliliğidir. Çevreci yapıları, yakıt verimliliği ve basit yapısı sayesinde elektrikli araçlar en ideal ulaşım aracı olarak karşımızda durmaktadır. Araçtan şebekeye doğru bir enerji akış imkanı sağlaması ile elektrikli araçlar son yıllarda popülerliği artan yenilenebilir enerji kaynaklarının da daha etkin kullanımını sağlamaktadır. Enerji üretiminde kararsız yapıda olan bu kaynakların üretim saatlerindeki üretimi etkin bir şekilde şebekeye yedek güç olarak depolayabilmektedir. Elektrikli araçlar hareket kabiliyetini sağlamak için enerjisini batarya paketlerinden temin ederler. Bu batarya paketlerinin belirli periyotlarda şarj edilmesi gerekmektedir. Şarj işlemleri farklı profillerde üretilen şarj istasyonları vasıtası ile yapılmaktadır. Elektrikli araç gelişiminin istenilen seviyelerde tutulması için şarj etme sürelerinin kısa sürelerde tutulması istenmektedir. Şarj etme işleminin kısa sürelerde yapılabilmesi için yüksek güç transferinin sağlanması gerekmektedir. Bu durum hızlı şarj istasyonlarını ortaya çıkarmıştır. Dünya genelinde şarj etme işlemi için belli başlı standartlar ve sistemler mevcuttur. Elektrikli araçların şarj ihtiyacını karşılayan istasyonların şarj işlemi için gereken gücü, şebekeden temin etmektedirler. Özellikle birim zamanda yüksek güç transferi sağlayan şarj istasyonlarının şebekeye bağlanması şebeke üzerinde bozucu etkiler meydana getirmektedir. Dolayısıyla şebekenin enerji kalitesini etkileyebilmektedir. Şebekeye entegre edilen şarj istasyonlarının gerek enerji kalitesi açısından gerekse de harmonik seviyelerinin yasal sınırlar içinde tutulması açısından şebekeyi olumsuz anlamda etkilememesi gerekmektedir. Bu çalışmada, elektrikli araçların şebekeye entegrasyonu ile güç akışında meydana gelecek etkiler üzerinde durulmuştur. Elektrikli araç yapılarının şebeke üzerinde oluşturması muhtemel olan etkilerinin incelenebilmesi amacı ile Mardin ilinin bir bölgesine ait dağıtım trafosu baz alınarak Matlab/Simulink programında bir model oluşturulmuştur. Tasarlanan simülasyonda dağıtım trafosundan beslenen abone sayısı üzerinden araç sayısı tahmin edilerek bu araçların önümüzdeki yıllarda farklı oranlarda elektrikli araç yapısına dönüşümü öngörülerek şebekeye olan etkileri incelenmiştir. Elektrikli araç varlığının olmadığı ve farklı oranlarda olduğu durumların simülasyonu yapılarak karşılaştırma yapılmıştır. Model oluşturulurken Mardin ilinde kapasite açısından oldukça iyi durumda olan güneş enerjisi santrali sistemi besleyecek şekilde tasarlanmış ve Mardin iline ait ışınım değerleri sisteme tanıtılarak güneş enerjisinin toplam yük ihtiyacını karşılama kapasitesi analiz edilmiştir. Yapılan çalışma kapsamında farklı hızlardaki şarj istasyon kullanımı ve farklı elektrikli araç sayısı tahminine göre oluşacak güç talebinin trafolar üzerindeki yüklenme değerleri konusu çalışılmıştır.Öğe Fotovoltaik panellerde ısınma kaynaklı kayıpları azaltmak için panel yüzeylerinin farklı tasarımlarla soğutulması ve sonuçların analizi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-01-06) Çağırtekin, Özbay; Yılmaz, AdemBu tez çalışmasında fotovoltaik panellerde ısı kaynaklı kayıpları azaltmak ve panel verimini arttırmak için panellerin ön yüzeylerinden ve arka yüzeylerinden kurulan deney düzenekleri ile soğuk su geçişleri sağlanmıştır. Panellerin alt ve üst yüzey sıcaklılarının farklı su debileri ile soğutulması sağlanmış olup elde edilen maksimum güç değerleri (Akım(A), Voltaj(V) ve Güç(W)) ölçülüp elde edilen verilerin karşılaştırılması yapılmıştır. Ayrıca dış ortamın zamana bağlı sıcaklık değerleri ve güneş ışığı radyasyon değerleri de ölçülmüştür. Elde edilen verilerin analizi ve panel verimi üzerindeki etkileri incelenmiştir. Deneyler açık alanda kurulan düzenekler ile üniversite kampüsünde yapılmıştır. Deney için üç adet 40W’lık PV panel kullanılmıştır. Panellerden birinin ön yüzeyi çift cam arasından geçirilen soğuk su ile soğutulmuş. Bir diğeri ise arka yüzeyinden çift cam arasından geçirilen soğuk su ile soğutulmuş. Üçüncü panel ise kontrol ve karşılaştırma amaçlı olarak boş bırakılmıştır. Ortam sıcaklıkları ve panellerin farklı yüzey sıcaklıkları ile su giriş ve çıkış sıcaklıklarının ölçümleri yapılmış ve zamana bağlı olarak oluşan maksimum güç, akım ve volt değerleri kayıt altına alınmıştır. Sonuçlara göre panelin arka yüzeyden su ile soğutulması panel verimine ortalama %1.57 ile %4.87 oranlarında olumlu etki ettiği gözlenmiştir. Bununla birlikte debi 0.25lt/dk iken panel yüzey sıcaklıkları 2_60C arasında, debi 0.5lt/dk iken panel yüzey sıcaklıkları 2-80C arasında, debi 1lt/dk iken panel yüzey sıcaklıkları 3-100C arasında düşürülmüştür. Özellikle radyasyon değerinin 1000W/m2 ve üzeri değerlerinde soğutulan panellerin veriminin arttığı gözlenmiştir. Deney sonucuna göre üretilen enerjinin sistem maliyeti, su akışı için gerekli olan enerji kayıpları dikkate alındığında PV panellerinin arka yüzeyden su ile soğutulmasının panel verimine olumlu katkısı olacağı görülmüştür.Öğe Sürdürülebilir kalkınma doğrultusunda elektrik tüketimi ve rüzgâr türbini üretiminin tahminlenmesi ve ekonomik analizi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-09-07) Atılgan, Süleyman; Alım, MuzafferDünya üzerinde artan nüfus, endüstrileşme ve enerji tüketimi yüksek yeni nesil teknolojilerin yaygınlaşması ile birlikte enerjiye olan talep gün geçtikçe artmaktadır. Günlük hayatın hemen her alanında vazgeçilmez olan enerji, günümüzde daha çok fosil kaynaklı yakıtlardan üretilmektedir. Fakat bu doğal kaynakların giderek azalması, fiyat ve arzlarda oluşan belirsizlik ve bu kaynakların yanmasına bağlı olarak ortaya çıkan çevre sorunları alternatif enerji kaynakları arayışlarına hız vermiştir. Bu alternatiflerin başında da hem çevresel olarak zararların minimum olması hem de herkes tarafından erişilebilir olması nedeniyle yenilenebilir enerji gelmektedir. Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma politikası doğrultusunda temiz ve erişilebilir bir enerji en temel hedeflerden bir tanesidir. Bundan ayrı olarak enerjinin tüm sürdürülebilir hedeflerle hem doğrudan hem de dolaylı bir ilişkisi de vardır. Bu çalışmada, yenilenebilir enerji kaynaklarına bir genel bakış sunulmuştur. Sonrasında Türkiye’nin elektrik tüketiminin tahmin edilmesi ve buna bağlı olarak kaynağa bağlı elektrik üretim politikası değerlendirilmiştir. Maliyeti ve CO2 emisyonunu en aza indirmek için her bir elektrik üretim teknolojisinin optimal payını sağlayan bir lineer matematiksel model geliştirilmiştir. Geliştirilen matematiksel model kullanılarak yıllık elektrik tüketimini karşılamak için hangi elektrik üretim kaynaklarının kullanılması gerektiği gösterilmiştir. Ele alınan bir diğer konu da rüzgâr türbini ve rüzgârdan elektrik üretimi üzerinedir. Çalışma için seçilen bölgedeki geçmiş dönem rüzgâr hızı verileri makine öğrenmesi teknikleri ile değerlendirilerek geleceğe yönelik tahminler yapılmıştır. Ayrıca aylık üretim verileri üzerinden farklı rüzgâr türbinlerinin ekonomik analizi yapılmış ve yatırım yapılabilirliği değerlendirilmiştir.Öğe Tarımsal sulama için 2.2 kW gücündeki bir fotovoltaik sistemin tasarımı(Batman Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2018-05-17) Güre, Bayram; Gündoğdu, AhmetGünümüzde yenilenebilir enerji kaynaklarının verimli kullanılması büyük önem taşımaktadır. Güney Doğu Anadolu Bölgesi'nde, yaz aylarında güneşli gün sayısı fazla olmasından dolayı, tarımsal faaliyetlerde sulamaya daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Şebeke elektriğinin bulunmadığı tarımsal alanlarda, sulama yapmak için jeneratör ya da mazot ile çalışan su motorları kullanılmaktadır. Kullanılan bu sistemlerin yakıt giderlerinin yüksek olması çiftçilere büyük sıkıntı vermektedir. Bundan dolayı; bölgede tarımsal sulama için, güneş enerjisinden yararlanarak fotovoltaik panelli sulama yapmak uzun vadede en mantıklı ve masrafsız sistem olarak karşımıza çıkmaktadır. Fosil yakıtlarının çevre kirliliğine sebep olması ve tükenmesinden dolayı, yenilenebilir enerji kaynaklarından biri olan güneş enerjisinin fotovoltaik sistemler yardımıyla tarımsal sulamada kullanılabilmesi önemlidir. Tarımsal sulamanın klasik enerji kaynakları ile çalışan sulama pompaları kullanılarak yapılmasının yanında, fotovoltaik sistemle çalışan sulama pompalarıyla da yapılabileceği bilinmektedir. Bu çalışmada; yenilenebilir enerji kaynaklarının en önemlilerinden biri olan güneş enerjisinin kullanımının arttırılmasına katkıda bulunmak ve bu kaynakların gelişen teknolojiyle birlikte her türlü enerji ihtiyacını karşılayabileceğini göstermek istenmektedir. Ayrıca; şebeke enerjisi ile çalışan alternatif akım dalgıç motorlarının veya yeni kurulacak bir su temini sisteminde ki faz-faz 380 volt AC gerilim ile çalışan 2.2 KW gücünde yağ soğutmalı 4' dalgıç motorunun, faz-faz 220 volt AC gerilimi ile çalışmasını sağlayacak işlem basamaklarının yapılması gerçekleştirilmiştir. Bu sayede güneş enerjisi ile çalışan bir fotovoltaik sistem tasarlanmıştır.Öğe Fotovoltaik sistemlerde tozlanmanın panel verimi üzerindeki etkilerinin deneysel olarak araştırılması(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-08-24) Tan Bayar, Merve; Kayri, İsmailFotovoltaik hücreler, güneş enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren sistemlerin en temel bileşenleridir. Bu hücrelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulan fotovoltaik panellerin enerji dönüştürme miktarını en çok etkileyen parametre, panel yüzeylerinin maruz kaldığı ışınım değeridir. Bundan dolayı fotovoltaik sistemler, güneşten yeryüzüne gelen ışınımdan azami derecede faydalanmak üzere, genellikle güneşlenme süresi ve ışınım miktarı bakımından yeterli olarak bilinen güneş bandı bölgelerinde tesis edilirler. Açık hava şartlarında çalışan bu sistemler, her türlü çevresel olumsuzlukla karşı karşıyadır. Fotovoltaik sistemlerin verimi üzerindeki en önemli faktörlerden biri de, panel yüzeyinde oluşan tozlanmadır. Çeşitli etkenlerle havada bulunan tozların zamanla panel yüzeyini kaplaması, hücrelere ulaşan ışınım miktarını azaltmaktadır. Işınımın azalmasıyla meydana gelen enerji dönüşüm oranındaki kayıplar önemli değerlere ulaşabilmektedir. Tozlanma eğilimi, bu sistemlerin kurulduğu bölgenin hava sıcaklığı, nem miktarı, rüzgâr rejimi, toprak yapısı ve bitki örtüsüne göre değişmektedir. Bu çalışmada, Batman ilinde tozlanmanın panel verimi üzerindeki etkisini araştırmak üzere bir deney seti kurulmuştur. Deneysel çalışmada, killi, kireçli ve şehirsel toz numuneleri kullanılmıştır. Panellerin gün sayısına göre tozlanma miktarı, bir dizi ön test ile belirlenmiştir. Orta ve uzun vadede panel yüzeyinde meydana gelecek doğal tozlanma miktarını belirlemek zor olduğundan, bu miktarlar geliştirilen YSA modeli ile saptanmıştır. Temiz bir fotovoltaik panel ile yüzeyinde 1, 2, 3, 4, 5 günlük ve 1, 3 ve 6 aylık toz biriken fotovoltaik panellerin ürettiği enerji değerleri ölçülmüştür. Elde edilen bulgulara göre, temiz panele kıyasla 5 günlük tozlanmaya maruz kalan paneller, killi, kireçli ve şehirsel toz numuneleri için sırasıyla %3,53, %5 ve %5,18 daha az enerji üretmiştir. Temiz panele kıyasla 1 aylık tozlanmaya maruz kalan paneller, killi, kireçli ve şehirsel toz numuneleri için sırasıyla yaklaşık %18, %26 ve %28 daha az enerji üretmiştir. Temiz panele kıyasla 3 aylık tozlanmaya maruz kalan paneller, killi, kireçli ve şehirsel toz numuneleri için sırasıyla yaklaşık %46, %61 ve %63 daha az enerji üretmiştir. Temiz panele kıyasla 6 aylık tozlanmaya maruz kalan paneller, killi, kireçli ve şehirsel toz numuneleri için sırasıyla yaklaşık %67, %77 ve %78 daha az enerji üretmiştir. Ölçülen veriler kullanılarak yapılan hesaplamalar, grafik ve tablolar halinde sunulmuştur.Öğe Batman atık su arıtma tesisinde bulunan kojenerasyon sisteminin termodinamik analizi(Batman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022-11-22) Alan, İdris; Oktay, Hasan; Ayanoğlu, AbdulkadirSon zamanlarda teknolojide meydana gelen çok hızlı yükselişler ile savaş, hastalık gibi sıkıntılar neticesinde gelişmiş-gelişen ülkelerde çok büyük enerji kirzileri ortaya çıkmıştır. Fosil kaynaklara erişimin zorluğu ve bu kaynakların çevrede oluşturduğu hasarların büyüklüğü yenilenebilir enerjiye olan talebi daha da arttırmıştır. Biyogaz biyokütle olarak adlandırdığımız organik maddelerin oksijen yokluğunda biyolojik olarak parçalanması ile meydana gelen yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Enerji ihtiyaçlarını karşılamada büyük bir rekabetin içinde olduğu dünyada enerji verimliliğinin arttırılması büyük önem arz etmektedir. Bundan dolayı diğer enerji kaynaklarında olduğu gibi Biyogazın da kullanıldığı sistemlerde yüksek verimliliğin elde edilmesi ve cihaz ve ekipmanların kapasitelerinin doğru kullanılması, enerji ve ekserji analizlerinin hassas bir şekilde hesaplanmasıyla mümkündür. Bu tezde Batman Belediyesi tarafından kurulan Atık su Arıtma Tesisi (AAT) sahasından elde edilen Biyogazın enerji kaynağı olarak kullanılması için kurulan kojenerasyon sisteminin enerji analizleri verilmiştir. Tezde ayrıca AAT sisteminin bölümlerinin biyogaz üretimi üzerindeki etkileri detaylıca ve şematik olarak gösterilmiştir. Kojenerasyon sisteminde elektirk-ısı ihtiyacının kesintisiz, kaliteli ve temiz bir şekilde karşılanması amacıyla biyogaz yakıtlı 0,530 MWe gücünde GUASCOR FGLD 360 tipi motor kullanılmıştır. Yanma işleminin gerçekleşmesiyle motorda elektrik enerjisi üretilmekte, aynı zamanda egzoz bacasından ve motor ceketinden sıcak su elde edilmektedir. Kojenerasyon sistemindeki motorun verimliliği, egzoz emisyonları, egzoz gaz sıcaklığı ile 2019-2020 yıllarındaki elektrik üretimleri incelenmiştir. Bu amaçla sistemdeki her bir ekipman için I. ve II. Kanun analizleri EES programında tanımlanmıştır. Yapılan hesaplamalar sonucunda kojenerasyon sisteminin elektriksel I. Kanun verimliliği % 35.8 ve II. Kanun verimliliği % 41.3 olup toplam sistem I. ve II. Kanun verimliliği ise sırasıyla % 69.4 ile % 45.7 olarak elde edilmiştir.