Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 10 / 19
  • Öğe
    Cemile Sümeyra öykülerinde duyarlıklar ve değerler
    (2020-08-20) Zariç, Mahfuz
    Günümüz öykü yazarlarından Cemile Sümeyra’nın öyküleri Derin Dalış adı altında 2018 yılında yayımlanmıştır. Derin Dalış’ta yer alan yirmi beş kısa öyküde hayat, ölüm, benlik, dostluk, aile, arayış, değişim, insani ilişkiler, varoluş gayesi ve sanat gibi konular izlekleştirilmiştir. Yazar, bu öykülerinde genel olarak kendisini ve ailesini merkeze alarak, evrensel insani hâllere, kadın yazar olmanın zorluklarına; acıma, umut, kanaat gibi duygu ve değerlere, yakın geçmişteki darbe girişimlerine yer vermiştir. Cemile Sümeyra’nın Derin Dalış’ın yanı sıra Kendi Kalemini Kıranlar–Türk Edebiyatında İntihar, Hayatı Kurgulamak, Seyahat ve Edebiyat adlı araştırmainceleme eserleri de bulunmaktadır. Bu yazıda Müslüman kadın duyarlıkları ile kaleme alınmış olan Cemile Sümeyra öyküleri; temalar, öne çıkarılan değerler ve dini-tasavvufi göndermeler, merkezi öykü kişileri ve dil özellikleri açısından ele alınacaktır.
  • Öğe
    1950-1980 arası İslami duyarlıklı öykü anlayışı ve öykücüler
    (Akademik Bakış Dergisi, 2017-03-01) Zariç, Mahfuz
    1950-1980 arası dönemde öykü kaleme alan isimlerden bir kısmı ortak bir dini duyarlık göstermişlerdir. Bu anlayışla kaleme alınmış eserlerde yazarlar, İslami değerleri insani değerlerle özdeş görüp ön plana çıkarmıştır. Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç, Şevket Bulut, Rasim Özdenören, Cahit Zarifoğlu, Mustafa Kutlu, İsmail Kıllıoğlu, Durali Yılmaz, Ali Haydar Haksal, Hüseyin Su ve Ramazan Dikmen gibi isimler tarafından temsil edilen bu öykü anlayıĢında anlatıda edebi değerin sağlanması göz ardı edilmemiştir. Bu öykücüler aynı zamanda geleneksel anlatı birikiminden de faydalanmışlardır. Yazarlar, İslami duyarlıklı öykücülükte modern anlatı tekniklerinden faydalanmıştır. Kişi merkezli kurgularında vakadan ziyade duyuşlara odaklanmışlardır. Yazarlar öykülerinde ölüm, aile, taşra hayatı, arayış ve acziyet gibi konuları izleğe dönüştürmüĢlerdir. Batı edebiyatını yakından takip edip onlar gibi yazmaya çalışan bu öykücüler, kişi kadrolarını genellikle aile bireyleri, yakın akrabalar ve dost çevreleri; kendini yalnız hisseden anlaşılmadığını düşünen gençler ve kente uyum sağlamaya çalışan insanlardan seçmişlerdir. Bu yazarların göndermelerinin önemli bir kısmı Kur’an ayetlerine, hadislere, İslam tarihine, kıssalara ve menkıbelere dönüktür. İslami duyarlıklı öykücüler mekân itibariyle çoğunlukla kasaba edebiyatı olarak da nitelenebilecek ürünler ortaya koymuşlardır
  • Öğe
    Nurullah Genç’in İntizar adlı romanında Tebliğ ve İlahi Aşk
    (İksad Yayınevi, 2020-02) Zariç, Mahfuz
    Nurullah Genç’in tezli roman olarak kabul edilebilecek İntizar adlı eserinde, akıl, ruh, aile hayatı ve aşk gibi konular ele alınmıştır. Romanda akla ve beşeri aşka karşın imanla özdeşleştirilen İlahi aşk; felsefeye karşın da nas üstün tutulmuştur. İsim ve renk sembolizminden de faydalanılan bu romanda yazar, kurguda mektup ve günlük tekniklerinden, sondan başlama ve geri dönüşler gibi modern ve postmodern anlatım tekniklerinden faydalanmıştır. Romandaki imkânsız aşk kurgusu aracılığıyla, roman merkezi kişilerinden Emre, tasavvufi kavramlar eşliğinde, tebliğ görevinin nasıl olması gerektiğini ve hidayete ermenin ne anlama geldiğini de izah etmiştir.
  • Öğe
    Yeni eleştiri kuramından akademik eleştiri yöntemine
    (International Journal of Languages, 2014-08) Zariç, Mahfuz
    Günümüz akademik yayın ortamlarında, metin merkezli oluşları itibariyle biçimci/yapısalcı eleştiri yöntemlerine çağdaş edebiyat, Klasik edebiyat, Halkbilimi ve Halk edebiyatı ürünlerinin incelenmesinde her geçen gün daha fazla başvurulmaktadır. Biçimci/yapısalcı yöntemlerden en yaygın olarak kullanılanı ise Yeni Eleştiridir. Yeni Eleştiri, T. S. Eliot’un görüşlerinden hareket ederken metin merkezli yöntemlerden Biçimci Eleştiri, Victor B. Shklovsky ile Roman Jacobson gibi isimlerin; Arketipçi Eleştiri, C. Jung’ın ve N. Frye’ın görüşlerini temel almaktadır. Göstergebilimsel Eleştirinin ilkeleri R. Barthes’e dayandırılırken Yapısökücü Eleştiri, daha derin daha yakın daha pratik okumalar vaat eden Jacques Derrida’nın ve Yapısalcılığın da öncü ismi olan F. de Saussure’ın görüşleri etrafında şekillenmiştir. Yeni Eleştirinin günümüz edebiyat sahasındaki şekli olan Akademik Eleştiri, kendisine ve eleştirmenlere sınırlar dayatan bir yöntem değildir. Akademik Eleştiri, ilkeleriyle ufuk açarken eleştirmeni psikolojiden, tarihten, edebiyat tarihinden ve sosyolojiden yararlanmaktan alıkoymaz. İncelemede de dikkatli olmayı ve sadece edebi metni esas almayı salık verir. Akademik Eleştiri; edebi metinleri incelemek üzere iki yönlü okuma yöntemini önerir. Çözümleyici dikey okumada, metin bir cümle gibi kabul edilip unsurlarına ayrılır. Sentezleyici yatay okumada kapalı, yakın, derin okuma pratikleriyle eleştiriye tabi tutulan metin adeta yeniden inşa edilir. Bu yöntemde metnin okunmasından sonra, esas inceleme planının hazırlanması için gerekecek temel ilkeler ve bakış açıları ortaya konur. Biricik kabul edilen edebi esere uygulanabilecek incelemeler için yol gösteren Biçimci Akademik Eleştiri, okumanın neticesinde alınacak notların belirleyici olduğunu öğretir. Eserin kendisinin, metnin tahlili için gerekli esas alt başlıkların elde edilmesine yeterli geleceğine inanır.
  • Öğe
    Erdal Öz’ün Yaralısın adlı romanında 12 Mart Muhtırası
    (Roman Kahramanları, 2020-06) Zariç, Mahfuz
    Gazeteci, hukukçu, partici, öykücü ve romancı Erdal Öz’ün 1974 yılında ilk baskısı yapılan Yaralısın adlı ikinci romanı, 1975 yılında “Orhan Kemal Roman Armağanı” ile ödüllendirilir. Bu romanda, fakülte mezunu, sol dünya görüşünü özümsemiş merkezi kişisinin, 12 Mart Askeri Muhtırası sonrasında başından geçenler, iki anlatı zamanı arasında geçişler yapılarak anlatılır. Bu geçişlerde de roman kahramanının cezaevindeki ilk iki gününe ve cezaevine konulmadan önce işkence gördüğü günlere yer verilir. Kurgu ve anlatı, iki ayrı zaman ve zeminde ilerletilir. Sorgu zamanı ve koğuş zamanı arasında gidip gelen anlatıcı, nadiren de olsa geçmiş yaşantısına ait, suya sabuna dokunmayan kesitlere yer verir. Erdal Öz, bu romanının ilham ve bilgi kaynaklarının, işkencelere maruz kalıp cezaevine konmuş olan başta İrfan Uçar ve Mete Ertekin olmak üzere bazı tutuklular olduğunu, Muhtıra’dan on beş yıl sonra yayımladığı Gülünün Solduğu Akşam adlı eserinde detaylarıyla anlatır. Bu açıdan söz konusu roman ile hatıra kitabının birlikte ele alınması aydınlatıcı olacaktır.
  • Öğe
    Orhan Akbal öykülerinde suçluluğa evrilen varoluşçu izlekler
    (Çolpan Kitap, 2021-09-03) Zariç, Mahfuz
    Varlık ve oluş, felsefenin temel konularındandır. Kişinin kendini nasıl bir süreçte var ettiği ve gerçekleştirdiği sorunu, farklı paradigmalarla sürekli tartışılmıştır. Tartışmanın yoğunluğu ve mutlak bir sonuca ulaşılamaması, varoluş sorununun evren, doğa, toplum ve insanlarla girilen ilişkilerle belirginleşmesinden kaynaklanır. Kendini bir varlık olarak ilişkilerde fark eden özne, kurduğu her ilişkide kendi imgesinin bütünlüğünü gözetir. Bu durum, özgürlük düşüncesini veya insanın özgür olup olamayacağı sorununu doğurur. Böylece varoluşu dinamik bir süreç olarak biçimlendiren kaygı ortaya çıkar. Öznenin görünme veya belirme durumları, bir insan teki veya birey olarak onun varlığını bildirir. Bilim ve teknolojideki yenilikler ve bunlara bağlı olarak değişen toplumsal koşullar, bireyin kaygısını arttırdığı gibi, onun kendini gerçekleştirmesine alan da açar. Birey, değişen koşullarda kendi sınırlarını da keşfeder. Günah Evinin Gölgeleri - Kurguda Varoluşsal Suçluluk, edebiyat metinlerinde varoluşun izlerinin suçluluk sorunu bağlamında incelendiği bir çalışma. Bununla birlikte, kitapta, varoluşun felsefî boyutuna da alan açılarak sorun buradan kazanılan dikkatle değerlendirilmekte. Kitapta yazıları yer alan on dokuz akademisyen ve yazar, Kierkegaard'dan Jean Paul Sartre'a, Heidegger'den Nietzsche'ye, Camus'den Cioran'a, Hesse'den Sadık Hidayet'e, Yunus Emre'den Can İren'e, Melih Cevdet Anday'dan Oktay Akbal'a, Tezer Özlü'den Ayfer Tunç'a açılan geniş bir yelpazede, varoluşun kurgusal haritasını çıkarıyo
  • Öğe
    İsmail Safa Muhakematı Edebiyye
    (Detay Yayıncılık, 2019) Zariç, Mahfuz
    Otuz dört yıllık ömrüne yedi şiir kitabı, bir çeviri roman ve 30 edebi eleştiri yazısı sığdırabilen İsmail Safa edebiyat tarihlerinin kendisinden çoğu kez kısaca söz edip geçtiği yazarlarımızdandır. İsmail Safa; şair Ali Kamil (Akyüz) ve Ahmet Vefa'nın kardeşi, gazeteci yazar İlhami Safa'nın ve romancı Peyami Safa'nın babasıdır. İsmail Safa'nın bugüne kadar eserlerinden sadece iki günümüz yazısıyla yayınlanabilmiştir. Tanzimat ve Servet-i Fünün dönemi şairi İsmail Safa'nın okuyuculara ulaştırılamamış eserlerinden biriside 18 edebi eleştiriden oluşan Muhâkemât-ı Edebiyye adlı eseridir
  • Öğe
    Ramazan Dikmen’in öykülerinde izlekler
    (İksad Yayınevi, 2019-02) Zariç, Mahfuz
    1997’de hayatını kaybeden Mülkiyeli yazar Ramazan Dikmen’in ilk öykü kitabı Kıyıya Vuranlar ölümünden bir yıl önce, ikinci öykü kitabı Afife Ablanın İncileri ise ölümünden sonra aynı yıl içerisinde yayımlanmıştır. Tükenerek Çoğalmak adlı bir deneme eseri de bulunan yazar, John Kennet Galbraight’in İktidarın anatomisi adlı Fransızca eserini Türkçeye çevirmiştir. Yazarın yirmi dört öyküsü, 2016’da Muhayyer adıyla topluca yayımlanmıştır. Öyküleri daha önce Aylık Dergi (1979), Mavera (1980-1990), Kayıtlar (1990-1995) ve Yönelişler (1982, 1983) adlı dergilerde yayımlanmış olan Dikmen’in 14.10.1996 tarihini taşıyan son öykü taslağı ise eleştirmen Ömer Lekesiz tarafından, yazarın ikinci okumasındaki notları dikkate alınarak, Muhayyer’de yayımlanmıştır. İnsanı tamamlayan fötr şapka, ferace, gözlük gibi kimi giysiler ve aksesuarlara; şadırvan, minare, taşlık gibi mimarî mekân unsurlarına; güvercin gibi kimi sembolik değeri de olan canlılara ayrı bir önem veren yazar, öykülerinde genellikle insanî değer ve duyarlıklara odaklanır; yeri geldikçe eski ve yeni arasında karşılaştırmalar yapar. Dilde eskimiş olarak görülebilecek “tavassut, istiğrak” gibi kavramları tekrar işlerlik kazandırmaya çalışır. Kısa, hatta çoğu tek kelimelik kısa ve akıcı cümle yapılarıyla ve diyaloglarla okuyucuyu da anlatıyı da adeta sürükler. Yazar, otobiyografik izler de taşıyan öykülerinde olaylara kadın cephesinden de bakmaya çalışır. Dikmen’in kişi, durum, atmosfer öyküleri olarak nitelenebilecek metinleri, “Kasaba edebiyatı “bağlamında da ele alınabilirler. Detaylara ve dil işçiliğine önem veren, tanıklıklarından ve gözlemlerinden faydalanan, duygu ve değerler eğitimi ile mesaj kaygısı taşıyan Dikmen öykülerinde aşk, terkedilme, ayrılık, ölüm, vefasızlık, toplumsal sorunlar ve değişimler, ihtilal öncesi gerilimler ve çatışmalar, On İki Eylül ihtilali, öğrencilik hayatı, yitirilen değerler ve insanlar, insanın çaresizliği ve yalnızlığı gibi konuları izlekleştirmiştir
  • Öğe
    Müşahedat, Dürdane Hanım ve roman önsözlerinde Ahmet Mithat Efendi’nin roman anlayışı ve uygulamaları
    (HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi, 2017-04-16) Zariç, Mahfuz
    Altmışı aşkın uzun hikâye ve roman kaleme almış olan Tanzimat devri yazarlarından Ahmet Mithat Efendi, pek çok romanının önsözünde, giriş kısımlarında ve içerisinde roman sanatı hakkındaki görüşlerine yer vermiştir. Yazarın roman türü üzerine kaleme aldığı Ahbâr-ı Âsâra Tamîm-i Enzâr adlı bağımsız bir eseri de bulunmaktadır. Yazar, Batıdaki edebî akımları yakından takip etmiş; özgünlük, millîlik ve yerlilik kaygılarıyla hareket etmiştir. Taklitçilikten uzak durulması gerektiğini belirtmiştir. Romanlarında sevimli bir ilk hoca tavrıyla önerdiği roman türünün nümûnelerini okurlarına ve diğer yazarlara göstermeye çalışmıştır. Geleneği savunmuştur. Bu yazıda, Ahmet Mithat Efendi’nin kimi roman önsözleri ile Müşâhedat ve Dürdane Hanım adlı romanlarında “roman türü, yazarın roman yazma süreci, roman yazma teknikleri, romanda Realizm, Natüralizm ve Romantizm; romanda eğiticilik, yerlilik; roman okuru ve roman ilişkileri” üzerine söyledikleri ve “Natüralist olma çabaları, Romantik uygulamaları, okurlarıyla hasbihali, kendi eserlerinin kritiğini yapması, eleştirilere meydan okuması, telif eser yazdığı vurgusu” türünden uygulamaları ele alınmaktadır.
  • Öğe
    Üniversiteler için Türk Dili ve Anlatım
    (Sınırsız Kitap yayıncılık, 2015) Korkmaz, Ferhat; Zariç, Mahfuz; Öztürk, Zehra; Duran Oto, Elif; Karadeniz, Mustafa