Arama Sonuçları

Listeleniyor 1 - 10 / 11
  • Öğe
    Kent merkezinde yaşayan suriyeli çocukların eğitim imkânları, yaşanan sorunlar ve sorunlara ilişkin çözüm önerileri: Batman örneği
    (Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, 2017-10) Türk, Emrullah
    Türkiye, 2011 yılından bu yana devam eden Suriye Savaşı’ndan dolayı yakın tarihin en büyük göç dalgası ile karşı karşıya bulunmaktadır. Türkiye’nin izlediği “açık kapı” politikası sonucu Türkiye’ye göç eden 3 milyonu aşkın Suriyelinin büyük bir bölümü kamplar dışında kent merkezilerinde yaşamaktadır. Bu manada ülkenin neredeyse tamamına yayılan sığınmacılar, kentler üzerinde büyük bir baskı oluşturmaktadır. Kentlerde yaşayan sığınmacılar, başta ekonomik olmak üzere birçok sorun ile karşı karşıya kalmaktadır. İşte bu sorunlardan bir diğeri de eğitime dair sorunlardır. Eğitim sorunu, özellikle ilköğretim çağında olan çocukları en fazla etkileyen konuların başında gelmektedir. Söz konusu sorununaşılması ve sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi adınaeğitim kurumlarına önemlisorumluluklar düşmektedir. Özellikle dil güçlüğünden kaynaklı iletişim sıkıntılarının aşılabilmesi ve uyum sürecinin hızlanabilmesi adına okullarda verilen eğitimin niteliği büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmada, Batman kent merkezinde faaliyetlerini sürdüren okullarda okuyan Suriyeli çocukların, okullarda gördükleri eğitime ilişkin bilgilere yer verilmektedir. Bu çerçevede konuya ilişkin dokümanların analizinin yanı sıra saha çalışması kapsamında yetkililer ve okullardaki eğitimcilerle yarı yapılandırılmış formlar çerçevesinde görüşmeler yapılmıştır. Çalışma, Batman kent merkezi ve Suriyelilerin yoğunlukta olduğu okullarla sınırlı tutulmuştur. Çalışma sonucunda ilköğretim çağında bulunan Suriyeli sığınmacılarıneğitim sürecine dair imkânlar, yaşanan sorunlar ve söz konusu sorunlara ilişkin çözüm önerilerine yer verilmiştir.
  • Öğe
    Kilikya, Kommagene ve Antakya mozaiklerinde yapı betimlemeleri ve türleri
    (Batman Üniversitesi, 2018) Özdemir, Batuhan; Zoroğlu, Kamil Levent
    Çeşitli malzemeler üzerindeki yapı betimlemelerinin geçmişi oldukça eskiye gider. MÖ 6. yüzyılda Grek vazolarında, Helenistik Dönem'de resim ve mozaikte, Roma Dönemi'nde özellikle kabartmalarda bunların örneklerini görmek mümkündür. Bu çalışmada, Kilikya ve Kommagene Bölgeleri ile Roma Dönemi'nde mozaik sanatı bakımından en önemli merkezlerden biri olan Antiokheia ve yakın çevresinde günümüze kadar ortaya çıkarılmış olan mozaikler üzerindeki çeşitli yapı betimlemeleri, bu yapıların kompozisyon içindeki işlevi ve bunların tipolojisi ele alınmış ve değerlendirilmiştir. Bu bağlamda öncelikle mitolojik hikayelerin betimlendiği mozaiklerdeki yapılar bir grup olarak ele alınmıştır. Çalışmanın belki de en önemli grubunu sayıca az olsa da kent betimlemelerinde yer alan yapılar oluşturmaktadır. Bu bağlamda oldukça iyi korunmuş olmalarıyla dikkati çeken iki örnek; Kelenderis Mozaiği ve Antiokheia'dan Yakto Mozaiği çalışmanın bu bölümünün ana malzemesini oluşturmaktadır. Bunlardan Yakto Mozaiği'nin -birçok araştırmacı tarafından değerlendirilmiş olsa da- her zaman yeni yorumlara açık bir örnek olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden bu mozaik hakkında kendi değerlendirmelerimizi de sunmaya çalıştık. Kilikya Bölgesinden tek örnek olan Kelenderis Mozaiği'nde, Madaba Mozaiği'nden farklı olarak ayrıntılı bir şekilde tek bir kentin betimlendiği görülmektedir. Çalışmanın son grubunu ise özellikle Geç Antik Çağ'da Roma dünyasında yaygınlaşan kırsal yaşamın yansıtıldığı ve bu temayla bağlantılı yapıların da betimlendiği "pastoral" manzaralar gelir. Bu grubun en önemli örneği ise Kommagene Germanikeiası'nda gün ışığına çıkarılmış olan mozaiktir. Bu dönemde çok geniş bir alanda benzerlerini gördüğümüz bu mozaikler üzerindeki yapı tipleri değerlendirilmiştir. Çalışmanın değerlendirme bölümünde, mozaikler üzerinde tiplerini belirlediğimiz yapı betimlemelerinin işlevleri üzerine daha önce yapılan değerlendirmeler ele alındıktan sonra varsa kendi önerilerimiz de sunulmuştur. Özellikle farklı dönemlere ait mozaikler üzerindeki yapıların mimari özellikleri ve bunların birbiriyle olan ilişkileri, ünik olan veya birbirine benzeyen tipler ele alınarak bir sonuca varmaya çalışılmıştır. Böylece, iki coğrafi bölgenin ve Antik Çağ'da Suriye'nin bir parçasını oluşturan Antiokheia'nın mozaik sanatında görülen yapı betimlemelerinin karakteri konusunda çeşitli öneriler getirilmiştir.
  • Öğe
    Yerel katılım açısından kent ve kentli kimliği, kentsel aidiyet ve kentsel farkındalık düzeyi: Batman örneği
    (Cenk AKSOY, 2021-02-25) Bimay, Muzaffer
    Kentin ortaya çıkışı milattan öncesine dayanmasına rağmen kent ve kentli kimliğinin oluşturulması ve kentsel aidiyet ilişkisinin kurulması, kentsel katılım mekanizmalarının hayata geçirildiği 19. yüzyıla dayanmaktadır. Bu dönem, modern anlamda kentin tanımlandığı, kentin kentliler tarafından sahiplendiği, demokratik yerel yönetim ve katılım mekanizmalarının ortaya çıktığı, yerel kimliklerin farkına varıldığı sanayileşme sonrası dönemdir. Ancak sanayileşme sonrası kentlerin, sosyo-ekonomik ve kültürel olanakları sayesinde maruz kaldığı yoğun nüfus hareketleri nedeniyle kent ve kentli kimliğini korumak, yerel halkın kentsel aidiyet ve farkındalık düzeylerini diri tutmak gittikçe güçleşmiştir. Bu nedenle kentte yaşayanların, kentli hakları açısından, kentsel aidiyet duygusunu ve kentsel farkındalık düzeyini geliştirilebilmeleri için kente özgü davranış biçimlerini benimsemeleri ve yerel yönetim mekanizmalarında katılım olanağı bulmaları gerekir. Buradan hareketle yapılan bu çalışmanın amacı, son yüzyılda hızlı bir kentleşme süreci geçiren Batman’da, kentte yaşayan bireylerin yerel katılım ve kentsel hakları kullanmaları açısından kentsel aidiyet duygularını ve farkındalık düzeylerini incelemektir. Bu bağlamda yapılan saha araştırmasında nicel araştırma yöntemi kullanılarak araştırmanın hedef evrenini oluşturan ve Batman kentinde yaşayan kişiler içinden 18 yaşından büyük 238 katılımcı ile anket yapılmıştır. Anketler 2020 yılı içerisinde uygulamalı bir alan araştırması şeklinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya katılan katılımcıların çoğunun çocukluk veya gençlik yıllarını geçirdikleri Batman’da, kentsel haklar bağlamında kentlilik bilincine sahip oldukları ve kentsel hakların farkında oldukları, ancak yerel katılım mekanizmalarının işlevsizliğinden kaynaklanan yetersiz katılım olanakları nedeniyle bu hakları kullanmada sorun yaşadıkları ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla kent ve kentli kimliği açısından çoğu katılımcının kentsel aidiyet duygularının gelişmediği de söylenebilir. Çalışmada ayrıca kentsel bilinç düzeyinin geliştirilmesi için kentsel hakların kullanılmasına yönelik katılım olanaklarının genişletilmesi gerektiği de vurgulanmıştır.
  • Öğe
    Sanat ve kent ilişkisi: Sanatın pratik alanlarından biri olarak kent
    (Batman Üniversitesi, 2018) Buluttekin, Evin; Aydın, Seçkin
    Sanat ve kent ilişkisi kapsamında hazırlanan bu çalışmada öncelikle kentin sosyolojik, ekonomik, coğrafi, politik tanımlarının yanında bir çok sosyal bilimcinin de yaptıkları tanımlardan yola çıkarak kentin geçmişte var olanı koruyarak onu geleceğe taşıyan ve her dönemini birbirine kolajlayarak geçmişi geleceğe bağlayan bir sistemin ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Daha sonraki aşamada kentlerin ortaya çıkışı ve toplumsal gelişimi incelenmiş, kent-köy ayrımı, kentleşme ve kültür ilişkisine değinilmiştir. Kent ve resim ilişkisine bakıldığında ise; resim sanatının tarih öncesi dönemde doğaya hakimiyetin simgesi olarak ortaya çıktığı, sonraki dönemlerde avcılık, savaş, ölüm, aşk gibi temaların işlendiği görülmüştür. Dinin etkisiyle kutsal öyküye yer verilmiş ve daha çok sipariş usulü resimler yapılmıştır. Modern dönemle birlikte sanatçı özgürleşerek hayal gücünü kullanıp, gündelik yaşamı konu alan resimler yapmaya başlamışlar ve kent de ilk etap da fon olarak resim içine girmiştir. Sanayileşme ile birlikte kent tamamen ana konu olarak resim sanatına hakim olmuştur. Bu bağlamda kenti sanatına dahil eden etkilenilen bazı ressamların çalışmalarına yer verilmiştir. Son bölümde ise tez kapsamında yapılan uygulamalar tezin kuramsal perspektifinden bakılarak yorumlamaya çalışılmıştır.
  • Öğe
    Suriye Savaşı Nedeniyle Yaşanan Göçün Ekonomik ve SosyoKültürel Etkileri: Batman Örneği
    (Batman Üniversitesi, 2016) Kaypak, Şafak; Bimay, Muzaffer
    Bu çalışmada, Suriye savaşı nedeniyle göç edenlerin kente uyum süreçlerinde ekonomik ve sosyo-kültürel etkileri, sınır kentlerine komşu ve aynı zamanda bölgede geçiş güzergâhı olarak kullanılan Batman kenti özelinde ele alınmaya çalışılmıştır. Kentsel alanlara gelenlerin kentlileşmesi için kente gelmesi, yerleşmesi, iş bulması yeterli olmamaktadır. Bu kişilerin kentsel davranış kalıplarını benimsemesi, kentin sosyo-kültürel özelliklerini sindirmesi ve kendilerini kente ait hissetmesi önemlidir. Yapılan araştırma ve incelemelere göre Suriyeli göçmenlerin belli konularda uyum sağlamada çok fazla zorluk yaşamadıkları görünse de, göçmenlerin geçici misafir olmaktan çıkıp kalıcı duruma geçmeleri nedeniyle birçok ekonomik ve sosyo-kültürel sorunla karşı karşıya kalmasının yanında kent halkı üzerinde de benzer etkilere neden olmuşlardır. Çalışmada, Suriye’de çıkan iç savaş nedeniyle meydana gelen göç olgusu sonucunda Batman kentinde yaşayanların ekonomik ve sosyo-kültürel özellikler açısından nasıl etkilendikleri araştırılmıştır.
  • Öğe
    Batman’da mekânsal ve toplumsal ayrışmanın yansıması olarak güvenlikli siteler
    (Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi, 2020-05-29) Türk, Emrullah
    Türkiye’de güvenlikli sitelerin ortaya çıkışı ve yayılışında 1980 sonrasında benimsenen neo-liberal politikaların etkisi büyüktür. Başlangıçta İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde örneklerine rastlanan güvenlikli siteler, zamanla Anadolu’nun tüm kentlerinde farklı niteliklerde inşa edilmeye başlamıştır. Güvenlikli siteler açısından Batman kentleşme süreci özgün bir yere sahiptir; çünkü Batman’ın kentleşme süreci güvenlikli bir site etrafındaki yerleşimlere dayanmaktadır. 1955 yılında kurulan petrol rafinerisi ve rafineri işçilerinin barınması için yapılan konutlardan oluşan Site yerleşkesinin korunması için örülen duvarlar, güvenlik önlemleri ve sosyal donatılar, o dönemlerde Türkiye’nin ilk güvenlikli site örneklerinden birini oluşturmuştur. Bu aynı zamanda Batman kentleşme sürecini başlatmıştır. Batman’da bu yerleşke dışında güvenlikli site örneklerine aradan geçen yarım asır boyunca çok az rastlanmıştır. 2000’li yılların başından itibaren inşaat firmalarının güvenlik ve ayrıcalıklı yaşam vaadi ile inşa ettiği sitelerde (yükselen duvarlar, güvenlik teknolojileri ve gözetleme mekanizmaları, özel güvenlik personelleri) yeni mekânsal örgütlenme biçimi, sakinlerine farklı yaşam olanakları sunmakta, eş zamanlı olarak yarattığı sınırlarla kentin diğer sakinlerinden de bu kesimi ayrıştırmaktadır. Araştırma, Batman’da iki farklı güvenlikli sitede oturan 24 kişiyle yapılan derinlemesine görüşmelerden derlenen verilere dayanmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, güvenlikli site seçiminde “güvenlik” kaygısı ve “ayrıcalıklı” bir yaşam isteği belirleyici olmaktadır. Ayrıca kentsel mekândaki yeni düzen, toplumsal sınıflar arasındaki fiziksel sınırlarla birlikte toplumsal sınırları da keskinleştirmektedir.
  • Öğe
    Göç, kent ve bölgesel kalkınma:trc3 bölgesi (Mardin-Batman-Siirt-Şırnak) örneği
    (Marmara Belediyeler Birliği Yayınevi, 2017-05) Türk, Emrullah; Aydın, Halil İbrahim; Çayın, Mücahit
    Bir insanın bulunduğu bir yerden iktisadi, siyasi, kültürel veya diğer nedenlerle başka bir yere hareket etmesi şeklinde açıklanan göç olgusu, illiyet bağı çerçevesinde analiz edildiğinde hemen hemen bütün dünya ülkeleri için önem arz eden ekonomik ve sosyal bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’de de göçün tarihi uzun yıllar öncesine dayanmakta ve bu sorunu çözümleyebilmek için çeşitli politikalar uygulanmaktadır. Son yıllarda yaşanan göç uluslararası düzlemde kendini göstermekte ve bu süreç kentlerin nüfusu ile fiziki yapısını değiştirmenin yanı sıra sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel yapısında da değişikliğe neden olmaktadır. İnsanların iktisadi, siyasi, kültürel durumların yanı sıra özellikle savaş durumunda farklı coğrafyalar arasında yer değiştirmesi olarak ifade edilebilen uluslararası göçün üst düzeyde yaşandığı günümüzde kentler bu durumdan etkilenmekte ve çarpan etkisiyle ekonomik kalkınma sürecine etki etmektedir. Nitekim göç, kent ve ekonomik kalkınma sürecinin birbirleriyle yakın etkileşim halinde olduğu gün yüzüne çıkmaktadır. Bu bağlamda çalışma; göç, kent ve bölgesel kalkınma arasındaki ilişkiyi TRC3 bölgesi (Mardin-Batman-Siirt- ırnak) örneği üzerinden ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Zira söz konusu bölge bir taraftan iç göç olarak negatif net göç hızını yaşarken diğer taraftan son yıllarda başta Suriye'li olmak üzere on binlerce yabancı kişiye ev sahipliği yapmaktadır. Bu noktada bölgedeki göç olgusunun sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan incelenmesi önem arz etmektedir. Çalışma kapsamında öncelikle göç, kentleşme ve bölgesel kalkınma ilişkileri olgusu teorik olarak izah edilmiş daha sonra TÜİK verileri ve söz konusu İllerin Göç idaresi Müdürlüklerinden alınan veriler doğrultusunda iç ve dış göç hareketleri detaylı bir şekilde irdelenmiştir. Elde edilen veriler ile yapılan değerlendirme sonucunda TRC3 Düzey 2 (Mardin-Batman-Siirt- ırnak) bölgesi Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine (ADNKS) göre sürekli göç vermektedir. Bununla beraber aldığı dış göç rakamları ise sürekli artmaktadır. Gerek iç göç gerekse dış göç hareketleri beraberinde sosyo-ekonomik ve sosyokültürel problemleri getirmek suretiyle bölgesel kalkınma sürecini olumsuz etkilemektedir. Söz konusu problemlerin bertaraf edilmesi için de merkezi ve yerel birimlerin birlikte hareket etmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
  • Öğe
    Kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde Zeytinburnu tekstil işçilerinin geleceği
    (Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, 2013-10) Nerse, Serdar
    Bu çalışmada; Zeytinburnu'ndaki riskli binaların zemin ve zemin altı katlarında bulunan deri konfeksiyon atölyelerinin Zeytinburnu Pilot Projesi (ZPP) çerçevesinde durumlarını ele aldık. Çalışmamızda Zeytinburnu deri konfeksiyon atölyelerinde yapılan çalışmanın sonuçları ve mümkün çözüm yolları sunulmuştur. İşveren ve işçilerin ZPP hakkındaki görüşlerini öğrendik. Çalışma boyunca teorik bilgi ve alan araştırması verileri karşılaştırıldı.
  • Öğe
    Turizm tanıtım broşürlerinin edebiyat bağlamında analizi
    (Batman Üniversitesi, 2019-01-23) Acar, Kasım; Balcı, Umut
    Turizm hem eğitim hem de iş alanı olarak günümüzün popüler alanlarından biridir. Önemli bir sektör olarak eğitim boyutuyla da öne çıkan turizm; siyaset, kültür, ekonomi gibi pek çok alanla yakından ilişkilidir. Eğitim açısından değerlendirildiğinde ise yabancı dil eğitimi, edebiyat, halk bilim, psikoloji gibi pek çok bilim dalıyla etkileşim halinde olduğu görülmektedir. Bu çalışmada ağırlıklı olarak turizm-edebiyat etkileşimi üzerinde durulmuştur. Turizm ve edebiyatın birbirine etkisi, örneklerle anlatılmış; her ilin ön plana çıkan şair ve yazarlarının listesi hazırlanmıştır. Dünyada ve Türkiye’de kentleriyle özdeşleşen şair ve yazarlara örnekler verilmiştir. Aynı doğrultuda edebiyat turizminin önemi vurgulanmış; yazar müze evleri, edebiyat müzeleri ve edebiyat müze kütüphanelerinin turizme katkısı üzerinde durulmuştur. Bu çalışmada İl Kültür ve Turizm Müdürlükleri’nin yayınladıkları tanıtım broşürleri ve web sayfaları, edebi unsurlar bakımından incelenmiştir. Çoğu illerin tanıtım broşürlerinde, ilgili ilin yetiştirdiği şair ve yazarların isimlerine veya biyografilerine yer verilmediği gözlemlenmiştir. Bundan hareketle tanıtım broşürlerine turistik değer taşımalarından ötürü edebi içeriklerin ilave edilmesinin önemi ve yararı vurgulanmıştır. Bu çalışmada Türkiye’nin iller bazında bir edebi zenginlik haritası çıkarılmış ve bu doğrultuda muhtemel edebiyat turizmi rotaları hazırlanmıştır.
  • Öğe
    Orhan Pamuk'un romanlarında kent algısı
    (Batman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 05-08-2019) Doğan, Şerif; Korkmaz, Ferhat
    Yurt içinde ve dışında hatırı sayılır bir okuyucu kitlesi bulunan ve son dönem romancılarımız arasında roman anlayışı, fikirleri, siyasi görüşleriyle adından çokça söz ettiren yazarların başında gelen Orhan Pamuk, romanlarında kente, kent kültürüne, kentli bireyin sıkıntılarına önemli yer ayırmıştır. “Orhan Pamuk’un Romanlarında Kent Algısı” başlığını taşıyan bu çalışmamızda öncelikle kent kavramı, tarihsel gelişim süreci içerisinde ayrıntılı olarak incelenmiş, edebiyat sosyolojisi bağlamında roman ve kent ilişkisi üzerinde durulmuş, kente özgü bazı kavramların analizi yapılarak bu kavramların kent kültürünün oluşumuna sunduğu katkı açıklanmıştır. Çalışmamızda Orhan Pamuk’un romanları incelenerek yazarın kente ve kent kültürüne bakış açısı irdelenmiş bundan hareketle kent, kentleşme, kentlileşme, kentsel değişim ve dönüşüm, kent ve yoksulluk, kent ve suç, kent ve ekonomi, göç olgusu, kent ve din, kent ve medeniyet, kent ve sosyal sınıflar, kent ve yabancılaşma gibi kavramların yazarın romanlarındaki yansımalarının izi sürülmüştür.